Suudi Arabistan’da antik mezarları birbirine bağlayan yol ağı keşfedildi

Antik mezarlar, Suudi Arabistan'ın kuzeybatısındaki 4 bin 500 yıllık yol güzergahının sırlarını ortaya koyuyor

Suudi Arabistan’da antik mezarları birbirine bağlayan yol ağı keşfedildi
Suudi Arabistan’da antik mezarları birbirine bağlayan yol ağı keşfedildi
GİRİŞ 13.01.2022 16:56 GÜNCELLEME 14.01.2022 10:26
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

El-Ula Kraliyet Komisyonu, antik Arap Yarımadası'nın kuzeybatısında yaşayan sakinlerin, vahalar ve meralar arasında birbiri ile bağlantılı binlerce anıtmezar ile çevrili ana yollara uzun cenaze koridorları inşa ettiğini ortaya çıkardı. Milattan önce üç bininci yılda bölge nüfusu arasında yüksek derecede sosyal ve ekonomik karşılıklı bağımlılığı yansıtan bu keşif, şehir yönetimiile Batı Avustralya Üniversitesi ortaklığıyla yapılmıştır.

Şarku'l Avsat'ta yer alan habere göre bulguların Holosen'de yayınlanması, el-Ula Kraliyet Komisyonu'nun gözetimi altında faaliyet gösteren Batı Avustralya Üniversitesi ekibinin, Arap Yarımadası’nın eski sakinlerinin hayatlarına ışık tutmak için kaydettiği bir yıllık muazzam ilerlemenin doruk noktası.

Cenaze koridorları, 4 bin 500 yıl önce Arap Yarımadası'nın geniş bölgelerine yayılan sofistike sosyal ağın varlığını gösteriyor. Keşif ayrıca, el-Ula Kraliyet Komisyonu ile ortaklaşa çalışan arkeologların Kuzey Arabistan'da yaşayan eski toplumların gizemlerini anlama konusunda istikrarlı şekilde ilerlemelerine katkıda bulunuyor.

Hayber Vahası'ndan çıkan bir geçit (el-Ula Şehri Kraliyet Komisyonu)

Batı Avustralya Üniversitesi ekibinin çalışması,dünyanın dört bir yanından üyelerin katılımıyla, el-Ula ve Hayber’deki Suudi uzmanlarla işbirliği içinde Arkeoloji ve Koruma Projesi üzerinde çalışan 13 uzman ekibin daha geniş çabasının bir parçası niteliğinde.

El-Ula Kraliyet Komisyonu CEO'su Amr el-Medeni, “Kuzeybatı Arabistan'ın eski sakinleri hakkında öğrendiklerimiz, onların nasıl düşündüklerini ortaya çıkarma görevimizde bize ilham kaynağı oluyor. Doğayla uyum içinde yaşadılar, atalarını onurlandırdılar ve dünyayla daha geniş bir şekilde etkileşime girdiler. Arkeoloji ekiplerimizin 2021'de yaptığı çalışma, Suudi Arabistan'ın ileri düzeydeki bilimsel çalışmaları için bir kaynak niteliğinde olmasının önemini yansıtıyor. Tabii ki, ekibe bu yıl katılacak daha fazla araştırma ekibini sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.

Arkeolojik Araştırma ve Kültürel Miras Direktörü Dr. Rebecca Foot, "Üç yılı aşkın bir süre önce el-Ula ve Hayber'de başlatılan ve Batı Avustralya Üniversitesi uzman ekiplerince yürütülen saha araştırmalarını içeren projeler, sonuçlarını vermeye başladı. Arap Yarımadası'nın kuzeybatısındaki Neolitik dönemden Tunç Çağı'na kadar, veri analizlerinin hayatın birçok yönünen neler yansıttığını görmek ilginç. Bu makale, tarih öncesi çağlardan modern çağa uzanan tarih bilgimizi zenginleştirecek ve elbette bölgenin geneli üzerinde önemli etkileri olacak pek çok araştırmanın sadece başlangıcı niteliğinde” dedi.

