Adım adım Kürt devletine gidiliyor!

Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, "Türkiye'de şu an devleti ve toplumu bir arada tutan bütün ayaklara yönelik direkt bir saldırı var" dedi.

Adım adım Kürt devletine gidiliyor!
Adım adım Kürt devletine gidiliyor!
GİRİŞ 26.03.2008 08:10 GÜNCELLEME 26.03.2008 08:10
Bu Habere 77 Yorum Yapılmış

Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, AK Parti'nin kapatılması istemi ve Ergenekon çetesi ile ilgili yaptığı açıklamalarda; Türkiye'de devlet içi bir savaş olduğunu ve bununda Kürt devletinin kurulmasına adım adım yürüdüğünü iddia etti.


AK Parti'nin kapatılması ve Ergenekon davası gibi görünen devlet içi çatışmanın aslında olayların sadece görünen yüzü olduğunu ve olayın özünü sakladığı inancında olduğunu savunan Prof.Dr. Deniz Ülke Arıboğan, Türkiye'nin önümüzdeki dönemde çok temel bir problemle karşı karşıya kalacağını ifade etti. İktidar partisinin kapatılması ve Ergenekon davası'nın Kürt sorununu çok ciddi biçimde Türkiye'nin gündemine getireceğini düşündüğünü söyleyen Prof. Dr. Arıboğan, 'Bunu söylememin en önemli sebeplerinden bir tanesi Leyla Zana'nın en son yaptığı açıklama; 'Abdullah Öcalan'ın 2010 yılında bizlerle beraber olacak' demesi, oradaki insanlara' dedi.


Genel görümüme bakıldığı zaman Türkiye'de, bir devleti oluşturan bütün bacakların tümünün kırıldığının görüldüğünü, yargı sisteminin iflas etmiş durumda olduğunu ifade eden Prof.Dr. Arıboğan, yasama, yürütme ve yargının en önemli bacaklarından bir tanesi olan yargının şuan şaibe altında siyasallaştırılmış durumda olduğunu ileri sürdü. Meclis idaresinin üzerinde kapatma gölgesi bulunduğunu vurgulayan Arıboğan, bunun dışında AK Parti'nin yürütmesi açısından Başbakan ve onunla birlikte AKP'nin en kuvvetli kadrolarının tavsiye edilmesinin söz konusu olduğunu kaydetti. Liderlik potansiyeli olan kişilerin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte tasfiye edilmek istenen 71 kişilik listenin içinde olduğunu anımsatan Prof. Dr. Arıboğan, 'Hem yasama hem yürütmede kriz vardır. Devletin hukuk sistemi iflas ettiğinde, devletin meclisi, hükümeti iflas ettiğinde ordusunun ne vaziyette olduğuna bakmak gerekir. Devletin ordusu üzerindeki şaibelerde hem bu Ergenekon davası hem de Kuzey Irak operasyonu sonrası yapılan spekülasyonlarla oldukça zedelenmiştir. Ordu'yu kıpırdayamaz hale getirmiş durumdalar. Baktığınız zaman ekonomik bir kriz kapıda görünüyor. Artı bu ülkenin en önemli yapıştırıcılarından biri olan Müslümanlık denilen konu tamamen irtica veya şeriatla örtüştürülmüş durumdadır. Kısaca bu devleti, bu toplumu bir arada tutan bütün bacakların üzerine çok direk bir saldırı var şu anda ve devlet çökmek üzere. Aslında böyle bir çöküşten ya kaos ya askeri darbenin ortaya çıkması beklenir. Her iki durumda da ortaya çıkacak görüntü çok nettir. Türkiye'de askeri bir yönetim gelirse, istikrarlı ya da çok demokratik bir yönetim sağlasalar bile uluslar arası kamuoyu nezdinde bunun bir askeri yönetim olacağıdır ve bir Kürt devletinin kurulmasını anormal şekilde kolaylaştıracaktır.' şeklinde konuştu.


