Türkiye'nin uzaydaki gözü GÖKTÜRK-2, 7 yıldır yörüngede
Türkiye'nin yüksek çözünürlüklü yerli keşif uydusu GÖKTÜRK-2, tasarım ömrü 5 yıl olmasında rağmen yörüngesindeki 7'nci yılını geride bıraktı. GÖKTÜRK-2'nin bu başarısında, tasarım ve üretim sürecinde uygulanan üst düzey mühendislik önlemleri önemli rol oynuyor.
Milli Savunma Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ilgili kuruluşu Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü (TÜBİTAK Uzay) ile Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) iş ortaklığında üretilen GÖKTÜRK-2, 18 Aralık 2012'de gerçekleştirilen fırlatma operasyonuyla görev yörüngesine yerleştirildi.
Yüksek yerlilik oranıyla üretilen 2,5 metre çözünürlüklü uydu, Çin'deki Jiuquan Fırlatma Merkezi'nden uzaya gönderildi.
GÖKTÜRK-2 uydusunda, kızılötesi kamera, arayüz kartları, görüntü sıkıştırma yazılım ve donanımları, uçuş bilgisayarı ve x-bant verici gibi yüksek teknolojili yerli ve milli ürünler TÜBİTAK Uzay tarafından geliştirildi.
DÜNYA ETRAFINDAKİ BİR TURUNU 98 DAKİKA TAMAMLIYOR
TÜBİTAK Uzay'dan edinilen bilgiye göre, yer yüzeyinden yaklaşık 685 kilometre yükseklikteki güneş uyumlu yörüngeye yerleştirilen GÖKTÜRK-2, dünya etrafındaki bir turunu yaklaşık 98 dakikada tamamlıyor.
Tasarım ömrü 5 yıl olmasına rağmen 7 yıldır görev yapan GÖKTÜRK-2'nin bu başarısında, tasarım ve üretim sürecinde uygulanan üst düzey mühendislik önlemleri önemli rol oynuyor.
Tasarım sürecinin erken aşamalarından başlamak üzere yüksek güvenilirlik düzeyine sahip bir uydu geliştirilmesi için gerekli her türlü analiz, tasarım gözden geçirme, muayene ve testlerin uluslararası standartlara uygun olarak gerçekleştirildiği belirtiliyor.
DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN GÖRÜNTÜ GÖNDERİYOR
Tüm bu mühendislik faaliyetlerinin sonucunda söz konusu uydu, görevini hedeflenen sürenin de ötesinde hatasız ve başarılı bir şekilde yerine getiriyor.
Uluslararası standartlarda yüksek güvenilirlik düzeyine sahip GÖKTÜRK-2 uydusu, 2012'den bu yana Hava Kuvvetleri Komutanlığı Ahlatlıbel Yer İstasyonu'na dünyanın dört bir yanından kesintisiz görüntü gönderiyor.
GÖKTÜRK-2 uydusuyla öncelikle Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu istihbarat amaçlı görüntüler elde ediliyor. Diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla üniversite ve araştırma kurumlarının uydu görüntüsü ihtiyaçları da yine GÖKTÜRK 2 ile karşılanıyor.
ÖNEMLİ İHTİYAÇLARI KARŞILIYOR
Uydu, savunma, çevre, şehircilik, tarım ve ormancılık alanlarında önemli ihtiyaçları karşılarken, afet izleme, şehir planlama, tarım alanları izleme, orman yangınları ve istihbarat alanlarında da kamu kuruluşlarına uydu görüntüleri sağlıyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının uydu görüntü ihtiyaçlarını karşılayan GÖKTÜRK-2, uzay alanındaki teknoloji ve gerekli altyapının geliştirilmesinin yanı sıra uzman insan gücünün yetiştirilmesine de imkan sağladı.
GÖKTÜRK-2 başta olmak üzere BİLSAT ve RASAT projelerinde elde edilen deneyim ve bilgi birikimiyle Türkiye'nin metre altı çözünürlüğe sahip ilk milli yer gözlem uydusu İMECE ve ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A'nın çalışmaları da TÜBİTAK Uzay tarafından sürdürülüyor.
UYDU TEKNOLOJİLERİNDE YERLİLİK
TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Mesut Gökten, TÜBİTAK Uzay'ın Türkiye'nin son yıllarda savunma sanayisinde gerçekleştirdiği önemli atılımların yanı sıra uzay alanında da ülkenin hak ettiği yeri elde etmesine öncülük yaptığını söyledi.
Gökten, "Ülkemizin ilk milli yer gözlem uydusu RASAT'ı 2011 yılında, ilk milli askeri istihbarat uydusu GÖKTÜRK-2'yi 2012 yılında uzaya gönderen TÜBİTAK Uzay, uydu teknolojileri alanındaki yerlilik oranını daha da artırmak için yenilikçi uydu donanım ve yazılımları geliştiriyor." dedi.
