Çerkes Ethem için bakanlar kurulu kararı var mı?
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç Çerkes Ethem konusunda yeni açıklamalarda bulundu.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bursa Çerkes Kültür Derneği’nin Kasım ayında düzenlediği törende Çerkes Ethem ve kardeşlerine yapılan haksızlığı gündeme taşımıştı. Kendisi konuyla Derin Tarih Dergisi’ne yeni açıklamalar yaptı. Milli mücadelenin önemli aktörlerinden Ethem beyin hain olmadığını söyledi!
“ÇERKES ETHEM VATAN HAİNİ DEĞİLDİR”
Bursa’daki konuşmada dikkat çektiğim gibi Çerkes Ethem ve Reşit beylere vatana ihanet suçlaması yapılmış ancak o karar 1938’de uygulamadan kaldırılmıştır. Çerkes Ethem yargılanıp aklanmayı arzu etmiş fakat bu dileği gerçekleşmemiştir.
Meclis’te Çerkes Ethem ve onun Mlillî Mücadeledeki rolüyle ilgili bir araştırma komisyonu kurulması isabetli olur. Seçimlere kadar yetişir mi bilemiyorum çünkü böyle tarihe dönük bir araştırma 3-4 ay sürebilir. Sonunda Çerkes Ethem’in ne kadar masum, milletini seven büyük bir vatansever olduğu ve İstiklal Mücadelesi’nde bağımsızlık için hayatını ortaya koyduğu apaçık ortaya çıkacaktır. Ümit ediyorum ki, komisyon kurulur ve sonucu hep beraber alkışlarız.
BAKANLAR KURULU KARARI ALABİLİR MİYİZ?
Türkiye seçime gidiyor ve TBMM’nin gündemi de çok yoğun. Araştırma komisyonu kurulması ve çalışmanın tamamlanması için çok az vaktimiz var. Hükümet olarak herhangi bir Bakanlar Kurulu kararı alabilir miyiz? diye tarihî kaynaklar ve geçmişte alınan idarî kararlar üzerinde bir çalışma yapıyoruz. Sonuca göre hareket edeceğiz. Hükümetimizin konu hakkında çok duyarlı olduğunu söyleyebilirim.
Bu vatanı savunurken 17 savaş yarası alan bir insanın hain olması mümkün değildir. Olağanüstü bir vatanperver ve asker olan Ethem Bey’in tüm suçu siyasî entrikaların kurbanı olmasıdır. Siyasî entrikalar sonucunda Ankara İstiklal Mahkemesi 9 Mayıs 1921 günü, “silahlı olarak hükümeti devirmeye teşebbüs” etmek suçlamasıyla vatana ihanetten Ethem ve maiyetini gıyaben idama mahkûm etti. 150’likler listesine “Ethem ve avenesi” başlığı altında 57. sırada Ethem, 58. sırada Reşid ve 59. sırada diğer kardeş Tevfik dahil edildiler.
Ancak Mustafa Kemal Paşa’nın dile getirmesiyle 29 Haziran 1938’de TBMM tarafından Ethem Bey ve kardeşlerine af kapsamında vatandaşlıkları iade edildi. Kardeşlerden Tevfik
Haziran 1939’da Adana’ya dönüş yapmış, Kobaneri soyadını almış ve Bandırma’ya yerleşerek 1948’de vefat etmiştir. Ethem ve Reşit beyler ise masum olduklarını düşünerek dönmediler. Ayrıca onurlu bir insan, gerçek bir Çerkes olduğu için de kendisine tanınan bazı hak ve imkânları reddetmek asaletini de göstermiştir.
“Çerkes Ethem hain değildir” hükmü bir lütuf değil, bir gerçeğin itirafıdır. Şahsî görüşüme göre Ethem Bey’e hain nitelemesini nasıl ki bu devletin bir hükümeti yapıştırmışsa, yine bu devletin başka bir hükümeti tarafından da kaldırılmalıdır. Bu adımı atan hükümet gecikmiş bir hatayı düzeltmiş olacaktır. Ethem Bey’in itibarının iadesiyle ilgili olarak Çerkes Dernekleri ve Federasyonları görüş birliği içindedir. Bazı sivil toplum kuruluşları da itibarının iade edilmesi için Meclis ve Cumhurbaşkanlığı nezdinde talepte bulunmuştur.
BÜTÜN ÇERKESLER İNCİTİLDİ
Bursa’da yaptığım konuşma sonrası hem Çerkes toplumundan, hem de konuyla ilgilenen vatandaşlarımızdan çok olumlu tepkiler aldım. Ethem Bey’in vatanı savunmasında büyük başarılar göstermesine rağmen hain ilan edilerek büyük haksızlığa uğraması vicdanları rahatsız etmektedir. Halkımız bu ayıbın ortadan kaldırılmasını ve haksızlığın giderilmesini istemektedir. Özellikle Çerkes vatandaşlarımız Ethem Bey’in şahsında bütün Çerkes toplumunun itibarlarının zedelendiğini ve töhmet altında kaldıklarını düşünerek rahatsız olmaktadırlar.
Ethem Bey meselesi yalnızca kendisine ve ailesine yapılmış bir haksızlık olarak kalsaydı belki de bu kadar yankı uyandırmazdı. Sistem, Ethem Bey üzerinden tüm Çerkes ulusunu hain olarak yaftalamış; bu yetmezmiş gibi Güney Marmara ve Ege bölgesinde yaşayan Çerkesleri de sürgüne tabi tutmuştur. Tarihimize “Manyas Sürgünü” adıyla kara bir leke olarak geçen olay sırasında genç, yaşlı, kadın, erkek binlerce Çerkes büyük hakaret ve eziyetlere maruz kalmıştır.
Türkiye’de hiçbir vatansever, resmî ideolojiye kendini kaptırmış 3-5 kişinin dışında Çerkes Ethem’e ‘hain’ diyemez. Vatan haini, vatanın yüksek çıkarlarını hiçe sayarak onun aleyhinde iş gören kimse anlamına gelmektedir. Vatana ihanet, vatan hainliği ya da hıyanet-i vataniye, meşrû egemenlik organını devirmeye veya otoritesini yıkmaya, bağlı olduğu devlete karşı savaşmaya veya düşmanla işbirliği etmeye yönelik eylemleri kapsayan bir suç türüdür. Tarih boyunca birçok hukuk sisteminde bütün suçların en büyüğü olarak değerlendirilmiş ve en şiddetli biçimde cezalandırılmıştır.
"ÇERKES ETHEM İÇİN GERÇEKLERİ SÖYLEMEK YÜREK İSTER"
Sonuç olarak Çerkes Ethem Bey’in hata ve yanlışları olabilir. Ancak “vatan haini” değildir. Bir vatanperver ve asker olan Ethem Bey’in suçu sadece siyasî entrikalara ve oyunlara kurban gitmesidir. Çerkes Ethem Bey resmî ideolojinin muhalif görüş sahiplerini sindirmek için aşırı güç kullandığı ilk kurbandır. Onun tasfiyesiyle birlikte tüm muhalifler İstiklal Mahkemeleri’nde sürgün ve idamlarla yüz yüze gelmiştir. Bu denli yoğun baskının altında Çerkes Ethem Bey konusunda gerçeklerin söylenmesi yürek ister. Ama tarihî gerçekler er geç bir gün ortaya çıkar.