Diyarbakır gezi rehberi: Surlar, hanlar ve efsaneler şehri
Mezopotamya’nın kalbinde yer alan Diyarbakır, sadece surlarıyla değil, çok katmanlı kültürüyle de ziyaretçilerini derin bir yolculuğa çıkarıyor.

1683 yılında Hanilioğlu Mahmut Çelebi ve kız kardeşi Atike Hatun tarafından yaptıran han, adını avlusundaki sülük havuzundan alıyor. Han içerisinde eski bir kuyu bulunmakta. Bir dönem hekimler tarafından burada bulunan kuyudan sülük çıkarıldığı bilinmekte. Şifa amaçlı toplanan sülüklerin burada toplanılmasından dolayı hana Sülüklü Han ismi veriliyor.Ulu Camii’nin kutsallığından Zerzevan Kalesi’nin gizemli Mithras Tapınağı’na, Bakırcılar Çarşısı’nın el emeğine kadar uzanan bu rehberi sizler için hazırladık. İşte Diyarbakır’da mutlaka görmeniz gereken tarihi, kültürel ve doğal duraklar:
ULU CAMİİ - ANADOLU'NUN İLK CAMİLERİNDEN
Anadolu’nun en eski camilerinden biri olan Diyarbakır Ulu Camii, 639 yılında Mar Toma Kilisesi’nin camiye dönüştürülmesiyle oluşturuluyor. Taş işçiliği, avlusu ve derin dini geçmişiyle Diyarbakır’ın kalbinde yer alan yapı, İslam dünyasında beşinci Harem-i Şerif olarak kabul edilmekte.
HASAN PAŞA HANI - TARİHİ AVLUDA ÇAY KEYFİ
Ulu Camii’nin hemen karşısında yer alan bu 16. yüzyıl Osmanlı hanı, günümüzde kafeleri, kitapçıları ve el sanatlarıyla dolu turistik bir merkez. Ulu Camii ziyaretinizden sonra burada bir kahve veya çay molası vermek oldukça keyifli.
BAKIRCILAR ÇARŞISI - EL EMEĞİ GÖZ NURU
Bakır ustalarının çekici hala çınlıyor bu çarşıda. Diyarbakır’ın geleneksel el sanatlarının sergilendiği bu çarşı, özellikle bakır işçiliğiyle ünlü. Çarşıda geleneksel Diyarbakır zanaatlarını yakından görebilir, el yapımı hediyelikler satın alabilirsiniz.
DÖRT AYAKLI MİNARE - MİMARİ BİR SIR
Dört sütun üzerine inşa edilmiş bu minare, İslam mimarisinde nadir görülen örneklerden biri. Şeyh Matar Camii’ne ait olan bu minare, dört taş sütun üzerine inşa edilmiştir ve benzersiz mimarisiyle dikkat çekmekte.
SURP GİRAGOS ERMENİ KİLİSESİ - SESSİZ BİR TANIK
Ortadoğu’nun en büyük Ermeni kilisesi olan bu yapı, 1515-1518 yılları arasında inşa ediliyor. 2011’de restore edilerek tekrar açılan yapı, Diyarbakır’ın çok kültürlü yapısının en güzel göstergelerinden.
ZERZEVAN KALESİ & MİTHRAS TAPINAĞI - GİZEM DOLU BİR ALAN
Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde bulunan Zerzevan Kalesi, Roma dönemine ait garnizon şehirlerden biri. 2017 yılında yapılan kazı çalışmaları sırasında bu alanda Mithras Tapınağı keşfediliyor. Bu gizemli alan hakkında hiçbir yazılı belge bulunmazken, gizli dini törenler için kullanıldığı bilinmekte.
EĞİL KALESİ & PEYGAMBERLER MAKAMI
Eğil Kalesi, Asurlular dönemine kadar uzanan, 3 bin yıllık geçmişe sahip. Dicle Nehri’ne hakim bir noktada yer alan yapı, Kayalara oyulmuş tünelleri, sarnıçları ve mezar odaları ile dikkat çekiyor.
