Tarihin bağımlılıkla mücadelesi
Osmanlı İstanbulu’nun koyu renkleri tartışmaya açılıyor.
Bağımlılık yapıcı maddeler modern dünyanın üzerinde fazlaca durulan sorunlarından biri. Alınan sayısız önlem ve sergilenen tüm çabalara rağmen henüz nihayete erdirilememiş olan bu sorunun kökleri maziye dayanıyor. Bu belki de Anadolu coğrafyasının geçmişi en eskiye uzanan sorunlarından biri. Zira Osmanlı’nın başlatmış olduğu bağımlılıkla mücadele, günümüze “Yeşilay” adıyla ulaşmış durumda. Kökleri ise tarihin derinliklerine uzanıyor…
Uyuşturucu, merkezi sinir sistemi ve beyin üzerindeki etkisiyle insanı kendi sınırlarının dışına çıkaran psikoaktif maddeleri kapsayan bir kavram. Osmanlı döneminden beri var olan bu toplumsal sorun ve mücadele, günümüz Türkiyesi’ne kadar ulaştı. Bugün Yeşilay gibi cemiyet ve sivil toplum örgütlerinin yürüttüğü mücadelenin kökenleri yakın geçmişimize, Osmanlı Devleti’nin ilk zamanlarına kadar uzanıyor. Bir başka deyişle dönemin Hilal-i Ahdar’ı Yeşilay, Osmanlıların bağımlılık yapan maddeler karşısında sergiledikleri mücadelenin kurumlaşmış hali.
Tarihin bağımlılıkla mücadelesi tartışmaya açılıyor
Bu yıl İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile 25-26 Mayıs 2015 tarihlerinde 3.kez düzenlenecek olan Uluslararası Osmanlı İstanbulu Sempozyumunda tarihte bağımlılık problemini ve bununla mücadeleyi derin analizlerle ve sosyolojik çıkarımlarla sunmaya hazırlanan Anadolu Üniv. Araş. Gör. Onur Gezer’in “Osmanlı İstanbul’unun Koyu Renkleri: Esrarkeşler ve Esrar Kahvehaneleri” adlı çalışmasıyla konu tartışmaya açılacak.
Birbirinden değerli yerli-yabancı 55 akademisyen, araştırmacı ve tarihçiyi bir araya getiren sempozyumda, Osmanlı dönemi İstanbulu hakkında araştırmalar yapan değerli isimler, dönemin konularını ilginç perspektiflerle ve değinilmemiş yönleriyle ele alacak.
