Buzul çağından beri bir ilk! Eğirdir Gölü ikiye bölündü

Türkiye'nin dördüncü büyük gölü ve önemli içme suyu rezervi olan Eğirdir Gölü, kuraklık ve yoğun tarımsal sulama nedeniyle geçtiğimiz günlerde ikiye ayrıldı. 10 yıl aralıksız yağmur yağsa bile gölden çekilen yer altı suyu geri gelmeyecek.

Buzul çağından beri bir ilk! Eğirdir Gölü ikiye bölündü
Buzul çağından beri bir ilk! Eğirdir Gölü ikiye bölündü
GİRİŞ 03.10.2025 21:47 GÜNCELLEME 03.10.2025 21:48

Isparta'nın Eğirdir ilçesinde bulunan ve "yedi renkli göl" olarak bilinen Eğirdir Gölü, kuraklık, azalan yağışlar ve bilinçsiz tarımsal sulamanın etkisiyle dramatik şekilde küçüldü. Geçtiğimiz haftalarda gölün kuzey ve güney havzaları arasındaki bağlantı koptu ve göl ikiye bölündü. Dronla kaydedilen görüntülerde, gölün orta kesimlerinde suyun tamamen çekildiği, yer yer adacıkların oluştuğu ve vatandaşların gölün ayrılan kısmından yürüyerek karşıya geçtiği görüldü. Bölgeye gelen bazı vatandaşlar ise gölün ayrıldığı kısmın kenarında bulunan yüksek bir noktaya çıkarak manzarayı büyük bir üzüntüyle izledi.

"EĞİRDİR GÖLÜ EN KÖTÜ DÖNEMİNİ YAŞIYOR"

Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin Küçük, gölde yaşanan bu sürecin yıllar önce bilimsel çalışmalarla öngörüldüğünü belirtti. "Eğirdir Gölü ve Türkiye'nin Göller Bölgesi, hatta Orta Anadolu gölleri şu anda en kötü dönemlerinden birini yaşıyor" diyen Prof. Dr. Küçük, "Eğirdir Gölü ile birlikte Beyşehir Gölü de giderek kurumaya yüz tuttu. Son günlerde özellikle son bir hafta içerisinde Eğirdir Gölü'nün ikiye bölünmüş olması bu durumun en somut göstergesi. Aslında bu gelişme, daha önce yapılan bilimsel çalışmalarda öngörülmüştü. Gölün kuzeyi ile güneyi arasındaki bağlantının kopması, gölü canlı bir organizma gibi düşündüğümüzde bir organın diğerinden ayrılması anlamına geliyor." dedi.

"İNSAN MÜDAHALESİ DEVAM ETTİKÇE GÖLLERİN KURUMAMASINI BEKLEMEK MÜMKÜN DEĞİL"

Özellikle Hoyran bölgesinde tabandan ve çevreden çıkan kaynak suları Eğirdir Gölü'ne göre kısmen daha fazla olduğu için burada taze su girişinin olduğunu belirten Küçük, "Ancak alt havzaya taze su girmediği sürece biyolojik bir varlık olan Eğirdir Gölü yavaş yavaş canlılığını kaybedecektir. Aslında göllerin yok olması doğal bir süreçtir. Holosen dönemi dediğimiz son buzul çağından günümüze kadar, yani yaklaşık 30 bin yıldır Anadolu'daki tüm iç suların giderek derinliğini kaybettiğini, sıcaklık artışı ve iklim değişikliğiyle birlikte kaynakların azaldığını ve göllerin sığlaştığını görüyoruz. Ancak son 20–30 yılda bölgemizde yapılan yoğun tarım, meyvecilik ve sulama faaliyetleri bu süreci hızlandırmış, göllerin daha erken kurumasına neden olmuştur. Yani iklim değişikliği kadar insan etkisi de çok büyük. İnsan müdahalesi devam ettikçe göllerin kurumamasını beklemek mümkün değil." ifadelerini kullandı.

"EĞİRDİR GÖLÜ, MEVCUT GİDİŞAT SÜRERSE10 YIL İÇİNDE İKİ KÜÇÜK GÖLE AYRILABİLİR"

Türkiye'de özellikle Anadolu'daki yer altı sularının sürekli çekildiğini ifade eden Küçük, "Burada kötü bir gerçek var. Şu anda bile 10 yıl boyunca aralıksız yağmur ve kar yağsa, biz çektiğimiz yer altı sularını eski seviyesine getiremeyiz. Bu nedenle yakın zamanda göllerin eski haline dönmesi pek mümkün görünmüyor. Örneğin Eğirdir Gölü'nün derinliği sadece bir yıl içerisinde yaklaşık 1 metre azaldı. Her azalma kuruma sürecini hızlandırıyor. Çünkü su seviyesi düştükçe göl sığlaşıyor, güneş ışınları tabana kadar ulaştığı için su daha hızlı ısınıyor ve buharlaşma artıyor. Bu da süreci göl aleyhine işletiyor. Tahmini olarak mevcut süreç devam ederse önümüzdeki 10 yıl içerisinde Eğirdir Gölü iki küçük çanak gölüne dönüşebilir." şeklinde konuştu.