'İKİ YIL SÜRMEZ KÜRT DEVLETİ ORTAYA ÇIKAR'


Sistemin böyle gitmesi ve devletin kendi içinde çatışmaya devam etmesi halinde iki yıl sürmez bir Kürt devletinin ortaya çıkacağını iddia eden Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, bu gidişin kesinlikle ne devletin içindeki temizlik ne de AK Parti'nin kapatılması olmadığının altını çizdi. Herkesin bunu laik, antilaik çatışması olarak algıladığını ancak bu durumu herkesin görüp ve masanın başına oturması gerektiğini söyledi. Hiç kimsenin sonucun ne olacağını görmediğine işaret eden Prof. Dr. Arıboğan, oluşturulan kaos ortamında Kürt devletinin kurulmasını kolaylaştıracağını belirtti.


Askerin gücünün önemli ölçüde zayıflatıldığını iddia eden Prof. Dr. Arıboğan, sözlerine şöyle devam etti: 'Zaten asker şuanda kıpırdayamaz durumda. Türkiye çok direk bir saldırı altındadır. Türkiye zannediyor ki bir temizlik yapılıyor. Laik çatışması var Türkiye'de, böyle bir şey yok. Türkiye'de çok ciddi bir uluslararası operasyon var. Adım adım Kürt devletine doğru gidiliyor. Eğer masaya oturmasalar, bu böyle olacaktır. Herkesin bunu görmesi lazım. Bir devletin bacakları sağlam değilse o bölgeye gideceğiniz zaman hukukla mücadele edemezsiniz. Yürütmeniz, karizmatik liderleriniz tavsiye edilmiş durumda.'


Yaşanan bu olaylara karşı halkın nasıl tepki göstereceğinin ise bilinmediğini anlatan Prof. Dr. Arıboğan, AK Parti'nin kapatılması ile çok zayıf bir hükümet oluşturulacağını da sözlerine ekledi.


'TÜRKİYE EKONOMİK KRİZİ KALDIRACAK ALTYAPIYA SAHİP DEĞİL'


Olası bir ekonomik krizi durdurabilecek Türkiye'nin güçlü bir alt yapısı olmadığını da açıklayan Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, ekonomik krizle birlikte Güneydoğu'da çok şiddetli tepkiler ortaya çıkabileceğine işaret etti. Güneydoğu'da sadece PKK'nın değil Barzani'nin de etkili olduğuna vurgu yapan Arıboğan, Barzani'nin uluslar arası meşrutiyet açısından çok önemli birisi olduğunu da kaydetti. Bu nedenle hemen tarafların masa başına oturması gerektiğini belirten Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, Türkiye'nin yüzeysel şeylerle uğraşmayı bir tarafa bırakmasını önerdi. Bu konuların gündemden kaldırılması ve devlette birliğin oluşturulmasının şart olduğunu bildiren Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, asker üzerinden siyaset yapılmasının bir tarafa bırakılması gerektiğini ifade etti.


'TSK'NİN ÜZERİNDEN SİYASET YAPILMASI KABUL EDİLEMEZ'


Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, sözlerini şöyle tamamladı: 'Ordu'nun üzerinden siyaset yapılması kabul edilemez bir şeydir. Devletin en güçlü kurumlarından bir tanesi Kuzey Irak'ta bir operasyon yaptı ve başarıyla dönen orduya şu söylendi; 'Sen ABD'nin komutası altındasın, çekil dedi sende çekildin' denildi. Türkiye bu üslupla tartıştı. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin başarılı operasyonunu başarısız göstermeye çalıştılar. Türk askerine bir şiar darbesi vurdular. Barzani bu psikolojik ivmeden faydalanacak. Zaferi iyi savaşarak kazanamayacaklarını gördüler. Genelkurmay Başkanı'da bunu hakaret olarak algıladı ve cevap verdi. Türkiye yapılamaz denilen şartlarda ve yapılamaz denilen operasyonu yaptı. Türk Silahlı Kuvvetleri muzaffer bir şekilde döndü. TSK şuan ikilem içinde kaldı. Dışarıda mı savaşsın içerde mi. Siyaset TSK ve dini referanslar üzerinden yapılmamalı. Müslümanlığı şeriat ya da irtica haline getirilmemeli. İslam'ın, siyasi çerçeve içerisinde kullanılmasının sağlıksız olduğunu düşünüyorum. Bu toplumun en büyük yapıştırıcılarından biridir. Hiçbir siyasi partinin Türkiye'de İslami sahiplenmeye hakkı yoktur. Çok tehlikeli bir gidiş olduğunu düşünüyorum ve konunun tamamen Kürk sorununa bağlanacağını ve Kuzey Irak'tan Nevruz hadiseleri ile şiddetli bir dalga geleceğini düşünüyorum. Türkiye'nin karşısına dev gibi bir sorun çıkacak. Uluslar arası kanallarda Türkiye'ye müdahale edilebilir. Birleşmiş Milletler kanalı ile gelip oraya bir kanal çizerler ve 'senin askerin oraya gidemez' der. Masaya oturmazsak zaten birileri kendi masalarını kurmuş durumdalar.'

