Budizme adanan ülke: Tayland - 1

Krala ve Budizme son derece saygılılar ve neredeyse tüm geliri budizme harcıyorlar. Budist tapınakları, turuncu cüppeleriyle rahipleri, bir yanda nehir kenarında yaşayan diğer yanda lüks binalarda yaşayan insanlar..

Budizme adanan ülke: Tayland - 1
Budizme adanan ülke: Tayland - 1
GİRİŞ 19.12.2010 23:45 GÜNCELLEME 19.12.2010 23:45
Bu Habere 18 Yorum Yapılmış

Nuray Kahraman'ın gezi yazısı - 1

Budist tapınakları, turuncu cüppeleriyle rahipleri, bir yanda nehrin etrafında, kanallarda hayatlarına devam eden, diğer yanda modern binalarda, caddelerde, alışveriş merkezlerinde ‘Batılı’ olan Tay insanıyla tezatlar şehri Bangkok...

Eski adı "Siyam Krallığı" olan Tayland’ın yönetim şekli krallık... Kral ve Kraliçe’nin boy boy resimleri şehrin her yanında sizi selamlıyor. Ana dili Thai... 62 milyona yakın nüfusu var. Bunun yaklasik %10’u Başkent Bangkok'da yasamakta... Krala ve Budizme son derece saygılılar ve neredeyse tüm geliri budizme harcıyorlar. Asya-Çin ve Hint kültürünü özümsenmiş.

Irkı, kültürü ve tarihi farklı ülke: Tayland

Tayland, hem Büyük Okyanusa hem de Hint Okyanusuna kıyısı olan, kuzey ve batıda Burma (Myanmar), kuzey ve doğuda Laos, güney ve doğuda Kamboçya, güneyde de Malezya ile komşu bir güney doğu Asya ülkesi. Ülkenin haritadaki şekli fil başını andırıyor ve Taylandlılar bundan son derece gurur duyuyorlar. Tarihlerinde şu ana kadar hiç sömürge olmamışlar, zaten Thailand "Özgürlük Ülkesi" anlamına geliyor. 

Tayland havaalanı oldukça büyük. Daha pasaport kontrolüne geldiğinizde tanıyabiliyorsunuz Tay insanını. O sıra bir türlü ilerlemiyor ve neler olduğunu anlayamıyorsunuz. Orada yaşayanlar duruma oldukça aşina. “Bunlar rahat insanlar, hiç aceleleri yoktur. Beklerler, bekletirler, kimse umursamaz.” diyorlar. Ama ben umursuyorum, ayaklarım umursuyor...

 Havaalanından ayrılıp, bizi karşılamaya gelen arkadaşlar eşliğinde yola koyuluyoruz. Havaalanı şehrin dışında; şehre ulaşmamız yarım saat kadar sürüyor. Daha ilk anlarda yüzümüze çarpan nem, yoğun sağnak yağış ve müthiş trafikle karşılaşma imkânı buluyoruz. Allah’ım bu nasıl bir trafik, İstanbul’u mumla arayacağımız kimin aklına gelirdi? Trafik ışıklarında o kadar çok bekliyoruz ki, tahammül sınırlarımız epey zorlanıyor. Burada on dakikalık ışıklar var; arabalar genelde ışığa rasladığı zaman istop ediyor. İnsanlar o denli sabırlı ki, kimse burada kornaya basmıyor. “Bu uzun ışıklarda bazı şöförler uyuya kalır ve kimse kornaya basmaz onun uyanmasını bekler,” diyorlar. “Bunların araçlarında levyede yoktur o zaman,” deyip saçma bir cümle kuruyor ve susuyorum.

