Çözüm sürecinde köy korucuları ne olacak?

Barış sürecinde iktidarın atacağı adımlar merakla beklenirken Türkiye'nin terörle mücadelesinde önemli rol oynayan korucular ise hem sürece dahil edilmek hem de barışla birlikte iş güvencesi istiyor. Peki, 28 yıldan bu yana terörle mücadele eden ve sayıları sayıları 70 bini bulan köy korucuları barışta nasıl bir rol oynayacak?

Çözüm sürecinde köy korucuları ne olacak?
Çözüm sürecinde köy korucuları ne olacak?
GİRİŞ 08.04.2013 10:54 GÜNCELLEME 08.04.2013 11:23
Bu Habere 15 Yorum Yapılmış

Ömer Süt ve Samet Tunçer'in haberi…

21 Mart'ta Diyarbakır'da düzenlenen Nevruz'da okunan mektubun ardından PKK'nın ateşkes ilan etmesi ve Türkiye sınırlarından çekilmesi çözüm sürecinin işlemeye başladığını ortaya koydu. Haber7.com'a konuşan BDP'li milletvekili Sırrı Sakık, barış sürecine gölge düşürülmemesi için korucuların derhal silah bırakması gerektiğini ifade ederken, MHP'li Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ise endişe verici bir tespitte bulundu. CHP'li Sezgin Tanrıkulu, koruculuk sistemin kaldırılması gerektiğini savunurken, AK Partili Galip Ensarioğlu ise devletin korucuları yüz üstü bırakmasının devlete yakışmayacağını ifade etti. Emekli Tümgeneral Yavuz Ertürk ise,  köy korucularının beklentisinden bahsetti.

İsterseniz bu konunun muhatabı korucuların neler düşündüğünü önce aktaralım size…

KÖY KORUCULARI NE DÜŞÜNÜYOR?

Merkezi Bingöl'de olan Genel Köy Korucuları Haklarını Koruma Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ali Haydar Yener, devlet ‘işiniz bitti' derse, biz de devletimizin emrine saygı duyarız ama bizim de taleplerimiz var, dedi ve o taleplerini sıraladı. İşte Yener'in o sözleri:

"Biz her zaman ülkenin barışında kardeşliğinde 30 yıldır mücadele verdik. Bu mücadelemiz kendimize bağlı bir söz konusu değil. Bugün bizim dışımızda gelişen bir durumdur. Devletin bize vermiş olduğu sorumluluk vardır. Biz devletimizin onur kuvvetleri ile birlikte bölgede halkın can ve mal güvenliğinde can ve mal güvenliğini onur kuvvetleri ile yürüttüğümüz mücadele vardır. Biz bu mücadelede görev ve sorumluluk bilincinde devam ediyoruz… Hükümet bu süreçle ilgili görüş ve düşüncelerimizi sormuş olsalardı biz hükümete düşüncelerimizi görüşlerimizi aktarırdık. Hiçbir kimsenin parmağının bile kanamasını istemiyoruz. Yapılan ne olursa olsun insani boyutta olmalıdır. Biz insani bir boyutta ülkemizin barış içerisinde kardeşlik içerisinde geçmesi için bir kolluk kuvvetlerimizle büyük bir sabırlılıkla ve bütün bir olumsuzluk ve sorunlara rağmen bize teşkilatımıza yapılan haksızlıklara rağmen biz görev ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz.

KORUCULAR DEVLET GÜVENCESİ İSTİYOR

Biz geçici köy kurucuları olarak devletimizin kolluk kuvvetleri ile birlikte bölgemizde bu görevimizin başındayız, devletimiz var oldukça biz var olacağız… Ne zaman ki, devletimiz görev ve hizmetiniz sona ermiştir, derse biz de o zaman görevi bırakmaya hazırız. Ancak biz de diğer kamu çalışanları gibi kamu haklarından yararlanmak istiyoruz. Hükümetimiz zaman zaman korucularla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam yaratacağını söylüyor, bizim de hükümetten ileriye dönük olarak net taleplerimiz vardır. Bunlar;

- Geçici köy korucularının geriye dönük primlerinin devletçe ödenerek hizmetçe hizmetlerinin sayılarak emeklilik haklarının getirilmesi.

-Köy korucuları kamu personeli tanımına alınması.

- Köy korucularının can ve mal güvenliği olmadığı için çünkü sabit adreste ikamet edip devletin kolluk kuvvetleri ile birlikte terör örgütü ile mücadelede deşifre olmuş ve bunların yarın sistemin kaldırılması durumunda can ve mal güvenliğinin olmadığı bu insanlara vergiden muaf tutularak ruhsatlı silahların verilmesi gerekiyor.

