Ahmet Kaya, Özkök'ün peşini bırakmıyor

Ertuğrul Özkök döneminde Hürriyet'te Ahmet Kaya'yla ilgili yayınlanan yalan haber sonrası yaşanan olayları hatırlatan Yükselir; 'Kim vatan haini? Ahmet Kaya mı, yoksa ona "Hain" deyip belgeleyemeyenler mi?" diye sordu.

Ahmet Kaya, Özkök'ün peşini bırakmıyor
Ahmet Kaya, Özkök'ün peşini bırakmıyor
GİRİŞ 27.01.2010 12:55 GÜNCELLEME 27.01.2010 12:55
Bu Habere 18 Yorum Yapılmış

Ertuğrul Özkök son günlerde her konuda kendisinin suçlandığını belirterek, haksız ithamlarda kaldığını sık sık yazsa da, hakkındaki iddiaların ardı arkası sekilmiyor.

Ahmet Kaya hakkında yapılan yalan haberleri gündeme getiren Sabah yazarı Sevilay Yükselir, ‘Kim vatan haini? Ahmet Kaya mı, yoksa ona ‘Hain’ deyip belgeleyemeyenler mi?” diye sordu.

Ahmet Kaya hakkında uydurulan ama kamuoyuna bir türlü tam anlamıyla aktarılamayan yalan haberlere ilişkin Yükselir’in bir de talebi var; “Ertuğrul Özkök'ün ne yapması gerekiyor?
Bu konu hakkında yazılanları görmezden gelip suskun kalması mı, yoksa kendisi için değilse bile Hürriyet'in şerefini kurtarmak adına mertçe çıkıp, ‘Çok pis, kalleşçe bir habere imza attım!
O manşetlerden dolayı önce rahmetli
Ahmet Kaya'dan, sonra tüm kamuoyundan kalben özür dilerim’ demesi mi?”

Sevilay Yüksel'in yazısı

Kim vatan haini? Ahmet Kaya mı, yoksa ona "Hain" deyip belgeleyemeyenler mi?

Tarih 14 Şubat 1999...
Türkiye'nin en büyük tirajlı gazetesi Hürriyet'in manşetinde ilginç ama çok ilginç bir fotoğraf.
Arkada Türkiye'nin bir bölümünü Kürdistan olarak gösteren bir harita... Haritanın tam üzerinde Abdullah Öcalan'ın posteri. Tam önünde ise 4 gün evvel Magazin Gazetecileri Derneği'nin gecesinde ödül alırken, "Kürtçe şarkıma klip çekmek istiyorum" dediği için gecede bulunanlar tarafından linç edilmeye çalışılan ünlü bestekâr Ahmet Kaya.

Fotoğrafın üzerinde ise ondan esinlenerek atılan "Ayıp ettin gözüm" manşeti.
Hemen altında, "Türkiye'nin bölünmesini istemiyorum, diyen Ahmet Kaya'nın, PKK gecesinde Apo'lu Kürdistan haritası önünde konser verdiği ortaya çıktı!" açıklaması.
Okuyanı dehşete düşüren ayrıntılar da alt spotlarda.

Fotoğraf 1993'te Berlin'de çekilmiş güya.

Kürt işadamlarının düzenlediği ve sadece PKK'lıların girebildiği geceye fotoğraf makinesi sokulmamış. Her nasılsa bir Alman kameraman girmeyi başarmış o geceye ve Hürriyet de o fotoğrafı o Alman kameramandan elde etmiş. Ve güya Ahmet Kaya o gecede, "Orkestramı getirmedim. Çünkü dağdaki gerillanın paraya ihtiyacı var" demiş.

Demiş de, demiş anlayacağınız rahmetli.

Onlara da bahane lazım ya... Türkiye'nin en prestijli gazetesi Hürriyet'teki bu manşeti gören polis de sabahın köründe apar topar Ahmet Kaya'nın evine dayanmış tabii.

Savcı, "Bu ne Ahmet Kaya?

