Prof. Dr. Faruk Aydın: Tam kapanmayı ısrarla öneriyorum. Aksi halde...

Prof. Dr. Faruk Aydın, "Tam kapanmayı ısrarla öneriyorum. Aksi halde bunun önünü alamayacağız gibi duruyor" dedi.

Prof. Dr. Faruk Aydın: Tam kapanmayı ısrarla öneriyorum. Aksi halde...
Prof. Dr. Faruk Aydın: Tam kapanmayı ısrarla öneriyorum. Aksi halde...
GİRİŞ 19.04.2021 20:12 GÜNCELLEME 19.04.2021 20:14
Bu Habere 16 Yorum Yapılmış

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 10- 16 Nisan tarihli, illere göre haftalık 100 bin kişide yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vaka haritasını açıkladı. Karadeniz’den en fazla vaka artışı Bayburt'ta yaşanırken, azaldığı tek şehir ise Samsun oldu.

Son verileri değerlendiren Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın, vaka artışında komşu ve aile içi ziyaretlerinin etkili olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Vaka haritasındaki rakamlar bizi ürkütüyor aslında. İl haritaları yayınlandığından beri Karadeniz için hiç iyi haber alamadık. Sürekli kırmızı bölgedeydik ve yükselişteydik. Samsun’da yüksek sayıda insan enfekte oldu, vaka pozitifliği yaşandı. Diğer bölgelere yansıyacağı ve sayıların artacağı beklentimiz vardı ve bu gerçek oldu. Karadeniz Bölgesi şehirlerinde de aynı şeyi bekliyorduk. Komşuluk etkisi, hareketliliğin, ulaşım ve seyahatlerin devam etmesi nedeniyle buralarda da bulaşın gerçekleşeceğini bekliyorduk. Dolayısıyla bu durum hiç sürpriz değil. Şu anki aldığımız önlemler ve insanların uyumuna bakınca gerçekçi ve aslında işin vahametini bize anlatması bakımından doğru rakamlar. Bunlardan mutlaka ders çıkarmak lazım.

Samsun yüksek sayılarda seyir gösterdiği için insanların biraz daha uyumu arttı diye düşünüyorum. Bir miktar azaldı ama bu azalmalar Türkiye ortalamasında 100 bin kişiye 400 rakamına denk geliyor. Bu çok yüksek. Riskin bütün ülkede devam ettiğini görülüyor. Bütün bunları için yapılacak çözümlerde tam kapanmayı ısrarla öneriyorum. Aksi halde bunun önünü alamayacağız gibi duruyor. İnsanların uyumu hala zayıf ve sıkıntılı.”

"Yasak olmasına rağmen insanlar piknik yapıyor"

Koronavirüs vakalarının bir önceki haftaya göre artış gösterdiği Trabzon'da vatandaşlar ise kısıtlamaların yetersiz kaldığı görüşünü savunup, önlemlerin genişletilmesini istedi. Kent sakini Ahmet Bayrak, "Tedbirlerin hiçbirinin şu an için bir anlamı yok. Çünkü hiç kimse buna uymuyor. Hafta sonu yasak olmasına rağmen insanlar piknik yapıyor. Maskeyi çıkartalım ve her şeyi serbest yapalım. Ölen ölecek, kalanla da yolumuza devam edeceğiz" dedi.

"Çare komple kapanma"

İnsanların köylerde yaylalarda gezdiğine dikkati çeken Fuat Öztürk ise, "300 bin test yapılmış ve yaklaşık 60 bin civarında koronavirüs vakası var. Demek ki 80 milyona test yaparsak Türkiye’de 15 milyon koronavirüs pozitif var. Basit bir matematik hesabı bu. Türkiye’nin komple kapanması lazım. Her gün ölüm sayısı yukarı doğru gidiyor. Korkuyorum ki binlere kadar çıkacak. Komple kapanalım, başka çaresi yok. Yurdumuzda şu an 15 milyon koronavirüslü var. Şehirde, köyde, camide, yaylada geziyor” ifadelerini kullandı.

Hürriyet Gazetesi Yazarı Osman Müftüoğlu da artan vakaların ardından kapanma önerisinde bulundu.

Müftüoğlu'nun konuya ilişkin yazısı şu şekilde;

“Tam kapatma”nın imkânsız olduğunu anlayıp yeni bir aşamaya, “kademeli kapanma” dönemine girdik.

Ama kontrolü giderek zorlaşan vaka sayılarını gören her uzmanın aklında hep şu soru var: Acaba daha mı çok kapanmalıyız? Evet, son birkaç gündür önümüze konan vaka sayıları ve hastanelerimizdeki durum gösteriyor ki daha da çok kapanmak zorundayız. Nedenine gelince...

BANA GÖRE
ÖNLEMLER DAHA DA SIKILAŞTIRILMALIGÖRÜNEN o ki alınan son bu son önlemler, vaka sayılarını azaltmaya yetmeyecek. Bu nedenle geçtiğimiz hafta uygulamaya konulan “sınırlı kapanma” önlemlerinin hemen ve acilen daha da sıkılaştırılması, en kısa zamanda hatta mümkünse hemen yarından itibaren çok daha sıkı ve “tam kapanma”ya yakın yeni önlemlerle desteklenmesi gerekiyor. Eğer bunu bir an önce yapmazsak özellikle sağlık sistemimizdeki sıkışma ve son günlerde çok daha net şekilde ortaya çıkan sağlık ordumuzdaki yorgunluk önemli bir sorun haline gelecektir. Lütfen daha fazla gecikmeyelim, 15 gün sonraki neticeleri beklemeyelim bir an önce harekete geçip mevcut önlemleri daha da sıkılaştırma yoluna girelim.