Geliştirilen yenilikçi uydu bileşenlerinin İMECE ve TÜRKSAT 6A'da kullanılarak Türkiye'nin uydu teknolojileri alanındaki bağımsızlığına öncülük ettiğini belirten Gökten, yüksek çözünürlüklü uydu kameralarının tasarım, üretim ve testi için kurulan Optik Üretim ve Test Altyapısı ve Türkiye'nin yenilikçi uydu itki sistemleri alanında dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer almasında büyük katkısı olan Elektrikli İtki Üretim ve Test Altyapısı ile en yüksek uydu teknolojilerini ülkeye kazandırmaya devam ettiklerini bildirdi.
İMECE ve TÜRKSAT 6A için 2021 hedefi
Gökten, İMECE ve TÜRKSAT 6A için geri sayımın başladığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"İlk metre altı çözünürlüklü milli görüntüleme uydumuz İMECE'nin 2021'de uzaya fırlatılmasını planlıyoruz. Uydumuzda, dünya çapında önemli bir yenilik olarak kendi geliştirdiğimiz elektrikli itki sistemi teknolojisi kullanılacak.
Böylelikle, İMECE ve bu yıl sonunda tamamlayacağımız milli uydu yer istasyonu projeleri ile bir uydu sisteminin tüm unsurlarını kendi üretebilen sayılı ülkeler arasına gireceğiz. Tasarım, test ve entegrasyonu yüzde 100 yerli, pek çok alt bileşeni ülkemizde üretilen ilk milli haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A da 2021'de tamamlanacak."
2020 YILINDA MİLLİ UZAY YILI İLAN EDİLECEK
Türkiye Uzay Ajansına da değinen Gökten, "Uzayda olmayan ülkelerin, gelecekte yeryüzünde sözü olmayacak" anlayışıyla hazırlanan Milli Uzay Programı'nın da 2020 yılında ilan edileceğini, Türkiye Uzay Ajansının ülkenin geliştirdiği uzay sistemlerine yenilerini de ekleyerek ülke güvenliğine önemli katkılar sunacağını ifade etti.
Gökten, "Belki en önemlisi, uzaya erişim için fırlatma sistemlerini geliştirecek, yerli imkanlarla üretilecek hava ve uzay araçları projelerine teknoloji transferi de sağlayacak. Böylelikle ülkemiz uzay alanında da hak ettiği yere en kısa sürede gelecektir." dedi.
-
kara 5 yıl önce Şikayet EtAllah c. c bizimle beraberBeğen Toplam 5 beğeni
-
trk 5 yıl önce Şikayet EtFırlatma sistemleri de türkiyede olur inşallah.Başkasına muhtaç olmamak lazımBeğen Toplam 7 beğeni
-
konyalı 5 yıl önce Şikayet Etmaşallah de nazar değmesinBeğen Toplam 14 beğeni
-
Yakup 5 yıl önce Şikayet EtMaşallah diyelim de nazar değmesin inşallahBeğen Toplam 12 beğeni
-
Efulim 5 yıl önce Şikayet EtYüzde yüz yerli' olduğu belirtilen Göktürk 2’nin kamera sistemi Güney Kore’den, denge ve konum belirleme modülü İngiltere’den, tepki tekerlekleri ABD’den, manyetik tork çubukları Almanya’dan, itki sistemi İsrail’den .....neyini biz yapmısız merak ediyorum sanayide kaportasınımi..bu bilgisayar toplamak gibi bir şey herhalde.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Eren 5 yıl önce Şikayet EtNe biliyosunda konuşuyosun ? BeLgeleriyLe ispat etde görelim ?Beğen Toplam 1 beğeni
-
ahmet 5 yıl önce Şikayet EtAtıyorsunuz, söylediklerinizin kaç tanesi yalan sayamadım, ama örneğin itki motoru israil değil, tübitakın HALE isimli projesi ile yerli olarak geliştiriliyorBeğen Toplam 2 beğeni
-
Erkek 5 yıl önce Şikayet Etzamanında senin gibi düşünenler Türkiye ye ne uçak yaptırmış nede otomobil şimdi ki zamanı da görebiliyorsan gör.... at gözlüğüyle konulara bakma. bardağın boş yerine bakıyorsun.. WISC-R Testi yaptır kendineBeğen Toplam 8 beğeni
-
samet 5 yıl önce Şikayet EtKardeş bilgisayar toplamak diyorsunda, sadece masaüstü bilgisayarımın bütün parçaları uyumlu ve uygun fiyat olsun diye 3 ay uğraştım. parçaları kendim üretmeye kalksam o zaman ne olurdu kim bilir. Yan ürünleri de keske kendimiz yapsak ama dizayn ve yazılımını yaptıgın her sey millidir. yoksa koreden aldıgın lens tek başına bi anlam ifade etmez. bizim burada serzenişte bulunmamız gereken durum alınan bu parçaların peyderpey ülkemizde de üretilmeye başlanıp başlanmamasıdır.Beğen Toplam 5 beğeni
-
Murat 5 yıl önce Şikayet EtYüzde yüz yerli derken yazılımı kastediliyor donanımı değil önemli olan da yazılımın yerli olmasıBeğen Toplam 3 beğeni
-
OSMANLI 5 yıl önce Şikayet Etneden zorunuza gitti bukadarBeğen Toplam 5 beğeni