Gazze için devlet geleneği yerine geldi! Türkiye tarihi kararda en etkili ülke oldu

İsrail ve Hamas arasında imzalanan ateşkes anlaşması sonrasında uzman isimler Ortadoğu'daki süreci ve Gazze halkının akıbetine dair Haber7'e özel değerlendirmelerde bulundu.

GİRİŞ 09.10.2025 17:18 GÜNCELLEME 09.10.2025 17:19

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana devam ettiği Gazze katliamını durdurması için Mısır'daki müzakerelerde Hamas ve İsrail anlaşmaya vardı. Türkiye'den MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın da katıldığı müzakereler sonrası ABD Başkanı Trump Gazze'deki ateşkesin onaylandığını duyurarak, Katar, Mısır ve Türkiye'den arabulucu olmalarından dolayı teşekkür etti.

Anlaşma kapsamında 20 İsrailliye karşı 2 bin Filistinli'nin serbest kalacağını duyuran Hamas yetkilileri, hapishanelerinde esir tutulan Filistinli mahkumlar ile Gazze'deki rehinelerin takasının, anlaşmanın yürürlüğe girmesinden itibaren 72 saat içinde gerçekleşeceğini ifade etti.

İsrail'in soykırıma uğrattığı Filistin'de 67 bin 160 kişi hayatını kaybederken ateşkesin imzalanmasına rağmen saldırılarına devam eden İsrail acımasızlığına devam etti.

Haber7'ye konuşan Ortadoğu Uzmanları, askeri uzmanlar, Filistinli gazeteci ve akademisyenler İsrail'in ateşkesi ve Türkiye'nin süreçteki rolüne ilişkin kritik değerlendirmelerde bulundu.

Mustafa Uzun

UZUN: İSRAİL KÜRESEL SİSTEME BEDEL ÖDÜYOR

Yahudi Araştırmaları Merkezi ve Afrika Çalışmaları Merkezi yazarı Mustafa Uzun, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in 'biz rehinelerimizi aldıktan sonra Hamas’ı yok edeceğiz' dediği bir açıklamasını hatırlatarak, "İsrail tabi ki yeni katliamlar ve savaşı devam ettirmek isteyecek ama ekonomisi daralmaya başladı. Bütün küresel sistemin üzerine çöktüğünü hissediyor. Küresel sisteme bedel ödetiyor ve İsrail’i kurtarmak için bütün bir sistemi heba ettiler." dedi.

"ATEŞKESİ MECBURİYETTEN YAPIYORLAR"

Uzun, Netanyahu'nun askerlere verdiği son şansı da değerlendiremediklerini belirterek, "2 Ekim 2025'te de Netanyahu ve İsrail Genelkurmay başkanının Gazze şehrini tamamen işgal edeceklerini büyük bir tehditle duyurdular ve ben yapamayacaklarını söylemiştim. Netanyahu tarafından verilen son şanstı ve yine de yapamadılar. Şu an ateşkesi mecburiyetten yapıyorlar. İşgal için her türlü silahlarla her şeyi denediler ve Gazze’ye boyun eğdiremediler. Netanyahu çok ciddi alan açtı ve askeri olarak başaramadılar" dedi.

Coşkun Başbuğ

BAŞBUĞ: ABD DESTEĞİNİN SONLANMASINDAN KORKTU

Güvenlik ve Terör Uzmanı Emekli İstihbarat Albayı, Psikolojik Harp Uzmanı Coşkun Başbuğ, İsrail'in yalnızlaşmaktan ve ABD'nin desteğini kaybetme korkusu ile köşeye sıkıştığını belirterek, "Eski ateşkeslere göre son ateşkesten ümitliyim. Çünkü İsrail’in giderek köşeye sıkışması, dünyanın İsrail’e tepki göstererek yalnızlaşması, izole edilmesi ve bu yolda gittiği takdirde bugün sivil gemilerle yapılan işin yakında askeri teknelere dönüşme ihtimali İsrail’e geri adım attırdı." dedi.

"ÇIKMAZA GİRMEDEN KABUL ETTİLER"

İsrail'e karşı ABD'de çok ciddi bir baskı yapıldığını ve senatörlerin çoğunun artık İsrail ile ilişkilerin kesilmesi gerektiğini savunmasından sonra ABD'nin harekete geçtiğini belirten Başbuğ,"Netanyahu'nun Amerika’nın baskısı da var. ABD şunu çok iyi biliyor ki, İsrail ile yol aldığı takdirde bataklığa battığı gibi batacak.

