BDP'li Önder'in sözleri Meclis'i karıştırdı

BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in, "Bölgede ağzından yellenen valileriniz, yöneticileriniz kol gezerken..." sözleri, Meclis Genel Kurulu'nda gergin dakikalar yaşanmasına neden oldu.

GİRİŞ 13.12.2012 20:22 GÜNCELLEME 14.12.2012 14:05
Bu Habere 28 Yorum Yapılmış

TBMM Genel Kurulu'nda İçişleri Bakanlığı'nın 2013 yılı bütçesi görüşmeleri devam ediyor. BDP adına söz alan İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, 'BDP siyaset yapmıyor' eleştirilerine tepki gösterdi. Meclis'te siyasete bir alan açılmadığını savunan Önder, "Şu sıralara bakın, muhalefet iktidardan daha fazla. Zannedersiniz bu bütçeyi biz kullanacağız. Hükümet zaten yok. Herkes kendi siyasal partisinin 12 Eylül'den önceki politika yapış tarzına baktığında bunların en kristalize halini BDP'nin yaptığını görecektir. Sizin yaptığınız siyaset olmayınca, bizim yaptığımızı siyaset dışı bir şey sanıyorsunuz" dedi. BDP'li bir vekilin polisten gaz yemesinin artık doğal geldiğini ileri süren Önder, "Bir BDP'li vekil gaz yemeden seçmenine bir tek gaz yedirmez, kenara çekilmez, onun meydana gelmemesi için her şeyi yapar ama o gaz yenilecekse en önce o yer. Siyaset böyle yapılır" diye konuştu.

"BDP siyasetin en hasını yapıyor" diyen Önder, bir diğer eleştirinin de "BDP'nin Kürt milliyetçiliği yaptığı' olduğunu söyledi. Önder, "BDP blok olarak seçime girdi, 'Kürt milliyetçiliğine düşmeyelim' diye. Bu bloğun içinde sosyalistler, sosyal demokratlar var, değişik inançlara mensup arkadaşlar var. Hanginizde böyle çeşitlilik var. Burada birbirini tekrar eden, muhtemelen danışmanlar elinden, bakanlık bürokrasisi tarafından verilmiş metinleri okuyorsunuz" dedi.

Önder'in, "Allah aşkına söyleyin, bu toprakların en kadim meselesinin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Yıllardır birçok evladımızın kanı aktı. Hangi parti bu işe bir çözüm önerisi geliştirdi?" sözleri üzerine AK Parti sıralarından 'AK Parti getirdi' sözleri duyuldu. Bunun üzerine Önder, "Öyle mi? AK Parti'nin çözümü, saygıdeğer hanımefendi, güvenlikçi yaklaşım. 'Benim Kürt sorunum yok, Kürtler kardeşim' dedi. Kürtler bu 'kardeş' lafından tiksiniyorlar, istemiyorlar" ifadelerini kullandı.

Önder, Diyarbakır'daki bir cenaze töreninde polisin biber gazı ve tazyikli su ile müdahalesine ait bir fotoğrafı göstererek, "Niye istemiyorlar biliyor musunuz? Bu bir tabut. Ölüden ve deliden hüküm kalkar. TOMA'lar gazlı su, gaz bombaları ile iki tabuta müdahale ediyorlar. Talep ne? Talep şu; biz bunları şu 500 metrelik yoldan yürüyerek gömeceğiz' diyorlar. İtikadınız varsa ölüye yumuşaklıkla muamele edilir. Nasıl bu kadar kaybettiniz endazeyi? Cenaze cemaatine bu yapılır mı?" diye konuştu.

"EĞER KARDEŞLİK BUYSA UZAK AKRABA OLALIM BUNDAN İYİ"

Kürtlerin demokratik özerklik istediğini savunan Önder, "Siz ne yaptınız? Muhalefet 'akil adamlar' diyor, yeri 'Meclis' diyor. Peki Sayın Hamzaçebi, Sayın Ünal, Sayın Şandır oturup konuşacak mıyız? Böyle olmaz, bir programla yürütmek gerek. Kürtler federasyon ya da ayrılık isteseler bunu söylemekten imtina edecek adamlar değil. Ne düşünüyorlarsa söyleyip, bunu bedelini de çeken insanlar. Kardeş kardeşe bunu yapar mı? Eğer kardeşlik buysa uzak akraba olalım bundan iyi. Bırakın şu kardeşliği, 'eşitlik' deyin. En tılsımlı şey budur. Manikür laflarını, eti, tırnağı bırakın. Eşitlik deyin" dedi.