Nasıl açıklayacaksın bu durumu?"
diye sorunca, kalakalmış.
Çünkü gittiği iddia edilen tarihte yani 1993'te Almanya'ya ayağını bile basmamış ünlü sanatçı.
"Vallahi, billahi yalan! Asparagas! Provokasyon bu!" dese de kurtaramamış kendisini tutuklanmaktan.
Ancak aynı gün avukatı pasaportu getirip, kayıtları savcıların önüne koyunca serbest bırakılmış.
Bir kumpasın içine düştüğünün farkına varan polis bunun üzerine, resmi yazı ile Hürriyet gazetesinden, "Söz konusu haberle ilgili elinizdeki bilgi, belge, kamera ve ses kayıtlarını acilen tarafımıza iletin" diye talepte bulunmuş.

Hürriyet'in cevabı ne olmuş dersiniz?

(Lütfen bu bölümü dikkatli okuyunuz.) Gazetenin o dönemki avukatlarından Aslıhan Dumlu imzası ile yazılan cevap aynen şöyle: "14 Şubat 1999 tarihli nüshamızda 'Ayıp Ettin Gözüm' başlığı ile yayımlanan yazı ile ilgili olarak elimizde kaset, görüntülü ses kaydı, bandı v.s bulunmamaktadır. Bilginize."

Zaten biliyorsunuz ki kısa süre sonra da rahmetlinin eşi Gülten Kaya, söz konusu fotoğrafın tamamen bir hayal ürünü, bir fotomontaj hilesi olduğunu mahkemelerde çatır çatır ispatladı.
Peki Hürriyet ne yaptı tüm bu rezaletin üzerine?

Bu asparagas, yalan ve tamamen düzmece olan haberinden dolayı Ahmet Kaya'dan, ailesinden, kamuoyundan, benden yani onun hayranlarından, sevenlerinden özür diledi mi?

Tabii ki hayır!

Tam aksine...

Kendi topraklarında, "hain, alçak ve bölücü sanatçı" damgası yediği için sokağa çıkamaz, halkın arasına karışamaz olan Ahmet Kaya, yüreğine taş basıp terk etmek zorunda kaldı sevdiği ülkesini.
Bu yangınla Avrupa'da bir konserinde hayranlarına, "Birkaç şerefsiz yüzünden ülkemden ayrıyım. Çok dokunuyor. Hazmedemiyorum bunu" diyerek dert yandı.

Tabii ki Ahmet Kaya'nın birkaç şerefsiz sözünden kimi ya da kimleri kastettiğini çok iyi bilen Hürriyet, aynı düzmece kafayla manşeti çekip, "Ahmet Kaya '64 milyona şerefsiz!' dedi" diyerek provokasyona devam etti.

Şimdi...

Tüm bu belgeler gün gibi ortadayken, Hürriyet'te o manşetleri atan dönemin Genel Yayın Yönetmeni

Ertuğrul Özkök
'ün ne yapması gerekiyor?

Bu konu hakkında yazılanları görmezden gelip suskun kalması mı, yoksa kendisi için değilse bile Hürriyet'in şerefini kurtarmak adına mertçe çıkıp, "Çok pis, kalleşçe bir habere imza attım!
O manşetlerden dolayı önce rahmetli
Ahmet Kaya'dan, sonra tüm kamuoyundan kalben özür dilerim" demesi mi?

Haa o bunu kendiliğinden demiyor mu?
O zaman biz de her bulduğumuz fırsatta şu soruyu sormaya devam ederiz kendisine:
"Söyle Ertuğrul Özkök. Kim vatan haini? Ahmet Kaya mı? Yoksa ona önce öyle deyip, sonra da, 'Bizde bu alçaklığın belgesi ne yazık ki yok!' diyenler mi?"

Sevilay Yükselir / Sabah

İşte 14 Şubat 1999'da Hürriyet'in manşet haberi:

Ayıp ettin ‘gözüm’

Ona Türk-Kürt diye bakmadık... Türküleriyle ağladık, güldük... TV'lerden evlerimize konuk ettik... Meyhanelerimizde rakı içtik... Sakalı, atkısı ve göbeği ile bizden biriydi çünkü... MEĞER ÖYLE DEĞİLMİŞ AHMET... Bebeğe, kadına, dedeye, askere kurşun sıkanlardanmış... PKK'lı Ahmet... Yazıklar olsun...

