"28 Şubat, TSK’daki FETÖ’nün önünü açtı"

Yurtta Sulh Konseyi İstanbul yapılanması iddianamesinde, 28 Şubat sürecinin FETÖ’nün TSK’daki kadrolaşması için ‘önemli bir dönüm noktası’ olduğu belirtildi.

"28 Şubat, TSK’daki FETÖ’nün önünü açtı"
"28 Şubat, TSK’daki FETÖ’nün önünü açtı"
GİRİŞ 28.02.2017 06:34 GÜNCELLEME 28.02.2017 06:37
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, FETÖ/ PDY 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında Yurtta Sulh Konseyi İstanbul yapılanması iddianamesi tamamlandı. 6’sı general 24 şüpheli hakkında 92’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen iddianamede, FETÖ elebaşısı Gülen’in 28 Şubat’a destek verdiği vurgulanırken, üst düzey iki örgüt üyesinin ifadelerine yer verildi. Bu ifadelere göre 1990-98 arasında TSK’dan hiçbir FETÖ mensubunun atılmadığı, 2003’ten itibaren hiçbir ihracın olmadığı belirtildi. İşte iddianameden dikkat çeken başlıklar...

TAKİYE YAPMIŞLAR

15 Temmuz’da FETÖ’nün TSK bünyesindeki mensuplarıyla son bir hamle yaptığı belirtilen iddianamede, “28 Şubat sürecinde, ‘irticayla mücadele’ adı altında kendi inançlarına göre dininin gereklerini yerine getirmeye çalışan başta askerler olmak üzere kamu görevlilerinin hayat ve inanç tarzlarına müdahale edilmek suretiyle tasfiye edilerek bu süreçte örgütsel gizlilik kuralları gereği ‘tedbir’ adı altında kendilerinin ve ailesinin hayat tarzını değiştiren, bir anlamda ‘takiye’ yapan örgüt mensuplarının önünün açıldığı, yaşanan sürecin örgütün TSK içerisindeki kadrolaşmasında önemli bir dönüm noktası olduğu anlaşılmıştır” tespiti yapıldı.

KUMPAS DAVALARI

28 Şubat sürecinin ardından FETÖ’nün tüm anayasal kurumları (yasama, yürütme, yargı) ele geçirmek olan nihai hedefine ulaşabilecek gücü elde ettiğine inandığı, bu özgüvenle nihai hedefe ulaşmaya yönelik eylemlerini arttırdığı, ‘Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Askeri Casusluk, Tahşiye, Selam Tevhid, MİT TIR’ları ve 17-25 Aralık’ isimleriyle bilinen kumpas soruşturmaları başlattığı belirtildi.

‘GENERALLERİN ÖNÜ AÇILDI’

FETÖ’nün TSK içindeki kadrolaşmasına ilişkin Ankara FETÖ çatı iddianamesindeki “Terör örgütü, kadrolarını general ve amiral yapmak, TSK’nın üst yönetimini ele geçirmek için soruşturma ve davalar açtırmıştır. Ergenekon ve benzeri davalar TSK içerisindeki diğer görüşteki askeri bürokrasinin tasfiyesi için açılmıştır. FETÖ mensupları albay ve general kadrolarına terfi ettirilmiş ve bu yolla önleri açılmıştır” tespiti iddianamede de yer aldı.

GÜLEN’DEN 28 ŞUBAT’A DESTEK

FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in 28 Şubat sürecine açıkça destek verdiği belirtilen iddianamede, “11 Ocak 1997’de Başbakan Erbakan’ın 51 tarikat ve cemaat liderini Başbakanlık Konutu’na çağırdığı iftar yemeğine icabet etmemiş, 29 Mart 1997’de Samanyolu TV’de katıldığı bir programda ‘Asker demokratik yollarla sorunların çözümünü istedi’ sözleriyle askerin tutumunu desteklemiş, 28 Şubat sonrası Erbakan’ı eleştirenler arasında yer almış ve TSK’nın müdahalesini demokratik bulduğunu söylemiştir” denildi. İddianamede ayrıca, Zaman Gazatesi’nin 1 Temmuz 1997 nüshasında Erbakan’ın istifası sonrası kurulan hükümet için ‘Hayırlı olsun’ başlığının atıldığı bilgisine yer verildi.

‘TSK’DAN FETÖ’CÜ ATILMADI’

İddianamede, FETÖ’nün bir dönem önemli kademelerinde yer alan kişilerin ifadelerine yer verildi. 2003’te örgütten ayrılan Süleyman Sait Alpsoy, tanık olarak verdiği ifadede, 1990-98 yılları arasında ordudan binlerce subay ve astsubay atıldığını ancak hiçbirinin Cemaat’ten olmadığını, bunu net bir biçimde anladığını öne sürdü.

‘AKADEMİ YÜZDE 60 FETÖ’CÜ’

İddianamede ifadesine yer verilen şüpheli yüzbaşı Özkan Özgenç, Harp Akademileri’ndeki kurmaylık sınavı sorularının bir kısmının kendisine verildiğini anlattı. İtirafçı olan tutuklu Özgenç’in, ‘Günümüzde Harp Akademileri öğrencilerinin yüzde 60’ından fazlasının Cemaat mensubu olduğunu gözlemlediği’ni anlattığı da ifade edildi. Eylül ayında yakalanan Kemalettin Özdemir’in ifadelerine yer verilerek “TSK’nın içerisinde en az yüzde 60-80 FETÖ mensubu olduğunu anlatmıştır” denildi.

İddianamede FETÖ ile bağlantılı olduğu iddiasıyla 1983-2003 yıllarında TSK’da 154’ü subay 258’i astsubay olmak üzere 412 askeri personelin, Yüksek Askeri Şûra kararıyla ihraç edildiği, 2003’ten sonra ise ihraç işlemi gerçekleşmediği de belirtildi.

HABERTÜRK

YORUMLAR 4
  • Ekrem 7 yıl önce Şikayet Et
    Heva ve heves denen illet yokmu dunyaya hakim olacam derken bir depremle yikiliiiiir gider..bunlar kendi kuruntularini gercek diye insanlara yutturdular ama bilmiyorlardiki bir er cikar bunlarin saltanatini yerle yeksan eder...HAK GELDI BATIL.ZAIL.OLDU..
    Cevapla
  • abdullah 23 7 yıl önce Şikayet Et
    Biz Müslümanların en büyük sorunu dinimizi bilmememiz.İnançlı insanları kandırmak çok kolay,bir ayet iki hadis oku tamam sen hocasın istediğin tarafa çek.Müslüman şunu bilse ona yeter. Allah'a isyanda kula itaat edilmez.Başını açmak,içki içmek,oruç yemek,faiz almak vermek, bunlar takiye değil Allah' isyandır.bugün mustafa islamoğlunun peşinden giden cahil Müslümanlar var.gidin İslamı kaynağından öğrenin ondan değil.
    Cevapla
  • kasim 7 yıl önce Şikayet Et
    Önleri tamamen açıldı gari herşey meydanda
    Cevapla
  • meral 7 yıl önce Şikayet Et
    RABBİM planı olanın planlarını alt üst etsin bu itirafçılarada pek güvenilmemeli harp okullarındaki onca ögrenciye yazık oldugunu düşünüyorum
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Ergin Ataman'dan Siyonist tehdide cevap: Türk vatandaşıyım bana hiçbir şey yapamazsınız!
36 bin sağlık personeli alınacak!