17 can aldı! 'Sıranın bana gelmesinden korkuyorum'

Bingöl'ün Karlıova ilçesiyle Taşlıçay köyünde otururken, İstanbul'da 'merdiven altı' tabir edilen kaçak atölyelerde kot taşlamaları nedeniyle silikozise yakalanan işçilerden 16'sı, son 13 yılda yaşamını yitirdi.

GİRİŞ 27.09.2018 13:23 GÜNCELLEME 27.09.2018 13:44
Bu Habere 11 Yorum Yapılmış

Silikozisin pençesindeyken, 10 ay önce DHA muhabirine "Her gün ölüm sırasının geleceğinden korkuyorum" diyen Ramazan Aydar (38) da tedavi gördüğü hastanede yaşam savaşını kaybetti. Aydar'ın ardından Karlıova'da silikozisten ölenlerin sayısı, 17'ye çıktı.

Karlıova ilçe merkezi ve Taşlıçay köyünde otururken, 1994- 2004 yıllarında, İstanbul'da 'merdiven altı' diye tabir edilen kaçak atölyelerde, kum ve hava ile kot taşlama işinde çalışırken, silikozishastalığına yakalananların durumu, her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Kaçak kot taşlama atölyelerinde, 2004 yılında 800 TL maaşla çalışan işçiler, hastalığı ilk olarak o yıl Karlıova ilçe merkezinde silikozis nedeniyle Kenan Temiz'in hayatını kaybetmesiyle öğrendi. Yaptıkları işin silikozise yol açtığını gören işçiler, 2004'ten itibaren çalışmayı bırakıp, eve döndü; ama hastalık, onların peşini bırakmadı. Son 13 yılda, Karlıova ilçe merkeziyle Taşlıçay köyünde 16 kişi, silikozis nedeniyle yaşamını yitirdi. 

 

 

10 AY ÖNCE ÖLÜMDEN KORKTUĞUNU SÖYLEMİŞTİ 

Taşlıçay'da, 4 yıldır solunum cihazına bağlı olarak yatalak yaşayan, geçmişte kot taşlama işinde çalışan ve 13 yıldır silikozis hastası olan Ramazan Aydar da Elazığ'da, tedavi gördüğü hastanede yaşam savaşını kaybetti.

6 çocuk babası Aydar'ın cenazesinin, Elazığ'dan Taşlıçay köyüne getirilerek, toprağa verileceği belirtildi. Aydar'ın ardından Karlıova'da silikozisten ölenlerin sayısı, 17'ye çıktı.

Ramazan Aydar, 27 Kasım 2017 tarihinde, silikozis hastalarıyla ilgili haber yapan DHA muhabirine verdiği röportajda, ölüm sırasının kendisine gelmesinden korktuğunu söylemişti. Aydar, kot taşlama işi nedeniyle yakalandığı hastalığı anlatırken, "İstanbul'da kot taşlama işiyle tanıştık. 800 TL maaş alıyorduk; fakat kaçak ve sigortasız çalıştırıldık. O yıllarda sigortalı çalışmanın ne anlama geldiğini ve kot taşlama işinin sağlıksız olduğunu bilmiyorduk. Köyde elektrikler, sık sık kesiliyor. Elektriklerin kesildiği zamanlarda solunum cihazımız, çalışmıyor. Bu yüzden hastaneye gidiyoruz; çünkü bu makineler, bizim nefesimizdir. Çocuklarıma her baktığımda, onlara destek olamayıp, doğru dürüst babalık yapamıyorum. Her gün çocuklarıma baktıkça kahroluyorum; çünkü artık iyileşemeyeceğimi biliyorum. Her gün ölüm sırasının geleceğinden korkuyorum" demişti. 

YORUMLAR 11
  • Hilal 5 yıl önce Şikayet Et
    Kimse giymesin, Bir pantolon, bir insan hayatından daha mı değerli? Yasaklansın Bu ne biçim iştir ya!
    Cevapla
  • Ben ce. 5 yıl önce Şikayet Et
    Haklısın, hayvan hakları nedeniyle hayvan kürkü giymeyen insanlık, INSAN hayatına saygı duymalı.
    Cevapla
  • mavi cin 5 yıl önce Şikayet Et
    benim bildiğim şeytan taşlanır.kot niye taşlanır ki.ömrü kısaltılan bir pantolona niye para verilirki
    Cevapla
  • cem 5 yıl önce Şikayet Et
    allah rahmet eylesin. ne acı bir durum. devletimiz kesinlikle buna el atması gerek. hala istanbulda binlerce işçi bu işte çalışıyor.
    Cevapla
  • Mehreba 5 yıl önce Şikayet Et
    Her canlı ölümü tatacak.
    Cevapla
  • aspnetturkiye.com 5 yıl önce Şikayet Et
    yazık deilmi bu canlara 3kuruşa çalıştırılıp hayatları alınıyor nerede devlet denetimciler
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Bayraktar TB3'te 30. uçuş da tamamlandı
Türkiye nasıl diplomasinin merkez ülkesi oldu?