Magazin Gazetecileri Derneği ödül töreninde söylediği, ‘‘Çirkin ve tahrik edici’’ sözlerle ortalığı karıştıran özgün müziğin temsilcilerinden Ahmet Kaya'nın, PKK'nın Almanya'da düzenlediği bir gecede, sözde Kürdistan haritası ve Apo'nun resmi önünde konser verdiği ortaya çıktı. Olaylı gecede Türkiye'nin bölünmesine karşı olduğunu söyleyen Ahmet Kaya'nın çirkin yüzü, 1993 yılının kasım ayında çekilen fotoğraflarla belgelendi. Türkiye Cumhuriyeti haritası içinde yer alan sözde Kürdistan ve Kürtçe ad verilmiş Türk kentlerinin bulunduğu harita önünde fotoğraf çektiren Ahmet Kaya, Apo'yu da başına taç yaptı. Almanya'daki Kürt İşadamları Derneği'nin Berlin'de düzenlediği konserin videoya alınan görüntülerinde, Kaya'nın, sözde Kürdistan haritası ve Apo'nun fotoğrafı altında zafer işareti yaptığı da görülüyor. Berlin'de yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı konser, Yalçın Küçük'ün açış konuşmasıyla başlıyor. Daha sonra ise sahneye Ahmet Kaya çıkıyor. PKK'lılara hitaben bir konuşma yapan Kaya'nın ağzından şu sözler dökülüyor: ‘‘Orkestrayla gelmedim. Gelseydim bu konser 20-25 bin marka mal olurdu. Dağdaki adamın paraya ihtiyacı var.’’

YASAL MERMİSİYLE BİR TC YAKLAŞMAKTA

Bu sözler, dernek yönetimi açış konuşmasının çekilmesini yasakladığı için videoya alınmazken, Kaya, çekilen diğer görüntülerde PKK'lılara mesajını veriyor. Konserde söylediği bazı parçaların sözlerini değiştiren Kaya'nın, ‘‘Başım belada’’ şarkısının bir yerinde, ‘‘Şimdilik hoşçakal yaban çiçeğim. Yasal mermisi ile bir TC yaklaşmakta’’ sözleri dikkat çekiyor. Kaya, diğer bir şarkısında ise eliyle kalbini göstererek, ‘‘Tam şuramda kirli sakalıyla bir gerilla gezinmekte’’ diyor. Katılan herkesin PKK militanları tarafından tek tek arandığı konsere, sadece dernek için çekim yapacak bir video kamera sokuldu. Dernek yöneticileri, sadece Kaya'nın yakın plan görüntülerini aldırdığı bu kasede daha sonra el koydu. Kasette, Kaya'nın yakın plan çekilmiş görüntüsü ile sözde Kürdistan haritasının bir bölümü görülüyor.

TÖRENİ MAHVETTİ

Ahmet Kaya, Magazin Gazetecileri Derneği'nin, Maslak Princess Otel'de çarşamba gecesi düzenlediği Altın Objektif Ödülleri töreninde yaptığı konuşmayla, şimşekleri üzerine çekmişti. Kültür Bakanlığı'nın Kürtçe şarkı kasetlerine bandrol vermesine ve Kürtçe şarkı söylemek yasak olmamasına rağmen, Kürtçe çekeceği kilibi yayınlayacak, ‘‘babayiğit-yürekli’’ bir televizyon kanalı aradığını belirten Ahmet Kaya, ‘‘Kürtler'i tanımayanların kafasından inmeyeceğim. Ayrıca, bu ödülü insan hakları adına, Cumartesi Anneleri adına alıyorum’’ demişti.