ABD içinde son zamanlarda tartışma konusu, ciddi miktarda bir senatör ABD’nin uyguladığı politikanın yanlış olduğu ve İsrail’e verilen desteğin kesilmesi ve askeri yardımların sonlandırılması konusunda ciddi bir kitle oluşmaya başladı. Netanyahu bunu hissettiği için daha da çıkmaza girmeden toparlama adında masayı kabul etti ve iş bu noktaya geldi." dedi.

"NETANYAHU'NUN KİTABINDA OLMAZSA OLMAZ ÜÇ ŞEY"

Ateşkes sürecine ihtiyatı iyimser yaklaştığını belirten Başbuğ, "İsrail biraz güçlü hissettiği anda işleri tersine çevirerek bir şeyleri bahane edip katletmeye devam edebilir. Bu yüzden ihtiyatlı iyimseriz. Her şey bitti demek için erken ama düne göre de epey yol alınmış durumda. Bu umut var amaç kanın durması ve yardımların insanlara ulaşması şu an için garantiye alınmış durumda" ifadelerini kullandı.

"Netanyahu’nun ateşkesini bisikletle pedal çevirmeye benzetiyorum" diyen Başbuğ, "Pedal çevirdiğin sürece yol alırsın, çevirmezsen düşersin. Bu nedenle kaos, savaş ve gözyaşı. Bunlar Netanyahu’nun kitabında olan şeyler ve mutlaka olmalı dediği hadiseler. Ateşkesin barışı Netanyahu’nun sonu demek ve bu nedenle ihtiyalıyım" ifade etti.

Zahir Elbek

ZAHİR ELBEK: HALKIMIZ YARALI VE ATEŞKESİ SEVİNÇLE KARŞILADI

Filistinli gazeteci, akademisyen ve Filistin Diplomasi Merkezi (FİDE Başkanı) Zahir Elbek ise Gazze katliamına ilişkin, Türkiye’nin rolü, anlaşmanın sınırlılıkları ve direnişin devam edeceğini belirterek, “Gazze halkım 2 senedir soykırımlar katliamlar ve abluka altında kaldı. Katliamlar hiç durmadı ve bu ateşkes anlaşması Gazze halkına sevindirdi. En azından bombalar duracak ve katil İsrail kuvvetleri askerlerini sınıra kadar çekecek. Bizim halkımız yaralı ve buna rağmen ateşkesi sevinçle kutladı." ifade etti.

"ÖNEMLİ KOMUTANLARIMIZ HAPİSLERDEN ÇIKACAK"

Elbek, ateşkes sonrası yapılacak takasta Filistin'in önemli komutanlarının hapishaneden çıkacağını belirterek, "Bu anlaşma aslında birkaç aşamadan oluşuyor. 3 gün sonra takas olacak bu takaslarla Filistin’den ve Hamas’ın en büyük ve önemli komutanları İsrail’in hapishanelerinden çıkacak.

İkinci aşamada Gazze yöneticiyi ve Gazze’yi yeniden imar etme konusunda olacak ve İsrail kuvvetlerini tamamen çıkartacak. Tabii bu ikinci aşamadan biz Filistinliler olarak korkumuz ve telaşımız var" dedi.

"HAMAS ETKİSİZ HALE GETİRİLEMEDİ"

İsrail hükümetinin ateşkesi bozabileceği konusunda endişeli olduklarını belirten Elbek, "Biliyorsunuz, Yahudiler, Siyonistler sözünü tutmuyor. Anlaşmaya imza attılar ama 2. aşamada tekrar saldırabilirler. Türkiye, Katar ve Mısır arabulucu oldular. İnşallah İsrail’in tekrar saldırmasına izin vermeyecekler." dedi.

Elbek, Hamas'ın istediği şartların kabul edilmesinin bir başarı göstergesi olduğunu belirterek, "Hamas, 2 senedir savaşıyorlar ve katliamlar altında birçok şehitler verdiler. Bazıları bütün ailesini kaybetti ama yine de teslim olmadı. Masa da istediği şartları koydu ve istediği oluyor. Bu Amerika’dan İsrail’den bütün zalimlerden Filistin direnişi için iyi bir itiraf. Hamas hala var müzakere edebiliyor ve yok edilmedi, etkisiz hale getirilemedi." dedi.

