Düzenli ve dozunda tüketilen çay kalp damar hastalıklarını önlüyor!

Türkiye'de diğer ülkelerin aksine en çok çay tüketiliyor. Yaklaşık 100 yıldır kişi başı yıllık 3,5 kilogram tüketilen çay ile dünyada en çok çay tüketen ülke olarak biliniyoruz. Ancak her şeyde olduğu gibi çayın da fazla tüketiminde zararı olabiliyor. Dozunda ve kararında içilen çay kalbi korumaya yardımcı oluyor.

Düzenli ve dozunda tüketilen çay kalp damar hastalıklarını önlüyor!
Düzenli ve dozunda tüketilen çay kalp damar hastalıklarını önlüyor!
GİRİŞ 25.01.2021 13:29 GÜNCELLEME 25.01.2021 13:46

Dünyanın çoğu ülkesinde kahve en çok tüketilen içecek olmasına rağmen Türkiye’de ise çay öne çıkıyor. Türkiye’de her eve giren, sohbetleri demleyen çayın pek çok faydası olduğu kadar aşırı tüketildiğinde zararları da olabileceğini söyleyen Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğr. Gör. Merve İşeri Uzunoğlu, “Türkiye’de yaklaşık 100 yıldır çay tüketimi kahvenin önüne geçti. Yıllık kişi başı 3,5 kilogramlık çay tüketimimizle dünyada en çok çay tüketen millet olarak anılıyoruz. Kararında içilen çay kalbi koruyor” dedi.

“Hipertansiyonu önlemede yardımcı"

Altınbaş Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğr. Gör. Merve İşeri Uzunoğlu, “Siyah çay düzenli ve uygun miktarda tüketildiği takdirde oldukça sağlıklı ve faydalı bir içecektir. Antioksidan özelliklerinin yanı sıra çay, düzenli tüketimi ile kardiyovasküler hastalıkların önlenmesinde, kan basıncı ve hipertansiyonun önlenmesinde faydalıdır” diye konuştu.

“5-6 bardaktan fazlasına dikkat!"

Çay tüketmenin insan sağlığı üzerindeki etkileri üzerine her yıl çok sayıda araştırma yapıldığını söyleyen Merve İşeri Uzunoğlu “Araştırmalar, düzenli çay tüketiminin kalp krizinden kansere birçok hastalığın önlenmesi veya etkilerinin azaltılmasında faydalı olduğunu gösterse de de günde 5-6 çay bardağının üzerinde tüketilmesinin olumsuz yan etkileri olabilir. Tanen açısından oldukça zengin bir içecek olan çayın etken maddelerinin, yiyeceklerin içerisindeki demire bağlanabilir. Bu durum, yiyeceklerden aldığımız demirin emilmesini önleyebilir ve demir eksikliğine sebep olabilir" dedi.

“Aşırı tüketim anksiyete ve uyku sorunlarına yol açabilir"

Çayın yüzde 2-4 arasında değişen oranlarda kafein içerdiğine dikkat çeken Uzunoğlu “Çaydaki kafein, reflü gibi rahatsızlığı olan kişilerin mide asitlerinin artmasına sebep olacağından böyle durumlarda tüketilmemesi önerilir. Aşırı çay tüketiminin anksiyete, stres ve gerginliğin artmasına sebep olabilir. Bu tür durumlarda kafeinsiz bitki çaylarına yönelmek gerekir. Çaydaki kafein melatonin üretimini azaltarak uyku sorunlarına da yol açabilir” ifadelerini kullandı.

Çay demlemenin püf noktaları

Merve İşeri Uzunoğlu, çayın hazırlanış şekline dair önerilerde bulunarak sözlerine şöyle devam etti:

“Halk arasında kullanılan tabirle çayı (haşlamadan) demlemeye dikkat etmek ve acılaştırmamak lazım. Demleme sırasında suyun kaynama noktasına erişmeden çaya eklenmesi ve hatta mümkünse demliğe önce suyun, ardından çayın konulması önerilir. Çay yaprakları toz haline gelmemiş olmalı, varsa toz haline gelmiş kısım ayrılmalı. Toz haline gelen yapraklar yanarak çayı hem acılaştıracak hem de bulanıklaştıracaktır.”

KAYNAK: DHA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Blinken'ı kabulü başladı
Hatay'da kan donduran olay: Anne ve 3 çocuğu ölü bulundu