Kalacağımız yer içinde ufacık daireler olan yüksek bir bina. Binanın orta yerinde bir havuz ve çarşı da mevcut… Dairelerin çoğu tek bir odadan oluşuyor. Mutfak yok desen yeri. Lavabo üstü bir küçük dolap; yani ondan büyüğü evlerimizin banyosunda var. Markete uğrayıp satılanları teftiş ediyoruz ve elbette pek iç açıcı malzeme yok. Burada kızartılmış muzlar bakkal dahil her yerde satılıyor ve revaçta. Tadına dahi bakamadığım için yorumsuz…

Odamıza ilerlerken dairelerin birçoğunun kapılarının açık olduğunu görüyoruz. Allah’ım o koku her yerde var, kâbus gibi. Özellikle yemek saatleri dehşet derecelere varıyor. Burada kimse evde yemek yapmıyor; o nedenle mutfakları yok gibi. Bu haliyle Singapur kültürüne benziyor: Hemen hemen her öğün dışarıda yiyorlar, ayrıca zengin evlerinde bile bulaşık makinası yok. Çünkü bulaşık yok. Poşetlerde alınan yemeklere, yine poşetlere konan ve bipetle tamamlanan içecekler eşlik ediyor ve biten yemek doğru çöpe. Ortada delil yok...

Irkı, kültürü ve tarihi farklı ülke: Tayland

Tayland’da zaman Türkiye’den beş saat ileri, başkenti Bangkok ve Asya’nın en kalabalık şehirlerinden biri. Bir kaç kelimeyle ifade et derseniz: inanılmaz yüksek binalar, trafik ve tabi yüzünüze çarpan o sıcak, rutubetli hava... Burada üç mevsim yaşanıyor: Sıcak dönem, daha sıcak dönem ve en sıcak dönem. Muson yağmurları döneminde özellikle birkaç saat süren sağanak yağışlar var.

Bangkok’da iki uç hayat bir arada!

Gökdelenden düşen yağmur damlasının, barakaya düşebildiği bir şehir Bangkok... Lüks ve sefalet iç içe. Sınıf ayrımının pek bir ehemmiyeti yok. Kimse birbirini görmekten rahatsız değil. Sanırım kimse birbirini de görmüyor. Yok gibi, hiç olmamış gibi. Ne kadar da tepkisiz insanlar.

Adı konulmuş bir sınır çizilmiş olmasa da yerel halkın yoğun olarak yaşadığı ve geleneksel değerlerine sahip çıktığı mahalleler, kanallar, sokaklar, pazar ve çarşılar daha renkli. Tay halkının büyük çoğunluğu kanalların üzerine kurulmuş, tahta bacaklı, ahşap evlerde yaşıyor. Uzun kuyruklu, gürültücü motorlarıyla tekneler nehir boyunca sürekli hareket halinde...

Halkın belki de en çok vakit geçirdiği pazarlar, yirmidört saat cıvıl cıvıl. Tapınaklara sunulacak rengarenk orkideler, yaseminler; tropikal meyveler; kişniş kökü, palmiye şekeri, hindistan cevizi, zencefil, taze limon otu, envai çeşit baharat; kurutulmuş balık çeşitleri... Ne arasan var bu pazarlarda. Sokaklar, tapınaklar, kumaşlar, eşyalar oldukça renkli; kırmızı hakim renk. Ama insanların oldukça renksiz hatta saydam oluşu bir tezat oluşturuyor. Görmek istediklerini, kendilerinde eksik gördüklerini sergiliyorlar bir ihtimal.

Tay insanının büyük burna, özellikle kemerli burna büyük hayranlığı var. Kendi burunları küçük olduğundan iri burun sevdasında oldukları söyleniyor. Burada yaşayan Türkler arasında Karadenizlilerin süksesi oldukça fazla.

Özellikle Tayland’da dışarıda yemek çok ucuz. Yol boyu sıralanmış, bizdeki nohutlu pilavcı türü seyyar satıcılar var. Tabi sattıklarını tahayyül bile edemezsiniz. Otlu suda kaynatılan, çok kötü görünen, artı kokan yumurtalar, içinde ne var ne yok ayıklanmadan öylece pişirilen tavuk, ördek, kurbağa, böcek, her zevke ve keseye göre yemekler.