- Çoğu bu devlet için gönüllü olarak PKK ile çarpışan köy korucuları, 1000 TL için namlu ile karşı karşıya gelmek istemez, biz çocuklarımızın geleceğini garanti altına almak istiyoruz.

"AÇ ADAM HERŞEYİ YAPAR"

Emekli Tümgeneral Yavuz Ertürk: Köy korucularını devlet bu güne kadar kullanmış kendisine göre o zaman ki devleti idare edenlerin kendilerine göre bir amaç uğrunda kullanmış, şimdi de ‘işim bitti kenara atıyorum seni' dediğin zaman aç adam her şey yapar. Bu insanları devlet olarak, öyle ya da böyle bir işe sokmak zorundasınız. O kadar insanı mağdur ederseniz, yıllarca devletin bekası için mücadele eden insanlarda ‘güvensizlik' yaratırsınız. Köy korucularını ya kamuda ya da özel bir iş yerinde iş sahibi yapmalısınız. İster bunları yeni iş alanı açın, ister bunları bir kooperatifte birleştirir bunları üretime yönlendirirsiniz isterseniz de onları kamu kurum kuruluşlarına yerleştirirsiniz. Köy korucularının da beklentisi de bu zaten…

"KORUCULAR DERHAL SİLAH BIRAKSIN"

İktidarın koruculuk sisteminden vazgeçmesini korucuların ise silah bırakmasını isteyen BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, "Özellikle iktidarın derhal bu koruculuk sisteminden vazgeçmesi gerekiyor. Biz bir barış sürecinde yeniden koruculara terörle mücadele kadrosu verirsek bu barışın ruhu ile çelişir. İktidar korucuları ‘nasıl hayata kazandırabiliriz' diye hareket etmesi gerekirken, böyle bir çalışma içerisinde olmaları bizi kuşkulandırıyor. Yani bir taraftan koruculara ne yapılması gerekir sorusu sorulurken bir taraftan da yeniden koruculara kadrolar verildiğini görüyoruz. Hükümetin tek yapacağı bundan vazgeçip mevcutları nasıl ıslah ederim bunu düşünmesi lazım. Silahlı bir dönem yaşandı. Korucular da kullanıldı. Hayatlarını yeniden dizayn edecek yeni bir yasal düzenleme yapılmalıdır. Korucular derhal silahlarını bırakarak ve çözüm sürecine katkı sunmaları gerekir. Devlette ne yapabilir? Hangi kurumda alan açabilir ve hayata nasıl dair edebilir? Çünkü korucuların rehabiliteye ihtiyaçları var" diye konuştu.

BDP, KORUCULARA BÜYÜK SIKINTILAR YAŞATACAK

MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu, BDP ile korucuların karşı karşıya geleceğini söyledi. Halaçoğlu, " BDP'li belediye başkanlarının elinde olan yerler ile korucular arasında sıkıntı meydana gelecek. Çünkü korucular kimle mücadele etti? PKK ile. Bugün PKK'yı temsil eden ise BDP ve KCK'dır. İşte bu noktada köy korucuları sıkıntılı bir duruma düşecek ve büyük sıkıntılar yaşanacak. Bu sürecin arzu edileceği biçimde sonuçlanacağını tahmin etmiyorum. PKK ile hangi şartlar altında konuşuluyor? Neler oluyor? Bunu bilmediğimiz için sorulara cevap veremiyoruz. Halktan gizlenen şeyler açıklansın ki bizde koruculuk veya diğer konularla ilgili doğru tespitlerde bulunalım. PKK'nın silah bırakması söz konusu değil ki korucular sürece dahil edilsin. Korucuların, ‘PKK silah bırakılıyor ve barış meydana geliyor bizimde da terörle mücadele görevimiz sona eriyor. Devlet katında biz de göreve getirelim' anlamında beklentileri var. Bu yönüyle bakarsanız haklılar. Korucuları dağıtıp bir göreve vermekle mükellef devlet. Vermiyorsa PKK'nın sadece sınır dışına çekilmesi anlamı çıkacak" dedi.

