Semerci, AKP’nin hakkını niye verdi

Akşam gazetesi yazarı Yavuz Semerci'nin yorumu...

'AKP’nin hakkını vermek...

SEÇİME iki hafta kala AKP’nin yelkenini her şeyden çok ekonominin rüzgarı dolduruyor. AKP, ekonomide yeni bir vizyon getirmemekle birlikte, çizilmiş vizyonu en iyi uygulayan parti. Ancak, zaten önemli olan öyle ya da böyle, bir ekonomik programın uygulanması. Çünkü Türkiye’nin yakın geçmişinde kırılma noktalarının hep uygulamadan kaynaklandığını biliyoruz. Bu ülke, çizilmiş “IMF vizyonlarını” takip edememiş 17 hükümet gördü.

AKP’nin ekonomik programa bağlılığı, birçok noktada Türkiye’yi dalgalardan koruyan bir dalgakıran etkisi yaptı. O dalgakıran şimdi, seçim fırtınasının estiği günlerde, AKP’ye yönelen dalgaları savuşturmada önemli rol oynuyor. Bakın nasıl:

Yılbaşından bu yana yükselen enflasyon, haziran ayında yüzde 0.24 ile bu yıl ilk kez eksiye düştü. Seçim öncesi eksi enflasyon çok kritik, çünkü Türk seçmeninin enflasyon duyarlılığı son derece yüksek. Yılsonu için konulan yüzde 5 hedefi tutmayacağı belli, ama gelecek yılı kaybetmemek için bu yılı tek hanede kapatmak çok önemli.

Enflasyonun ardından, tüm beklentilerin üzerinde gelen bir büyüme rakamı ile karşılaştık. Tüm piyasalar ve Merkez Bankası, yılın ikinci yarısında büyüme hızının gerileyeceğini öngörüyor. O nedenle, ilk çeyrekte gelen yüzde 6.7’lik büyüme rakamı büyük bir avantaj. Büyümenin bir bölümü devletin seçim ekonomisi nedeniyle yüzde 9 artan harcamalarından kaynaklanıyor. Ama yine de %6.7’lik büyüme siyasi konjonktürün ekonomiye etkisinin sınırlı olduğunu göstermesi açısından çok değerli.

Son kritik veri ise dün açıklanan ve beklentileri ikiye katlayan mayıs ayı sanayi üretimi rakamı. İkinci çeyrek büyümesi için öncü gösterge niteliği taşıyan sanayi üretimi; yüzde 5.2 arttı. Sanayinin büyüme içindeki ağırlığı çok yüksek. Bu nedenle, ilki beş ayda yüzde 5’e gelen sanayi üretimi artışının yılın ilk yarısı için de hemen hemen aynı düzeyde (belki bir miktar daha fazla) büyümeye dönüşeceğini söylemek mümkün.

AKP’yi birçok konuda eleştirebilir, icraatlarını yetersiz bulabilirsiniz. Ancak, AKP’nin ekonomideki performansının hakkını vermek gerektiğini düşünüyorum.

Tek sorun bunun sokağa yansıması. Ancak kamuoyunun da, çok değil 5 yıl önce “İşimi kaybeder miyim?” korkusuyla yaşarken, bugün “Neden ev alamıyorum?” noktasına gelmesi küçümsenecek bir gelişme değil.'