Suudi Arabistan'ın kuzeybatısındaki Hayber yakınlarındaki el-Ayn vahasından çıkan bir yol

En son araştırmasında, Baş Araştırmacı olan Dr. Matthew Dalton başkanlığındaki Batı Avustralya Üniversitesi ekibi, Arap Yarımadası'nın kuzeybatısındaki 160 bin kilometrekareden az olmayan bir alanda cenaze koridorlarını belirlemek ve analiz etmek için uydu görüntüsü analizi, hava fotoğrafçılığı, zemin araştırması ve kazı tekniklerini kullandı. Ekip, el-Ula ve Hayber’deki birincil çalışma alanlarında, yaklaşık 11 bini cenaze koridorlarının bir parçasını oluşturan 17 bin 800'den fazla kolye şeklinde taş gömü buldu.

İster bazalt ovalarında ister dağ geçitlerinde olsun, bu geçitlerdeki mezar yapılarının en yoğun toplulukları,kalıcı su kaynaklarının yakınında yoğunlaşmıştı. Koridorların yönü, birçoğunun Hayber, el-Ula ve Teyma dahil olmak üzere ana vahalar arasında hareket etmek için güvenildiğini gösterirken, diğer koridorlar vahaları çevreleyen manzara boyunca kayboluyor. Bu, yağmur dönemlerinde evcil hayvan sürülerini yakındaki meralara taşımak için kullanıldıklarını gösteriyor.

Proje Direktörü Dr.Hugh Thomas şunları söyledi:

“Batı Avustralya Üniversitesi ekibi ve el-Ula ve Hayber Kraliyet Komisyonu'ndan araştırmacı arkadaşlarımız tarafından yürütülen araştırma, bu bölgenin arkeolojisinin, Orta Doğu'da Neolitik ve Tunç Çağı dönemlerinde sakinlerinin nasıl yaşadığına dair anlayışımızı geliştirmek için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Bulgularımız, bu tesislerin geniş bir alan içerisinde yerleşik pek çok vahayı birbirine bağladığını gösteriyor. Ayrıca, yaklaşık 4 bin 500 yıl önce kurulan cenaze koridorları, özellikle Hayber çevresinde yoğunlaşıyor. Dünyadaki emsallerine göre görsel olarak en yoğun mezarlık alanlarından birini oluşturuyor."

El-Ula Kraliyet Komisyonu, el-Ula şehrini ve Hayber'in bazı bölgelerini kültürel ve doğal miras için önde gelen küresel bir destinasyon olarak geliştirmeyi amaçlayan ‘Zamanda Yolculuk’ başlıklı 15 yıllık master (ana) plan oluşturdu.

El-Ula ve Hayber’de yerel ve uluslararası ekipler tarafından yürütülen arkeolojik araştırmalar, bölgede insanların zaman içindeki yolculuğunu derinleştirmek ve netleştirmek ve el-Ula'daki 200 bin yıllık insanlık tarihinin ayrıntılarını keşfetmeye odaklanan, arkeoloji ve koruma araştırmaları için birinci sınıf bir merkez olan Krallık Enstitüsüne veri sağlamak için çalışıyor.

Şu anda bir araştırma kuruluşu olarak faaliyet gösteren öncü kurum, 2030 yılına kadar el-Ula'da kalıcı bir turizm tesisinin kapılarını halka açacak. En önemli binaları, MÖ 1. yılda tütsü ticaretinin en parlak döneminde gelişen Dadan uygarlığından esinlenen tasarımlarla Dadan arkeolojik alanının karşısındaki Kızıl Kumtaşı Dağları'nda inşa edilecek.

El-Ula Kraliyet Komisyonu Arkeoloji, MirasAraştırma ve Koruma Bölümü İcra Direktörü Arkeolog Jose Ignacio Gallego Revilla, "Bölgedeki onlarca yıldır gizemini koruyan mirasın derinliğini ve zenginliğini ortaya çıkaracağımız 2022'de ve önümüzdeki yıllarda, Krallık Enstitüsü'ndeki bilimsel stratejik hedeflerimize ulaşmak için daha fazlasını bekliyoruz" dedi.

YORUMLAR 1
  • 2022 HAYIRLI OLSUN 2 yıl önce Şikayet Et
    Kabenin tarihi oldukca önceki tarihlere dayandığını gösteren bir belge daha ortaya çıkmış demekki insanlık tarihi kadar eski olduğu rivayetlerde vardı ilk adem aleyhisselamla imar edilmis
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Alman liderin ziyareti sonrası Cumhurbaşkanlığı'ndan dikkat çeken 'İsrail' çıkışı!
İstanbul Valisi Davut Gül açıkladı: Taksim Meydanı 1 Mayıs kutlamalarına kapalı olacak