 Cihad İslam Yılmaz

YILMAZ: TÜRKİYE'NİN TARİHSEL SORUMLULUĞUNUN YANSIMASI

Güvenlik, İstihbarat, Terörizm Araştırmaları Derneği GÜVENSAM Genel Koordinatörü Cihad İslam Yılmaz, ise Türkiye’nin ateşkesteki rolünün diplomatik değil tarihsel bir sorumluluğun yansıması olduğuna dikkat çekti.

Yılmaz, Gazze ateşkesine dair; “Bugün Türkiye, Katar ve Mısır’ın ortak arabuluculuğunda sağlanan ateşkes, her şeyden önce bu vahşetin durması yönünde atılmış zorunlu bir adımdır. Diplomasi, kimi zaman en geç gelen ama en doğru dildir. Burada Türkiye’nin rolü yalnızca diplomatik değil, aynı zamanda tarihsel bir sorumluluğun yansımasıdır. Osmanlı mirasının bıraktığı siyasal hafıza, Filistin meselesinde Ankara’nın tutumunu belirleyen temel zeminlerden biridir.” dedi.

Yılmaz, Türkiye’nin arabulucu ülke olmasına da değinerek “Bugün, Gazze için barış talep etmek yalnızca bir diplomatik cümle değildir. Bu, insanlığın kendi sınavıdır. Türkiye’nin ve bölgedeki diğer arabulucu aktörlerin bu ateşkesi kalıcı barışa dönüştürme çabaları, tarihin nasıl hatırlanacağını da belirleyecektir. Artık Gazze halkının acısı son bulmalı; çocuklar top sesleriyle değil, yeniden açılacak okul kapılarının sesiyle güne başlamalıdır” ifade etti.

"TÜRKİYE GÜNÜBİRLİK POLİTİK ÇIKAR KONUSU YAPMADI"

Türkiye'nin garantör ülke olarak MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın stratejik hamleleri ve soğukkanlılıkla süreci yürütmesindeki başarısına değinen Yılmaz, "Bu sürecin perde arkasında Türkiye’nin sessiz ama derin gücünü temsil eden bir isim vardı: İbrahim Kalın.

Türkiye, Filistin davasını hiçbir zaman günübirlik politik çıkarların konusu yapmadı. Bu mesele, Ankara’nın devlet geleneğinde, hem tarihsel hafızanın hem vicdanın bir borcudur. İşte bu çizgiyi sahada değil, masada savunan; duygusal söylemi stratejik soğukkanlılıkla birleştiren isim, İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın oldu." belirtti.

KALIN'IN İSTİHBARİ DİPLOMASİDE BELİRLEYİCİ ROLÜ

Kalın'ın görüşmelerde Türkiye'nin ağrılığını hissettirerek garantör ülke kapasitesini güçlendirdiğini ve istihbari diplomaside belirleyici rolünü vurgulayan Yılmaz, "Uzun yıllar boyunca yürüttüğü diplomasi tecrübesini bu kez istihbarat diplomasisi zemininde, sessiz ama etkili bir biçimde sahaya taşıdı. Mısır ve Katar’ın arabuluculuğundaki görüşmelerde Türkiye’nin ağırlığını hissettirdi; taraflar arasındaki güven mekanizmasını tesis eden denge unsuru oldu.

Gazze’deki ateşkesin sağlanmasında yalnızca siyasi değil, istihbari diplomasi de belirleyici rol oynadı. Kalın, uluslararası müzakere dilinde çoğu zaman “arka kanal diplomasisi” olarak anılan bu süreci aktif kullandı. Kimi zaman doğrudan görüşmelerle, kimi zaman aracılar üzerinden yürütülen temaslarla Türkiye’nin garantörlük kapasitesini güçlendirdi.

Bugün gelinen noktada, Türkiye’nin Filistin davasındaki ağırlığı yalnızca duygusal bir bağlılıktan ibaret değildir; bölgesel denklemin merkezinde yer alan bir devlet aklının ifadesidir" dedi.