Peygamberler Makanı (Ziyaret Tepesi), Eğil ilçesinde yer alıyor. Peygamberlerin kabirlerinin bulunduğuna inanılan bu kutsal yerleşim alanıdır. Hz. Zülkifl, Hz. Elyesa, Hz. Harun gibi isimlerin makamları burada yer alır.
ON GÖZLÜ KÖPRÜ - DİCLE'NİN ÜZERİNDE ASIRLIK MİRAS
1065 yılında inşa edilen bu köprü, Dicle Nehri üzerinde yer alır ve on kemerli yapısıyla şehrin simgesel eserlerinden biri olarak dikkat çekiyor. On Gözlü Köprü denilen Dicle Köprüsü, on kesik kemer üzerinde inşa edilen bloklarla Dicle’nin iki yakasını birleştiriyor.
İÇ KALE - ŞEHRİN KALBİNDE BİR TARİH ALANI
Diyarbakır Surları içinde yer alan İç Kale, şehrin en eski yerleşim alanlarından biri. Müzeleri ve restore edilmiş yapılarıyla dikkat çeken İç Kale, surların içinde zaman yolculuğuna çıkarıyor.
AHMED ARİF EVİ – ŞİİRİN TAŞA İŞLENMİŞ HALİ
Diyarbakırlı ünlü şair Ahmed Arif’in anısına kurulan bu müze ev, taş mimarisiyle hem şiiri hem şehri yansıtıyor. Müze içerisinde Ahmed Arif’in hayatı, edebi eserleri ve kişisel eşyaları sergilenmekte. Ahmet Arif Evi, Diyarbakır’ın edebi ve kültürel mirasını yansıtan en anlamlı duraklardan biri.
SÜLÜKLÜ HAN – KISA BİR KAHVE MOLASI
1683 yılında Hanilioğlu Mahmut Çelebi ve kız kardeşi Atike Hatun tarafından yaptıran han, adını avlusundaki sülük havuzundan alıyor. Han içerisinde eski bir kuyu bulunmakta. Bir dönem hekimler tarafından burada bulunan kuyudan sülük çıkarıldığı bilinmekte. Şifa amaçlı toplanan sülüklerin burada toplanılmasından dolayı hana Sülüklü Han ismi veriliyor.
HZ. SÜLEYMAN CAMİİ VE 27 ŞEHİT SAHABE TÜRBESİ
Yapı Hazreti Süleyman Camii, Nasiriyye Camii Meşhed Camii, Murtaza Paşa Camii ve Kale Camii olmak üzere bir çok isimle anılmakta. Minaresindeki kitabelerden anlaşıldığı üzere Nisanoğlu Ebul Kasım tarafından 1155-1160 yılları arasında yaptırılıyor. Bu caminin en önemli özelliği ise Hz. Ömer döneminde Diyarbakır’ın fethinin buradan başlamış olması.
Eğimli arazi üzerine kurulan cami, farklı dönemlere ait yapılarla bir topluluk haline geliyor. Batısında bir Sahabeler Türbesi, namazgâh ve bir çeşme bulunmakta. Kuzeyinde de bir türbe ve bir çeşmeye yer almakta.
CEMİL PAŞA KONAĞI (KENT MÜZESİ)
1887-1888 yıllarında inşa edilen bu konak, Diyarbakır’ın çok kültürlü yapısını yansıtan bir kent müzesine dönüştürülüyor. Müze, şehrin mimari geçmişini, sosyal yaşamı, zanaatları ve geleneklerini yansıtmakta.
ÇAYÖNÜ HÖYÜĞÜ – NEOLİTİK ALAN
Neolitik dönemin en önemli yerleşimlerinden biri. M.Ö. 7500-5500 yılları arasına dayanan köklü geçmişiyle, tarım ve hayvancılığa geçişin ilk izleri, ilk yerleşik köy düzeni ve ilk ev mimarileri burada görülmekte.