"BÖLGEDE AĞZINDAN YELLENEN VALİLERİNİZ, YÖNETİCİLERİNİZ KOL GEZERKEN..."

Kürtlerin özgür bir hayat sürdüğünü çünkü sistemin bir adım daha dışına çıktıklarını söyleyen Önder, "Sistemin dışına çıkana zulüm kâr etmez. Dibin dibinin dibi, Kürt'ün en yoksulu bu harekete sürekli can suyu veriyor. Çünkü siz kardeşlik derken, bölgede ağzından yellenen valileriniz, yöneticileriniz kol gezerken...'OHAL kalkmış' diyorsunuz, 'BDP siyaset yapmıyor' diyorsunuz, peki el insaf, size düşer bunun altını aramak. Bakanlık burada, yetkilileri burada, Diyarbakır'da, İstanbul'da seçildiğimiz günden bugüne izinsiz, ki izin almak bile saçma, bir tek toplantı yapamadık, bir tek basın açıklaması yapamadık. Bu mu 'BDP siyaset yapamıyor'. 'Şiddetle arasına mesafe koyacak'mış; bununla mı koyacak? Siz siyasete alan açmazsanız, bu alan bir polisin zırhı ya da bir TOMA'nın süpürgesi mesafesinde olursa Kürt'ten neyi bekliyorsunuz, BDP'den neyi bekliyorsunuz? Bir tek şunu murat ediyorsunuz; 'dokunulmazlıkla, hapisle korkuturuz' diyorsunuz. Bitmedi KCK operasyonu, çünkü BDP'ye oy veren bütün Kürtler bitmeden de biteceği yok" diye konuştu.

Bunun üzerine İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, 'Sen benim valime söylediğin sözü düşün' diye tepki gösterdi. Önder ise, "Senin valin ağzından yelleniyor. Bak şu sıra (BDP) 118 sene hapis yatmış, görmediği işkence kalmamış. Bununla olmaz, başka bir şey bul" karşılığını verdi. Şahin'in, "Terbiyeli olmak lazım" sözleri üzerine Önder, "İşgal altındaki bir yerde olur bu manzaralar. Ben terbiyeyi bilirim" dedi.

Bu sırada Başkanvekili Pervin Buldan, "Ayıp ayıp, polisinin attığı bombayla ayağım yaralı. Ayağımın yarası hâlâ ortada" diyerek komisyon sıralarında oturan Bakan Şahin'e doğru yürüdü.

Önder de, cenaze fotoğrafını Bakan Şahin'in önüne bıraktı. Önder, AK Parti sıralarına doğru seslenerek, "Bir gün Kürtler haydi Allah'a ısmarladık derler, ondan sonra çok düşünürsünüz" diye konuştu.

ÖNDER İLE GÜNAY'IN GOGOL POLEMİĞİ

BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, İzmir'de tiyatro oyuncularına bir tiyatro oyunu nedeniyle hapis cezası verilmesini eleştirerek, ''Eğer ben Kültür Bakanı olsaydım fena halde rahatsız olurdum. Çok mübalağalı bir şey söyleyeyim; istifa ederdim'' dedi.

BDP'li milletvekilleri, Gıda Tarım ve Hayvancılık, Kültür ve Turizm ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen 2013 bütçeleri üzerinde söz aldılar.

BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, iktidar partisi milletvekillerinin bakanlık bülteni gibi konuştuğunu savunarak, bu tür konuşmaların etki yaratmadığını iddia etti. Önder, ''Burada kültüre, sanata, turizme dair şahsi deneyimlerini paylaşsalar, Genel Kurul bundan daha müstefit olur. Çocukken erik çalmışlarsa o bile bundan daha makbuldür'' diye konuştu.

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın saygı ve sevgi duyduğu bir kişi olduğunu dile getiren Önder, İzmir'de Gogol'un ''Palto'' adlı oyununu oynayan Yenikapı tiyatrosu sanatçılarının 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldığını ifade etti.

Önder, ''Eğer ben Kültür Bakanı olsaydım fena halde rahatsız olurdum. Çok mübalağalı bir şey söyleyeyim; istifa ederdim. Normal bir tepki olurdu bu ama günümüzde mübalağalı sayılıyor'' dedi.

