Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camii'nde "nakış" tartışması: Restorasyon durduruldu
Mimar Sinan'ın ustalık eseri, Edirne'deki Selimiye Camii'ndeki restorasyon çalışması, ana kubbedeki nakış uygulamasına dair tartışma yüzünden durduruldu. İtiraz eden bazı sanatçılar, restorasyonun orijinaline uygun olmadığını savunuyor.
- Mimar Sinan'ın ustalık eserinde 4 yıldır devam eden restorasyon, "nakış" tartışması nedeniyle durduruldu.
- Bazı akademisyen ve sanatçılar, 1983'te yapılan restorasyonun, orijinale uygun olmadığını savunuyor.
- Kubbe süslemeleriyle ilgili nihai kararı Vakıflar Genel Müdürlüğü verecek.
Edirne'nin en önemli mekanlarından, Mimar Sinan'ın "ustalık eserim" dediği Selimiye Camii'nde Edirne Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca onaylanan ve 2021'de başlatılan restorasyon, bazı sanatçıların itirazı üzerine ocak ayında durduruldu.
"Selimiye Tahkik ve Tespit Kurulu" adı altında görüş belirten sanatçılar ve akademisyenler, caminin ana kubbesindeki orijinal nakışların, 19'uncu yüzyılda barok benzeri bir üslupla yapılmış desenlerle değiştirildiğini ve şimdi bunun yeniden canlandırıldığını iddia ediyor. Kurul, Kurul, desenlerin rekonstrüksiyonla beş asır önceki ilk hâline çevrilmesi çağrısında bulunuyor.
Türkiye gazetesinden Murat Öztekin'in haberine göre, Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) Türkiye Millî Komitesi ise caminin orijinal kalemişi desenlerinin günümüze ulaşmadığını, ana kubbede 19. değil, 18. yüzyıldan kalma katmanlar olduğunu ve bunların korunması gerektiğini savunuyor.
Konuya dair kamuoyuna henüz bir açıklama yapılmazken, kubbedeki süslemelerin akıbeti hakkında son kararı Ankara’daki Vakıflar Genel Müdürlüğünün vermesi bekleniyor.
"ANA KUBBEDEKİ NAKIŞLAR ORİJİNALE UYMAYAN ÜSLUPLA YAPILDI"
“Selimiye Tahkik ve Tespit Kurulu”ndaki isimlerden sanatçı Semih İrteş, 1950'li yıllarda Mimar Sinan devrinin orijinal nakışlarından bir kısmının sıva altında keşfedildiğini ancak 1983'te yapılan restorasyonda ana kubbe nakışlarının orijinale uymayan üslupla tekrar yapıldığını belirtti.
Caminin bir kısmının orijinal, diğer kısmının ise kalemişleriyle süslü olmasının caminin ruhuna zarar verdiğini ifade eden İrteş, "Mimar Sinan’ın Selimiye’si Osmanlının klasik döneminin zirvesini temsil eder. Sonradan eklenen farklı üsluplar ve unsurlar eserin anlatımını zayıflatır. Şimdiki durum, Sinan camilerinin ruhuna uymamaktadır ve o dâhi mimarın şaheserine gölge düşürmektedir. Mimar Sinan’ın eserlerinde şimdi olduğu gibi kesinlikle yoğun bir süsleme yoktur. Ziyaretçiler bu süslemeleri, orijinal zannetmektedir" ifadelerini kullandı.
İrteş, çözüm olarak caminin yarım kubbelerindeki orijinal kalemişlerinin ana kubbeye taşınabileceğini savundu.
"BU SÜSLEMELER ÇOK UZUN BİR ZAMAN KALDI, ÖYLE VEYA BÖYLE BİR HAFIZA OLUŞTU"
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kaya Üçer ise konunun dikkatli bir şekilde ele alınması gerektiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
"Selimiye Camii’ndeki bugünkü restorasyonun sebebi 1980’li yıllarda kubbenin çimento sıvayla ile kaplanıp fazla bir ağırlık meydana getirmiş olmasıdır. Bina çimentonun yaptığı gereksiz yükten kurtuldu. Ancak Mimar Sinan yapılarına baktığımız zaman, kubbelerde şu anki kadar yoğun bir kalem işi görmüyoruz. Ehl-i hiref (esnaf) defterlerine baktığımızda da bu konuda birçok bilgiye ulaşabiliyoruz. Dolayısıyla yarım kubbelerdeki orijinal olduğu düşünülen desenler, ana kubbeye taşınabilir. Fakat buna her sahadan isimlerden oluşan bir heyet karar vermelidir. Bu ağır bir karar. Çünkü bizdeki barok, rokoko ve ampir gibi üsluplar yedi padişah eskitmiştir. Yani bu süslemeler çok uzun bir zaman kalmıştır; öyle veya böyle bir hafıza oluşmuştur."
Mimariye çağ atlatan deha: Mimar Sinan kimdir?