Hani hazır yemek şişmanlatırdı; neden bu kadar zayıf bu insanlar? Ayrıca doymamış yağ, sağlıksız şartlarda pişmiş yemek, uluorta üretim, merdiven altı, sıfır denetim; hani bunlar kanserojendi; bize dikte edilenler yalan mı? Ölenlerin resminin asıldığı bir mabede gittim. Bir tane genç ölü yoktu. Bu insanlar neden bu kadar uzun yaşıyor? O iğrenç kokunun olayla bir ilgisi var mı? Her şey karmakarışık…

Tayland’da yaşam, alışveriş ve karanlık yüzü ile Uzak Doğu diğer yazımızda, vesselam...

İKİNCİ BÖLÜM: Özgürlükler ülkesi Tayland'ın kötü yüzü

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: Tayland'ın din ve yemek kültürü

ÜLKEYİ YAKINDAN TANIMAK İÇİN FOTOGALERİMİZİ ZİYARET ETMEYİ UNUTMAYIN

YORUMLAR 18
  • İlhan Kestaneci 13 yıl önce Şikayet Et
    Tayland. Bugüne Kadar Tayland gezisi yapan arkadaşların anlattıklarıyla özdeşleşen bir yazı Yazar bu yazıda budizmi övmemiş Elinize sağlık Tayland bu kadardan ibaret olmadığı yazının devamı olduğundan belli yarın devamı okumak dileğiyle
    Cevapla
  • yusuf 13 yıl önce Şikayet Et
    yorumlar yüzeysel. Türkiyede de birçok olay oluyor, geçmişimizi ne çabuk unutuyoruz. Ben kendi ülkemdeki haksız olaylarda ne kadar suçlu isem bir taylandlı da o kadar suçlu sayılabilir ancak. Yani yorum yazanlar kendi ülkelerindeki adaletsizliği durduramamışsa onlar da suçlu mudur? Bence hayır. O zaman sıradan taylandlı bir vatandaşta suçlu değildir. Kaldı ki budist filan denilen adamlar yemek yemeyi bilmeseler bile budizm sayesinde ahlak kurallarını öğrenirler. Bizde ne kadar yamuk müslüman varsa onlarda da yamuk var tabi.
    Cevapla
  • yusuf 13 yıl önce Şikayet Et
    yorumlar yüzeysel. Şirk koşmak nedir bilmeyen birisi için şirk koşuyorlar demek biraz abes kaçıyor. Eğer adam ona inanmış ise onun içinde sen sapıtmış bir insansın. İkincisi yönetimi suçlamak başka, orada yaşayan insanı suçlamak başkadır. Onlar krallıkla yönetiliyor ve görünen o ki malezya ile aralarında bir sınır problemi var. Din kardeşim diye patani bölgesindekileri savunmak zorunda değilim. Adil ve Adaletli olan, hak olan ne ise ve kimin ise onun tarafını savunmak gerek. Patani mücadelesinde haklı ise patanili olurum.
    Cevapla
  • tuncay tezel 13 yıl önce Şikayet Et
    OĞUZ, BUDİZME ADANAN ÜLKE LAFI AVRUPADA AMERİKADA KONUŞULUR AMA TÜRKİYEDE. Ben rahatsız oldum. Yarın da Kuzey Kore, Satanizme, Komünizme adanan ülke başlığı atarsa Haber7 buna da şaşırmam. Çizgisi bayağı bir large oldu, light oldu.
    Cevapla
  • yağız yavuz 13 yıl önce Şikayet Et
    savadigap. 2 hafta önce işim gereği bangkoktaydım. müthiş sakin ve saygılı insanlar. yaşam tarzı olarak haberdekilerin hepsi doğru. budist olabilirler. Allaha şirk koşan bir mıillet. Ama inanın çoğu müslümana göre çok daha insancıllar. Geldiğimden beri hep düşündüm, biz ne kadar müslümanız?. agrasifiz, tahammül sınırlarmız çok düşük, fırsatçıyız, saygısızız...
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Gelinin duvağını toplarken başından vurulmuştu: 3 aylık hamile kadından acı haber!
Büyükekşi'ye 'Bylockçu' diyen Ahmet Çakar beraat etti!