Küstah tehdit! 24 Haziran'dan sonra görüşürüz

Ravza Kavakcı Kan direksiyona geçti!

GALERİNİN DEVAMI

24 Haziran'da yapılacak olan Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri kapsamında çalışmalarını sürdüren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ravza Kavakcı Kan, gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı.

İstanbul Çekmeköy'de tabiri caizse kapı kapı dolaşan Ravza Kavakcı Kan'la yaklaşan seçimler, FETÖ davaları ve CHP'nin 'başörtüsü aydınlanmasını' konuştuk. 

Uğur Kurban'ın haberi...

İşte Ravza Kavakcı Kan'ın Haber7.com'a özel açıklamaları:

SEÇİM ÇALIŞMALARI

Seçim kararı açıklandığında Ramazan’a denk gelmesi yüzünden endişeleniyorduk ama Elhamdülillah vatandaşlarımız gayet güzel karşılıyorlar. Ev sohbetleri, esnaf ziyaretleri, Kapı kapı seçmen ziyareti hepsini yapıyoruz. Tempo yoğun, karşılamalar güzel…Olumlu bir hava var. Haliyle Ramazan’ın verdiği bir durgunluk da var…Ama buna rağmen Elhamdülillah gayet güzel gidiyor. Mesaimiz sahura kadar da bereketli bir şekilde de devam ediyor.

İSTANBUL ANKETİ

Telafuz edeceğimiz bir rakam yok ama bizim hissettiğimiz sonuçların olumlu olacağı yönünde…

OHAL ELEŞTİRİLERİNE CEVAP

OHAL vatandaşımızın günlük hayatını etkilemiyor. Ama hala operasyonlar da devam ediyor. Hem askeri mana da hem terörle mücadele…

FETÖ darbe girişiminden sonra adalet sistemimiz en çabuk şekilde devreye girdi ve büyük darbe de adalet sistemine vurulmasına rağmen…Mahkeme heyetlerimiz maksimum kapasiteyle çalışıyor.  Her gün hemen hemen her ilimizde bu duruşmalar devam ediyor.  Bu duruşmaların bir kısmı neticeye bağlandı. 

KHK’larla FETÖ bağlantıları sebebiyle görevden alınanlar OHAL İnceleme Komisyonu’na başvuruyor. Komisyon gerekli araştırmayı yapıp, görevden alma kararı haklı mı haksız mı bununla alakalı karar veriyor. KHK ile görevden alınmış olanların daha önce adli makamlarda bir yol arama bir cevap alma imkanı yokken onun önü açılmış oldu.

DARBECİ ASKERLERİN KÜSTAH İFADELERİ

Küstah, saygısız, adalet sistemini tanımaz ve insan tanımaz bir halleri var. Biz İnsan Hakları Başkanlığı olarak her duruşmayı takip ediyoruz. Sanıkların şu ifadelerini daha önce görmüştük. 15 Temmuz Köprüsü’nde olanların birçoğu kamyonun arkasında uyuduklarını (O kadar gürültüye rağmen) söylemişlerdi. Görüntülere baktığınız da elinde silah olan sanık ‘o cep telefonuydu’ diyebiliyor. Aynı zamanda milletvekillerimizin dönem dönem tehdit aldığı oldu.

“24 HAZİRAN'DAN SONRA GÖRÜŞÜRÜZ”

Son dönemde Ankara’daki davalarda gazilerimize dönük ‘Sonra görüşürüz, hesaplaşırız’ ifadelerinin kullanılması, bazı şehit eşlerimize ismini söyleyerek ‘Seninle hesaplaşacağız’ gibi ifadeler kullanılması bunlar da rastlanılan şeylerdi.  Son olarak Ankara’daki duruşmalarda  'Biz bu adalete güvenmiyoruz. 25’inden sonra ifade vereceğiz' diye ifade vermeyi reddeden sanıklar olduğu bilgisi geldi.

MUHALEFETİN SÖYLEMLERİ CESARETLENDİRDİ

Partisinin lideri Bakırköy’de belediye başkanının evinde ‘tankların üzerine çıkacağım’ deyip televizyon seyretmiş bir partinin cumhurbaşkanı adayı var. ‘Bu kişiler bana göre serbest bırakılmalı’ diye ifadeler kullanan Sayın İnce var. Aynı şekilde bunlara destek veren Saadet Partisi var…İlginç bir şekilde söylem birliği içerisinde, FETÖ sanıklarına cesaret veriyorlar demek ki onlar da böyle bir ifade kullanıyorlar.

MUHARREM İNCE’NİN BAŞÖRTÜSÜ SÖZLERİ

Kişilerin beyanına bakıyoruz ama ben dönem dönem Meclis’te de buna hayret ediyordum. Adeta CHP’li vekillerin ‘Bu yasağı biz kaldırdık, biz desteklemeseydik kalkmazdı’ gibi ifadelerini de duyuyoruz.  O zaman “411 el kaosa kaktı”  manşeti ile beraber neden AYM’ye başörtüsü yasağını ortadan kaldıran anayasa değişikliğini götürüp iptal ettirdiler. Bunu merak ediyorum…

"BAŞÖRTÜSÜNÜ SİYASETE ALET ETMESİN"

Şu anda maşallah herkes çok demokrat, gözlerimiz yaşarıyor! Gerçek olduğuna inanmakta güçlük çekiyorum, samimi bulmuyorum. Varlıklarını maalesef değerlere düşmanlık üzerinden on yıllardır devam etmiş kişilerin meydanlarda başörtüsünü siyasete alet etmelerini istemiyorum. Ve bunu ben söylüyorum. Kılık kıyafetinden dolayı daha 2015’te TBMM’ye girip yemin edebilmiş bir insan olarak…

AVUSTURYA VE ALMANYA’NIN TAVIRLARI

İç siyasete yönelik bu İslamafobik söylemlerle kendilerine destek almaya çalışmaları çok çirkin… Bu tabi Avrupa Birliğini Avrupa Birliği yapan, güya bize ders vermeye çalıştıkları, demokrasi, ifade özgürlüğü ve inanç özgürlüğü açısından skandal söylemler diye düşünüyorum. Onun da ötesinde İslamafobi, İslam karşıtlığı ve ırkçılık da var burada… Hiçbir yere sığdıramıyorum kendi içinde çelişen ikiyüzlü bir tavır, kale bile alınacak bir şey olmadığını düşünüyorum.

AVRUPA'DAKİ TÜRK SEÇMENİN TAVRI

Bu tavır Avrupa’daki seçmeni tam tersine ülkesine ve oyuna sahip çıkması yönünde etkiler.