YORUMLAR 77
  • ilhami KEKEÇ 16 yıl önce Şikayet Et
    BU KADINI KİM SÖYLETİYOR??. Türkiye nereye gidiyor? Aslında yoluna devam ediyor. Kaos sevdalılarının inadına. Türk halkı, 10 gün önce ne yapıyorsa bugün de aynısını yapıyor. Gerilim dedikleri palavrayı doğan medyassı attı ortaya, Kendileri çalıp kendileri oynuyor. Biz çıkmayalım onların pistine. Çünkü bu senaryonun kurallarını onlar yazdılar.
    Cevapla
  • zeki alperen 16 yıl önce Şikayet Et
    Sevsinler seni hee...Özal\'ın karşısına da senin gibi Çilleri yutturmuşlardı..!. Bu kadın DOĞAN\'ın pompacılarından olduğu nasılda belli oluyor.Üstelik bu akşam tv\'de kendi anlattıklarına nasılda bıyık altından gülerek bariz yalanlarını dermayan ediyordu.Kendisi çok güzel olabilir ama ağzından GOŞHANIN salyaları akıyor gibi kehanetlerde bulunuyor.Hülasa Hükümete ve devlete karşı bir psikolojik harbin içerdeki elemanı olduğu hatta bir üniversite rektörü kisvesi altında yapması noktasında asimetrik psikoterörist olarak bunları ivedilikle bertaraf etmek gerek.Bunlar 25yıl daha kaybettirecek
    Cevapla
  • MUSTAFA YILDIZ 16 yıl önce Şikayet Et
    Bu rektör .... Selaünaleyküm. Bu sözüm ona rektör denen kişi bence FELAKET TELLALLARINDAN biri. Hep beraber kardeşçe yaşamanın yollarını arayalım ve bunun için çaba sarfedelim.
    Cevapla
  • metin şentürk 16 yıl önce Şikayet Et
    birlik. kardeşlerim, dinimizde kavmiyetcilik yoktur. hepimiz peygamberimizin ümmetiyiz. ALLAHcc buyuruyor. allahın ipine sımsıkı sarılın. o ip kuranıkerimdir. eğer bizler kurana uymaz isek, allahın istemiş olduğu gibi yaşamaz isek, bizleri darmadağın ederler. işin sırrı topyekün kurana dönmeliyiz, onda HAYATIN TAMAMI NASIL YAŞANIR, var. şimdilik bu kadar selam ve dua ile.
    Cevapla
  • onur öztürk 16 yıl önce Şikayet Et
    meli seno sizler kimseden korkmazsınız biliriz :). iktidarda kaçak elektriye gözyuman polisin askerin elini kolunu bağlayan çocuk paraları nohut mercimek ve kömürle oyunuzu alan öcalanın söyledikleriye aynı söylemde olan ve malesef :) kapatılacak olan parti varken tabiki korkmazsınız:) işin kötüsü birileri okadar bedavadan yenilen ekmeye rağmen hala ihanet içinde.istanbulda hakkaride veya vanda türk bayrağını indirmeyi tsk izlemiyormu sanıyorsunuz.tsk hertürlü ihanete karşı tedbirini almıştır merak etmeyin.sizlerin yaptıkları sadece insanları tahrik etmek
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Rusya 2 ülkeye desteğini resmen ilan etti! Flaş NATO açıklaması: Tümüyle yalan!
Şırnaklı damatla Ukraynalı gelinin düğününde servet takıldı