Telekulak, özel hayatın dokunulmazlığı ve medeni haklar
Maalesef ‘güvenlik’ ve ‘suçla mücadele’ denince akan suların durduğu, her türlü özgürlüğün kolayca askıya alınabildiği bir ülkede yaşıyoruz.
Gerçek şu ki, Türkiye’nin savcıları ve polisi, modern bir soruşturma tekniği olarak telefon dinlemeyi gereğinden çok fazla kullanıyor.
Biraz teknolojiye çok geç kavuşmuş olmanın verdiği avantajla ve hevesle olsa gerek, bizde yürütülen soruşturmalarda telefon dinleme yoluyla elde edilen delil sayısı, gelişmiş Batı ülkelerine göre bir hayli fazla.
Telefon dinleme işlerinin nasıl yapılması ve bu delillerin nasıl kullanılacağına dair oldukça gelişmiş yasalarımız olsa da, henüz mahkemelerimiz bu yeni delil türüyle ilgili adamakıllı gelişmiş, oturmuş bir içtihat oluşturabilmiş değil. Bu içtihat oluşana kadar da bir çeşit geçiş döneminde yaşayacağız, bu konuyu yoğun biçimde tartışmaya devam edeceğiz.
Edeceğiz ama bu tartışmaları da bilgiyle, doğru bilgiyle yapmamız gerek.
Köşe yazısının tamanını okumak için bu linki kullanabilirsiniz