"İNSAN ETKİSİ ÇOK BÜYÜK YARALAR AÇTI"

Çözümün doğadan beklendiğini ama doğanın kendi düzenini gösterecek durumda olmadığını söyleyen Küçük, "Çünkü insan etkisi çok büyük yaralar açtı. Yağmur ve kar yağmadığı sürece alınacak önlemler gölün lehine sonuç vermeyecektir. Ancak en azından süreci yavaşlatabiliriz. Bunun için yer altı sularının tarımsal kullanımının tamamen durdurulması ve yalnızca içme suyu için kullanılması gerekir. Çünkü yer altı su seviyeleri düştükçe tektonik yapıya sahip olan bu çöküntü gölü çatlaklardan ve düdenlerden su kaybetmeye devam edecektir. Bu da gölün dolmasını engeller." dedi.

Ne kadar yağmur veya kar yağarsa yağsın gölün eski haline gelmesinin artık mümkün olmadığını kaydeden Küçük, "Yerel halk ise durumun önemini yeterince kavramış değil. Bu noktada önerim, Türkiye'deki tüm belediyelerin su kullanımı konusunda eğitilmesi ve örnek olmasıdır. Belediyeler ve kamu kurumları halka tasarruf mesajları verse de önce kendilerinin uygulaması gerekir. Örneğin, yağmurlu havalarda dahi karayollarının ortasındaki refüjlerde çimlerin sulandığını görüyoruz. Oysa çimi sürekli yeşertmeye çalışmak yerine peyzajı farklı şekillerde kullanmamız çok daha yararlı olacaktır." dedi.

"ARTIK AĞAÇLARDAN DA UMUDUMUZ KALMADI"

Gölün ikiye bölündüğü kısma gelen Eğirdirli çiftçi Mehmet Erdem ise, "İki yıldır bu gölde çalışıyorum. Bu gölün derinliği 18 metreydi, şimdi ise 4 metreye düştü. Biz bahçelerimizde sulama sistemini sondaj yöntemiyle kullanıyoruz. Eğer göl tamamen çekilirse bizim sularımız da azalır. Susuzluktan sondaja indirdiğim pompam hava almaya başladı. Artık ağaçlardan da umudumuz kalmadı. Eğirdir tamamen tehlike altında. Buradaki balıkçılar da artık ava çıkamıyor. Durum çok kötü. Yetkililerin biran önce çözüm bulmasını bekliyoruz." dedi.

KAYNAK: İHA
Erhan Ceylan Haber7.com - Editör
Haber 7 - Erhan Ceylan

Editör Hakkında

Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi'nin İşletme bölümünden mezun oldu. Yeni medyaya 2015 yılında adım attı. Yakın siyasi tarih, yönetim ve politik süreçlere olan ilgisi bu mesleğe başlamasındaki en önemli etken oldu. Sırasıyla Star, Güneş, Akşam ve A Haber'de gündem ve politika editörlüğü görevinde bulundu. Her türlü dezenformasyonun olduğu, Hakikat ötesi siyasetin (Post truth politics) yaşandığı günümüz dünyasında, tahrif edilen olguları savunmak, temiz bilgi aktarımına yardımcı olmak ve kamuoyunun dijital-medya okuryazarlığını geliştirmek üzere çaba gösteriyor. Dijital medya kariyeri Haber 7'de devam etmektedir.
YORUMLAR 32
  • Başla Arkası Gelir 2 ay önce Şikayet Et
    Bakın buradan yine yazıyoruz! Çözüm var kardeşim. Derhal denizlerden güneş veya rüzgar enerjisi ile su arıtılıp Anadolu içlerine basılmalı. Denize yakın yerlere yeni göller yapılmalı. Neyi bekliyoruz? Yarın 5 litre 6 ay sonra 5 ton diye artarak gider. Devlet özel sektör derhal bu işe el atmalı. 20 yıldır rüzgar güneş enerjisi diye bağırdık. Bakın bu gün yüzde 10 u 5 yıl sonra yüzde 25\20
    Cevapla
  • Misafir 2 ay önce Şikayet Et
    Yüzde yüz katılıyorum biran önce tedbirlere başlanmalı...
    Cevapla
  • Misafir 2 ay önce Şikayet Et
    zekatınızı verin, yağmuru yağdıran Allah Azze ve Celledir, yönetici ne yapsın yağmur mu yağdıracak
    Cevapla
  • Gakko 2 ay önce Şikayet Et
    Eeee herkes kafasına göre ekip biçiyor dünya nin suyunu israf ediyorlar amaç ne zengin olmak ne ekmeyi biliyor bu millet ne de biçmeyi cahil çok nede olsa Konya havzasıda aynı vahim durumda
    Cevapla
  • Misafir 2 ay önce Şikayet Et
    Bunlar iyi günlerimiz
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Brezilya’da spor salonunda trajik ölüm: Halter kazası müze müdürünü hayattan kopardı
Bahis soruşturması: Çok sayıda yönetici ve futbolcu hakkında gözaltı kararı