İYİ HABER 1
BAKAN SOYLU DA DEVREYE GİRDİ

BİLELİM ki bizi bu salgında en çok güçsüz düşüren ayrıntılardan biri, “sokağa çıkma muafiyetleri”nin kötüye kullanımı oldu. Eline market poşetini alan “vatandaş”, cebine ülkemizde “ikametgâh izni” olmasına rağmen yabancı ülke “pasaport”unu koyan “misafir”, sahte rezervasyonlarla müşterilerine otel lokantalarında ziyafet, gece kulüplerinde parti düzenleyen “turizmci” ve daha pek çok duyarsız kişi bu ölümcül günahı işledi, bu suça ortak oldu. Neyse ki sürece sonunda İçişleri Bakanı’mız sayın Süleyman Soylu el koydu. Bakan Soylu “özellikle İstanbul ağırlıklı olmak üzere pandemiyle mücadelenin bundan sonraki döneminde kolluk kuvvetlerinin de devreye gireceğini” açıkladı. Üstelik bir de “sürecin takipçisi olacağı” garantisi verdi. Bu yerinde ve doğru karardan dolayı sayın Soylu’ya teşekkürler.

UNUTMAYIN
‘HATTI MÜDAFAA’ YETMEZ, ‘SATHI MÜDAFAA’ LAZIM

PANDEMİYLE savaştan galip çıkmanın yolu yalnızca ilaçlardan ve aşılardan geçmez. Sadece sağlık ordumuzun başarıları ve hastane organizasyonlarımızın mükemmelliği de bize yetmez. BİLELİM Kİ pandemiyi yenmek de “ulusal bir savaş” gerektiriyor. Bu savaşa her bireyin yürekten ve “ama”sız, “keşke”siz bizzat katılması vazgeçilmez bir zorunluluk. Her savaşta olduğu gibi bu savaşta da bize “hattı müdafaa” yetmiyor, “sathı müdafaa” vazgeçilmez ayrıntılardan biri haline geliyor. Peki, o satıh da neler mi var? Caddeler, sokaklar, parklar, meydanlar, piknik alanları, fabrikalar, ofisler, AVM’ler, çarşılar, pazarlar hatta evlerimiz...

İYİ HABER 2
EGZERSİZ YAP RİSKİ AZALT

ANLAŞILAN
o ki pandemi belası daha uzunca bir süre gündemimizde olacak. Ve yine anlaşılan o ki Dünya Sağlık Örgütü “pandeminin bitiş düdüğü”nü maalesef en az 1 yıldan önce çalamayacak. İşte bu nedenle “KORUNMA” meselesi hâlâ en önemli önlem olarak önümüzde duruyor. Korunmada ve bu belalı hastalığı daha hafif sorunlarla atlatmada önemli araçlardan birinin ise “DÜZENLİ EGZERSİZ ALIŞKANLIĞI” olduğu anlaşılıyor. Yeni tamamlanan ve önemli bir tıp dergisinde yayımlanan güvenli bir araştırma da bu bilgiyi doğruladı. O araştırmanın sonuçlarına göre, haftada 150 dakika ya da günde 20 dakika süre ile düzenli ve tempolu yürümek (ya da bisiklete binmek), COVID-19’u daha hafif atlatmamıza yardımcı olabiliyor. Araştırmaya göre, “düzenli egzersiz alışkanlığı” olanların hastalığa yakalansalar bile hastaneye yatma veya yoğun bakım ünitelerine ihtiyaç duyma olasılıkları minimuma iniyor.
 

YORUMLAR 16
  • TaTaNGa 3 yıl önce Şikayet Et
    Simdi durup Bayramda tam kapanma yapıp zehir ederler bize
    Cevapla
  • Şaşkın 3 yıl önce Şikayet Et
    Ah keşke, mantar gibi çıkan bu TAM KAPANMA çığlıklarınızı, İSLAM İÇİNDE YAPABİLSEYDİNİZ.
    Cevapla
  • Ayse 3 yıl önce Şikayet Et
    HDP kesinlikle kapanmali, Dogru ve yerinde bir karar olmuş
    Cevapla
  • Kürdüm 3 yıl önce Şikayet Et
    Çok dogru Terörü desdekleyen siyasi partiler kapanmali. Ilk önce HDP
    Cevapla
  • Reis C* 3 yıl önce Şikayet Et
    NE YAPACAKSANIZ RAMAZAN da Yapın Bayram dan sonra Tam Kapanma ZOR OLUR KARDEŞİM...
    Cevapla
  • .sessiz çığlık 3 yıl önce Şikayet Et
    Bu millet artık hiçbir kapatmayı kaldıramaz.İnsanlara iş lazım aş lazım.
    Cevapla
  • Genar 3 yıl önce Şikayet Et
    Ölürsen ne işe ne aşa ihtiyacın kalmaz. Onun için önce bu salgından kurtulmak lazım. 15 günde kimse açlıktan ölmez
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Türkiye'nin İsrail kararı sonrası ABD'den son dakika Türkiye açıklaması
Türk Hava Kuvvetleri'nin geleceği: KAAN, HÜRJET, GÖKBEY ve HÜRKÜŞ