TANRIKULU: KORUCULUK SİSTEMİ KALDIRILSIN

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: Koruculuk Kürt sorununun önemli bir unsuru haline gelmiş durumda. Güvenlik alanında emniyet ve jandarma personeli gibi bir statüye sahip olmadıkları ve benzer eğitimlerden geçmedikleri halde benzer yetkiler ve silahlarla donatılmış sivillerden oluşan bir güçten bahsediyoruz. Bunun bölgede ne tür insan hakları ihlallerini beraberinde getirdiğini hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla bu sistemin artık terk edilmesi lazım. Fakat bu yapılırken, on binlerce korucunun da başka alanlarda istihdam edilmesi gerekir. Çünkü bu insanları siz on yıllardır güvenlik gücü olarak kullanmışsınız. Başka hiçbir üretim becerisi kalmamış. Toprak işlemiyor, hayvancılık yapmıyor. Tek gelirleri düşük düzeyli koruculuk maaşı. Siz bir anda o maaşı keserseniz, bölgede on binlerce insanı açlığa mahkum etmiş olacaksınız. . Köy korucularının öncelikle çatışmalı dönemde karşı karşıya kaldıkları kesimlerle barışabilmesinin koşulları yaratılmalı. Ayrıca bazı yerlerde korucuların, köyü boşaltılan insanların topraklarına, mal ve mülklerine fiilen el koyduğu yönünde iddialar var. Devletin tabii ki bunun önüne geçmesi gerekiyor. Yani insanlar gelip korucularla kavga ederek, çatışarak malını, mülkünü almaya kalkmak zorunda kalmamalı. Bu çok tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Bunun önleminin mutlaka alınması lazım. Eğer barış diyorsak, tabandan bu sürecin yürütülmesi gerekiyor. Koruculara "sizinle işimiz bitti, ver silahı, git evine" derseniz, öngöremediğiniz sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Bunun özellikle altını çizmek istiyorum.

"KORUCULARI YARI YOLDA BIRAKMAMAK LAZIM"

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu: Barış sürecinin sonucunda köy korucularının sorunlarının da çözüme kavuşması gerekiyor. Türkiye'de terör sorunun olduğu günden bu yana korucular da zarara uğratılmıştır.  Sürecin sonunda devlet ‘benim sizinle işim bitti' gibi bir açıklama yapıp, bunları yüz üstü bırakırsa, devlet bu kez farklı bir sorunla karşı karşıya kalacaktır. Onun için köy korucuları süreç sona erdikten sonra köy ya da orman bekçiliği, tahsil durumuna göre okul, hastane ve sağlık ocaklarına işçi veya memur olarak görevlendirilmeleri gerekiyor. Kısaca, köy korucularını yarı yolda bırakmamak lazım, bu durum zaten devletimize yakışmaz…

omer.sut@haber7.com

samet.tuncer@haber7.com

Haber7 

YORUMLAR 15
  • nurettin 9 yıl önce Şikayet Et
    Biz sadece adalet istiyoruz ama bize bunu bile fazla görüyorlar
    Cevapla
  • başkan 9 yıl önce Şikayet Et
    Sen git başka işle uğraş
    Cevapla
  • Mehmet Fudeyil 11 yıl önce Şikayet Et
    mfa. şuda bir gerçektr ki korucuların bu meselede olumlu katkısından çok olumsuz katkıları daha fazladır belki bölgede kin ve nefretin artmasında kaynak korucuların vermiş olduğu pskolojik zararlardır.. korucu köylerine yakın korucu olmayan silah almayan köyler araştırılsın.. İNŞALLAH bu barış süreci tamamına erecek tüm ÜLKE refaha erer
    Cevapla
  • Mehmet Fudeyil 11 yıl önce Şikayet Et
    silahları alınsın.!. silahları hemen alınmalı..devlet haklarında illaki pozitif bir ayrıcalık tanımayı düşünüyorsa her ailenin reisine aldığı ücret kadar emekli maaşı bağlamalı sonrasında bu maaş tüm emeklilerde olduğu gibi varsa varisi varisine geçmeli.. ancak bir ailede tüm çoluk çocuk korucu gösterilerek alınan ücretlere bir son verilmeli.. bir evin 6-7 hatta daha fazla korucu maaşı aldığı oluyor.. korucuların bir çoğu devletin ve silahlanmanın verdiği güvenle bölge halkına komşularına çeşitli eziyetlerde bulunmuşlardır bu inkar edilemez bir vakıaadır..örneğin komşusuyla toprak davası yada fevri bir tartışması olsa bile hemen karşısındakine terör damgası vurdurmaya bu şekilde sömürmeye çalışmışlardır..ergenekonvari tüm yapılanmaların içinde hepimizde çok iyi biliyoruz ki korucular vazifelendirilmiştir..
    Cevapla
  • ibrahim kaya 11 yıl önce Şikayet Et
    ZATEN ADI ÜSTÜNDE GEÇİCİ KÖY KORUYUCUSU... devlet hiç bir koruyucuya kadro vermemişki..zaten bunu bilerek göreve başlıyorlar..bunlar neyin hesabını yapıyorlar..
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
ABD ve dünyada gözaltılara rağmen Filistin'e destek gösterileri sürüyor
Yüzyılın en büyük projesi olan "Kalkınma Yolu projesi"nin bölge için neden önemli?