ÜZERİNE YÜRÜDÜLER

Bu sözler üzerine karışan salondan, ‘‘Yuh’’ sesleri yükselmeye başlamış, bazı davetliler ise ‘‘Burası Türkiye’’ diye bağırarak Kaya'nın üzerine yürümek istemişti. Bu tepkilere sinirlenen Ahmet Kaya, ‘‘Kürt halkını kabul etmeyenlere, böyle bir halkın varlığını kabul ettireceğim. Söylediklerimin arkasında da her zaman dururum’’ dedikten sonra yerine oturmuştu. İyice öfkelenen davetlilerden bazıları çatal-bıçak fırlatınca otelin güvenlik güçleri ile otele çağrılan polis Kaya'yı kulise kaçırmış, Kaya da oteli terk etmişti.

 

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 18
  • Ez Ezdinşér Miré Botanım 15 yıl önce Şikayet Et
    sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla 3. yaşamaya ve bir gece Şabanı izlerken yüreğinde biriktirip dışa vuramadığı,güçlü görüneyim diye anlatamadığı güzelim ülkesinin hasreti onu pariste azraile teslim etti.Ve işte başarmışlardı,ölmüştü bi hain,bir bölücü.Hiç sızladımı vicdanları ona hain diyen yalakaların,hiç düşündülermi babasız kalan kızı eşsiz kalan kadını.Onlar alışıktılar böyle şeylere,nice yiğidi ölümü göndermiş kimini şehid kimini terörist ilan etmişlerdi ve kimsede birşey dememişti onlara.Onlar bu ülkenin küçük ilahları ama kuduz itleri..
    Cevapla
  • Ez Ezdinşér Miré Botanım 15 yıl önce Şikayet Et
    sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla 2. Ahmed ki PKK nin yayın organında bile ben bu ülkenin bölünmesine karşıyım,bu ülkeyi edirneden ardahana kadar seviyorum deme erdemliliğini göstermiştir,inanmayanlar açıp videolarını izlesinler.Ama herkes onun gibi özü sözü bir değildi işte,başı gerçekten beladaydı ve o çocuksu yüreği kaldıramıyordu bunca ihaneti ve alçaklığı.Ona saldırdıkça,yalnızlaştırıldıkça bir çocuk gibi öc alırcasına başka taraflara kaydı ve dahada sertleşerek,restleşerek devam ettirdi kavgasını.Oysaki alışık değildi bu ülkeden ayrı
    Cevapla
  • Ez Ezdinşér Miré Botanım 15 yıl önce Şikayet Et
    sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla..... Değerli bir sanatçıydı Ahmet Kaya,gerçek bir demokrat ve vicdanlı bir insandı ama ne yazıkki ülke olarak Ahmed gibi yürekleri aramızda barındıracak seviyede değildik sanırım şimdide tam değiliz.Düşmanları vurun abalıya dedikçe kendine demokrat diyenler tırsıp kabuğuna çekildi hatta ona karşı çıkmakta bir beis görmediler.Kendisi türbanlı bacılarının haklarını korudu diye sözüm ona devrimci (sosyal faşist) bir güruh sildi Ahmedi ne yazıkki o dindarlar içinde bir goministti yani bırakın sürgünde ölsündü mürted
    Cevapla
  • diyarbakırlı21 15 yıl önce Şikayet Et
    Cahillik. Cahil gibi yorum yazmayın Ahmet Kaya Türkiye aleyhinde kesinlikle kötü konuşmamıştır varsa elinde ispatın söylede bizde görelim Ahmet Kaya her zaman laikliği ve Kemalizmi savunduğunu belirtmişti internette videoları ve konuşmalarıda var araştırısan görürsün.
    Cevapla
  • seyit serin 15 yıl önce Şikayet Et
    başörtüsü. Ahmet KAYA ne zamam başörtüsü bir haktır dedi,demokratik düşüncesini,delirtti ondan sonra başına gelmedik kalmadı .Hatta kendi dava arkadaşları bile Ahmet KAYA ya bu söylemlerinden dolayı sahip çıkamadılar.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Öğretmenden, özel gereksinimli öğrencilere şiddet! Vatandaşları ayağa kaldıran görüntüler
Son Dakika: Erdoğan, Schuman Deklarasyonu’nu hatırlattı: Dikkat çeken Gazze vurgusu