Malatya'dan Harvard'a...

Üst seviyede İngilizce öğrenen şampiyonlar dünyanın pek çok ülkesinden arkadaşlar edindi, Harvard ve MIT’te derslere katılıp dünyaca ünlü bilim insanları ile tanışma fırsatı buldu.

Geçen yılki LYS’de Türkiye birincisi olan İbrahim Ethem Hamamcı ile Türkiye ikincisi Ömer Faruk Sevim Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandı. Türkiye birincisi ve ikincisinin yanı sıra Türkiye 73’üncüsü Muhammet Musab Güzel, Türkiye 113’üncüsü Muhammet Talha Gündüz ve TM3’te Türkiye 103’üncüsü, MF3’te ise Türkiye 529’uncusu olan Güldeste Bekâr da Medipol’de tıp kazandı. Güçlü akademik kadrosu ve modern uygulama hastanelerinin yanı sıra Avrupa’nın en ileri düzey laboratuvarlarına sahip altyapısıyla göz dolduran Medipol Üniversitesi Uluslararası Tıp Fakültesi’ndeki 7 yıllık eğitimleri geçen yıl başlayan şampiyonlar, hazırlık eğimlerini Mütevelli Heyetinin özel bursuyla Amerika Birleşik Devletleri’nde tamamladı. Dil eğitimi için gittikleri ABD’de ömürlük deneyimler edinen öğrenciler yaşadıklarını şöyle anlattı:

DEVLET YÖNETİCİLERİMİZLE TANIŞIP ORGANİZASYONLARDA GÖREVLER ÜSTLENDİM

İbrahim Ethem Hamamcı: “Memleketim Malatya’dan ve ailemden ilk kez bu kadar ayrı kaldım. Üstelik de Hiçbirimizin İngilizcesi ne bir Amerikalıyı anlayacak düzeyde değildi. Ama ABD’de edindiğim tecrübeler hayal edebileceğimin bile çok ötesinde oldu. Filmlerde hayranlıkla izlediğim yerleri, müzeleri, parkları gezdim. Türkiye’den gelen Bakanlarımızla, devlet yöneticilerimizle tanışıp organizasyonlarda görevler üstlendim.”

HARVARD VE MIT’TE DERSLERE KATILMAK MUHTEŞEMDİ

Ömer Faruk Sevim: “Harvard ve MIT gibi üniversitelere ev sahipliği yapan Boston’daki su gibi gecen 8 ay, arkasında bir ömürde edinilemeyecek tecrübeler bıraktı. Harvard ve MIT Üniversitelerinde düzenlenen herkesin katılımına açık derslere katılmak muhteşemdi. Büyük halk kütüphanelerinde ders çalışmak, aktivitelere ve şehir gezilerine katılmak bana çok şey kattı. Dünyanın dört bir yanından Müslüman öğrencilerle değerlerimiz hakkında yaptığımız sohbetler bakış açımı genişletti.”

YABANCI ARKADAŞLARIMA KEBAP, BAKLAVA YEDİRİP ÜLKEMİZİ TANITTIM

Muhammet Musab Güzel: “ABD’de önce New York, ardından Boston’daki dil kurslarına devam ettik. New York inanılmaz bir şehir, özellikle de Manhattan. Yıllarca filmlerde izlediğimiz Times Meydanında ve Central Park’ta yürümek, Özgürlük Heykelini ve Niagara Şelalesini görmek muhteşemdi. Bizi ziyarete gelen Dekanımız Abdülkadir Ömer Hocamızla Boston turu yapmak da çok hoştu. Eski usul yöntemlerin devam ettiği MIT’de eğitimin kara tahtalarla sürdüğünü görmenin şaşkınlığını yaşadım. Daha Türkiye’de eğitimimize başlamadan Harvard tıp okulunda bulunmak yol haritamızı şekillendirmeye başladı.  Dil Okulunda tanıştığım yabancı arkadaşlarımın tümüne kebap ve baklava yedirip ülkemizi tanıttım.”

HASTANELERİ GEZİP AMERİKALI DOKTORLARLA TANIŞTIM

Muhammet Talha Gündüz: “Araştırmacı hekim olup bilim üretmek ve insanlığa hizmet etmek istiyorsanız doğru yerdesiniz ama normal bir doktor olmak istiyorsanız kendinizi yormanıza gerek yok, memleketinize yakın bir fakülteyi tercih edebilirsiniz” sözü üzerine Medipol’ü tercih ettim. 8 aylık Amerika deneyimim bu kararımın ne denli isabetli olduğunu bana gösterdi. Göğe uzanan binaları, kalabalık bulvarları ve dünyanın dört bir yanından insanlarının oluşturduğu ‘Amerikan rüyası’nı yerinde gördüm. Çinli, Koreli, Venüzüelle ve Kolombiyalı arkadaşlar edinip kültürlerini tanıdım. MD-PhD yapmak isteyen bir tıp öğrencisi için adeta bir ‘eğitim cenneti’ olan Boston’da hastaneleri gezip doktorlarla tanıştım.”

DAHA GÜÇLÜ, DAHA OLGUN, DAHA DÜNYA İNSANIYIM

Güldeste Bekâr: “Yaklaşık 6,5 ay süren ABD deneyimimin 20 haftası Florida’da, 8 haftası ise San Francisco’da geçti. ABD’den en doğusunda da en batısında da bulundum diyebilirim. Liseden yeni mezun olmuş bir öğrenci olarak üniversite hayatına geçiş aşamasında Amerika’da aldığım hazırlık eğitimi ufkumu geliştirdi. Ailemden ve ülkemden uzakta geçirdiğim bu süreç problemleri tek başına çözebilme becerimi artırdı, vatan sevgisini hakiki manada anlamama vesile oldu. İnsanların Türkiye, Türk milleti ve Osmanlı adına olan yanlış düşüncelerini öğrenmek de bu algıyı kırmak için mücadele vermek de bana büyük deneyim kazandırdı. Şimdi kendimi daha olgun, daha güçlü ve daha ‘dünya insanı’ hissediyorum.