Mehmet Beyhan

BEYHAN: İSRAİL'İN BARBAR TUTUMUNDAN BÖLGE ÜLKELERİ DERS ALMALI

Milat gazetesi yazarı Mehmet Beyhan, Filistin halkının İsrail’in kuruluşundan bu güne kadar acı çektiğini belirterek, “Barış konusunda Hamas birçok defa, ateşkesin sağlanmasını istemiştir fakat barışı bozan, ateşkesi bozan taraf her defasında İsrail olmuştur. Umarım bu defa gerçekten ateşkes sağlanır ve eskiden olduğu gibi İsrail tekrar ateşkesi bozmaz” dedi.

İsrail’e karşı bölge ülkelerinin birlikte hareket etmesi gerektiğini belirten Beyhan, “İsrail’in bu saldırgan tutumu sadece Filistin halkı için değil, bütün bölge için büyük bir tehdit oluşturduğunu hepimiz gördük. Tekrar bu acıların yaşanmaması için önümüzdeki süreçte bölge ülkelerinin İsrail’in barbar tutumundan önemli dersler çıkartması gerektiğini ifade etmek isterim" dedi.

"BÖLGE ÜLKELERİ TUTUMLARINI DEĞİŞTİRMELİ"

Filistin’ yapılan zulümlerden bölge ülkelerinin ders çıkartması gerektiği ve artık bölgede yeni bir düzen hâkim olacağını vurgulayan Beyhan, “Buradan İsrail’in işlemiş olduğu katliamlardan gerekli dersleri çıkartırlarsa Filistin başta olmak üzere bölge için yeni bir sürecin başlayacağını ve hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını öngörebiliriz. Eğer tutumlarını değiştirmezlerse İsrail tekrar katliamını yapacak bizlerde sürekli üzülecek ve konuşacağız. Bu bakımdan bölgenin istikrara kavuşması için bölge ülkelerinin tutumlarını değiştirmeleri hayati bir öneme sahiptir.” dedi.

BATININ İKİYÜZLÜLÜĞÜ ORTAYA ÇIKTI

Beyhan batılı ülkelerin ikiyüzlü tutumunun ortaya çıktığı ve Filistin meselesinin küresel bir sorun olduğunu belirterek, “Sürekli hukuk, insan hakları kavramını kullanan batılı ülkelerin bu söylemin sadece söylemden ibaret olduğunu da tecrübe ettik. Dolayısıyla Filistin meselesi artık jeopolitik bir mesele olmaktan çıkmış adeta bir vicdan meselesi halin gelmiştir. Umarım bölgenin ihtiyacı olan birlik sağlanır ve bölge huzura kavuşur” ifade etti.

Kübra Beyazoğlu Haber7.com - Muhabir
Haber 7 - Kübra Beyazoğlu

Editör Hakkında

Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünden 2022 yılında mezun oldu. Eğitim hayatı boyunca tarih, kültür, sanat üzerine araştırmalar yaparak blog yazarlığı yaptı. Yerel basında birçok alanda görev alarak muhabirlik ve sunuculuk yaptı. Kariyer hayatına Kanal 7 Medya Grubu bünyesinde yer alan Haber7.com sitesinde devam etmektedir.
YORUMLAR 5
  • ali aslantürk 56 dakika önce Şikayet Et
    lâ ğalibe il Allah
    Cevapla
  • Hüdai Çakmak 2 saat önce Şikayet Et
    Bu anlaşma yenilmez zannedilen İsrail'in minicik Gazze'ye yenildiğinin itirafıdır. İman paraya galip geldi. Umarım bu yenilgi hem İsrail'in hem de yandaşlarının sonlarının başlangıcı olur. Tarih onları asla affetmeyecek.
    Cevapla
  • Osman 3 saat önce Şikayet Et
    Dünyayı yöneten ve yönlendiren güçler 2 yıl boyunca katliama müdahale edemediler, gerçekten Dünya beşten büyük olduğu belgelendi, muhtemelen gelecekte tüm dünya sistemi yargılanacak...
    Cevapla
  • J211 3 saat önce Şikayet Et
    Iradeler savasi, kimin iradesi ve fikri kuvvetli ise o kazanır. kazanan hepsini alır.
    Cevapla
  • Ramazan 3 saat önce Şikayet Et
    Bu neyin kutlaması anlamıyorum. İsrail bu zamana kadar ki işgalini mesrulastirdi. sadece yaptığı soykırımı bitirdi
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Bayrampaşa Belediyesi'ndeki seçiminde CHP'li üyeden şüpheli hareket
 Bulgaristan - Türkiye maçının hakemi belli oldu!