"Yeşil" hakkında, Akın Birdal'a saldırıdan açılan dava

Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya Birdal'ın avukatı Öztürk Türkdoğan ile Yıldırım'ın avukatı Hanife Tuba Sağcan katıldı.

"Sanık Mahmut Yıldırım'ın yakalanamadığı" tutanağa geçirildikten sonra, söz alan Avukat Öztürk Türkdoğan, sanığın sağ olup olup olmadığına dair mahkeme tarafından araştırma yapılmasını istedi.

Türkdoğan, "Sanık ile ilgili olarak çok sayıda suça karıştığına dair güçlü iddialar var. Sanığın özellikle 1990'lı yıllarda faili meçhul cinayetlerde rol alan birisi olarak ne gibi suçlara karıştığının da araştırılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle Genelkurmay Başkanlığına, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığına, Jandarma Genel Komutanlığına ve İç İşleri Bakanlığına müzekkere yazılarak bu kişi ile ilgili ellerinde bulunan bütün bilgi ve belgelerin mahkemeye gönderilmesini talep ediyoruz" diye konuştu.

Cumhuriyet Savcısı İsmail Yalçın, mütalaasında, Yıldırım'ın nüfus kayıtlarında sağ olarak gözüktüğünü, öldüğüne dair somut delil bulunmadığını belirterek, istenecek belgelerin davayla ilişkisinin anlaşılamadığından talebin reddi konusunda görüş bildirdi.

Mahkeme, Yıldırım ilgili ne tür suçlara karıştığı, hayatta olup olmadığı hususunda Genelkurmay Başkanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve İç İşleri Bakanlığı aracılığıyla araştırmasına yönelik talebi, davanın seyir ve sonucunu etkilemeyeceğini belirterek reddetti.

Sanık hakkındaki yakalama kararı akıbetinin araştırılması, yakalandığında da mahkemede hazır edilmesini kararlaştıran mahkeme, duruşmayı erteledi.

İddianame

İddianamede, sanık Yıldırım'ın, Semih Tufan Gülaltay ve Cengiz Ersever ile 1996'da Türk İntikam Tugayı (TİT) adlı teşekkülü kurdukları ve Birdal başta olmak üzere PKK'yla bağlantılı olduğunu düşündükleri kişilere yönelik eylem yapmayı amaçladıkları kaydedildi.

TİT kurucularının, amaçlarını gerçekleştirebilmek için Silivri-Çatalca arasında Bahri Eken ve Kerem Deretarla ile kimlikleri tespit edilemeyen bazı kişileri eğittikleri belirtilen iddianamede, Birdal'a yönelik saldırıyı "Yeşil" kod adlı Yıldırım ve "Fırat" kod adlı Ersever'in planlandığı, eylemi organize etme görevinin ise Gülaltay'a ait olduğuna yer verildi.

Eken ve Deretarla'nın, Yıldırım'dan aldıkları talimatla Birdal'a saldırıyı gerçekleştirdikleri ifade edilen iddianamede, nüfus kayıtlarına göre hayatta olan Yıldırım'ın, "kasten tasarlayarak adam öldürmeye tam teşebbüse azmettirme" suçundan 20 yıla kadar hapsi istendi.