Mahkemenin, oyunu ''halkı askerlikten soğutmak'' olarak gördüğünü anlatan Önder, bir yandan bedelli askerlikle ilgili yeni düzenleme getirilmesinin çelişki olduğunu ifade etti.

BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy, kırsal alanın tek ekonomi kaynağının tarım olduğunu ifade etti. Türkiye nüfusu son 10 yılda 8 milyon artarken, işlenen tarım alanının 2.5 milyar hektar azaldığını belirten Aksoy, AK Parti iktidarında en istikrarsız alanın tarım olduğunu iddia etti.

Türkiye'nin tarımda kendi kendine yeten ülkeyken ithalatçı ülke konumuna düştüğünü öne süren Aksoy, dış ticaret açığının 2.3 milyar dolara ulaştığını ifade etti.

Hükümetin tarım desteklemelerini de eleştiren Aksoy, çiftçiye verilen mazot desteğinden daha fazlasının mazotun vergisinden alındığını söyledi. Aksoy, ''Hükümetin övünerek dile getirdiği destekleme primleri tarımın fişini çekmekten başka anlama gelmiyor'' dedi.

''Hakkari Kalesi üs oldu''

BDP Hakkari Milletvekili Esat Canan da Hakkari'deki kültür varlıklarının güvenlik politikaları nedeniyle halktan koparıldığını öne sürdü.

Hakkari Kalesi'nin askeri birlik tarafından üs olarak kullanıldığını söyleyen Canan, yaylaların da turizm ve halkın hizmetine kapatıldığını ifade etti.

BDP Mardin Milletvekili Erol Dora ise Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, iç ve dış ticaretin ayrı bakanlıklarda olmasının doğru olmadığını savundu.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın en önemli görevinin kaçakçılıkla mücadele olduğunun altını çizen Dora, son yıllarda kaçak içki, sigara, cep telefonu, akaryakıt ve hayvan sayısında büyük artışlar olduğunu söyledi.

KAYNAK: İHA, AA
YORUMLAR 28
  • Mir bedirxan 11 yıl önce Şikayet Et
    kurd halkı kadim bir halktır... kendi kaderini çözecek kadar güçlüdür.bu ırakta kurdler olmazsa suni ve şia bir birini yerlerdi.mesud barzanide selahad dini eyubinin adaleti ve kudreti vardır.burda her gun bu halkın evlatlarına hakaret edenler saidi nursiyi ve selehad dini eyubiyi tanımıyorlar ve anlamıyorlar.bu gun mecliste kurd halkını temsil eden vekillerin eksikleri vardır ama onlara yapılanalar ve onları dışlayanların eksiği daha çoktur.burda yorum yapan bazı bedbahlar bu halkı tanımayanlardır.we selam..
    Cevapla
  • NEDİM KURNAZ 11 yıl önce Şikayet Et
    kürtler yolunu seçmeli.... ya bu adamların peşinden gidip.suriye,ırak,iran,daki kürtlerinin durumuna düşüp ikinci sınıf vatandaş olacaklar.yada bunlara rest çekip herkes kadar hür ve hak sahibi olacaklar.pkk,nın 2012 başı ve sonundaki hali ortada.bu millet,devlet isteyince kürt,laz çerkez tanımımaz ülkeyi bölmeye çalışanı yok eder.er yada geç!
    Cevapla
  • ibrahim caymaz 11 yıl önce Şikayet Et
    olamaz. şu adamı bir haber mevzusu olarak görmek istemiyorum edepsiz ve çirkin yüzünü gördügüm zaman igrenc durum oluyor bu adam bir millet vekili olamaz diyorum ve onun gibi birkac daha
    Cevapla
  • serdar kıran 11 yıl önce Şikayet Et
    bunların en iyi yaptığı şey . 1 sokakları karıştırmak .2 meclisi karıştırmak
    Cevapla
  • asabi adam 11 yıl önce Şikayet Et
    ya senin yaptığın. valilere ettiği lafın fiilini kendisi yapıyor.bu nasıl bir haldir.eleştirdiğin noktada olmak.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
İnanılmaz olay! Evsiz kişi bir yıl boyunca dolabından yiyecekleri böyle çaldı...
Ergin Ataman'dan Siyonist tehdide cevap: Türk vatandaşıyım bana hiçbir şey yapamazsınız!