Bediüzzaman'ın naaşına asit dökmüşler!

Yıllardır tartışılan "Bediüzzaman'ın naaşına ne oldu?" sorusunun cevabını Üstad'ın yakın talebelerinden Said Özdemir verdi. Özdemir, Bediüzzaman'ın naaşını bulduklarını yıllar sonra açıkladı.

Bediüzzaman'ın naaşına asit dökmüşler!
Bediüzzaman'ın naaşına asit dökmüşler!
GİRİŞ 05.03.2014 18:12 GÜNCELLEME 05.03.2014 18:12
Bu Habere 12 Yorum Yapılmış

27 Mayıs darbesini gerçekleştiren cuntacıların, Bediüzzaman Said Nursi'nin naaşını vefat ettiği Şanlıurfa'da mezardan çıkararak bilinmeyen bir yere nakletmesi tartışmasına, Habervaktim'in Üstad'ın has talebelerinden Said Özdemir'le yaptığı röportajla nokta konuluyor.

Bediüzzaman'ın mezarını bulduklarını ilk kez açıklayan Özdemir, sandukanın ters konulduğunu, ceset bozulsun diye asit döküldüğünü, naaşı tekrar Üstad'ın vasiyet ettiği yere götürüp defnettiklerini, zaman zaman gidip kabri ziyaret ettiğini söyledi.

İşte Said Özdemir'in röportajındaki o bölümler:

"SANDUKASINI TERS KOYMUŞLARDI"

Sanırım vefatında Üstad'ın yanında değildiniz?

20 Mart 1960'da Ulucanlar'da hapse girdik. Sikke-i Tasdik-i Gaybi'den dolayı. 23 Mart'ta yani 3 gün sonra Üstad Urfa'ya gitti, vefat etti orada.

Vefatını nasıl duydunuz?

Gazetede duyduk.

Nasıl bir duyguydu hapiste olup da Üstad'ın cenazesine gidememek?

Üzüldük. Dedik ki; biz onun cenazesine gidemedik. 33 gün sonra hapisten çıktık. Ondan sonra Urfa'ya gittik. Üstad'ın kabrini ziyaret ettik.

Zaten kabri darbeden sonra kaldırıldı?

Ondan sonra kaldırdılar. İlk önce askeriye onu kaldırdı. Abdülmecit Abi'den (Said Nursi'nin kardeşi) bizzat duydum. "Urfa'da cenazeyi çıkardılar. Tayyareye binip bilinmeyen bir istikamete geldik" diyor. Gece olduğu için bir de ihtiyar kendisi, neresi olduğunu bilmiyor. "Askeri cemseler geldi. Oraya bindirdiler. Bir hayli yol gittik. Sonra bir yere geldik. Askerler yeri kazdı" diyor. Üstad'ı sandukasını olduğu gibi koymuşlar. Bunlar kapatmışlar.

Mezarlığa mı koymuşlar?

Evet mezarlığa koymuşlar.

Şu an kabrinin nerede olduğu konusunda herhangi bir şey çıkmadı mı?

Biliyoruz ama söylemeye iznimiz yok.

Siz nerede olduğunu biliyor musunuz?

Biliyorum.

Şu an Türkiye'nin neresinde olduğunu biliyorsunuz?

Biliyoruz. Abi'lerle beraber onu defnettik.

Nasıl yani?

Mezarlıktaki bir yeri kazarken Üstad'ın sandukasına rastlıyorlar. Ondan sonra Abi'lerle beraber bizi çağırdılar. Aldık Üstad'ı kendi vasiyet ettiği yere götürdük. Orada defnettik.

Siz kendiniz defnettiniz öyle mi?

Evet. Fakat söylemeye izin yok.

Hangi ilde olduğu konusunda, Isparta diyorlar?

Bir şey diyemem.

Yani darbecilerin sahipsiz bir şekilde koyduğu yerden çıkarttınız. Sandukasını kim tanıdı?

Sandukası belliydi zaten. Sandukayı da ters koymuşlar. Sandukayı açtık, Üstad belli görünüyor zaten.

Naaşını gördünüz öyle mi?

Evet.

Sandukasını nasıl ters koymuşlar, naaşını ters mi gömmüşler?

Ters koymuşlar böyle. Gece olduğu için.

Sırt üstü değil, yüz üstü koymuşlar?

Evet sandukayı olduğu gibi koymuşlar.

Peki kıbleye göre ayarlama yapmışlar mıydı?

Yok askerler öyle gömüp gitmişler.

Biran önce gömüp gidelim diye öyle Üstad'ın naaşını saygısız bir şekilde koymuşlar yani?

Evet.

Ne hissettiniz gördüğünüzde?

Tabii sevindik. Üstad'ın vasiyetini yerine getirdik.

"ASİT DÖKMÜŞLER"

Tabutu açtığınızda Üstad'ın naaşı bozulmuş muydu?

Bozulmamıştı. Hatta onlar bozmak için çok uğraşmışlar ama Allah'ın lütfu hiçbir şey olmamış.

Nasıl yani?

Tabutun içine asit dökmüşler. Ama Allah'ın izniyle hiç zarar vermemiş.

Darbeciler Üstad'ın cesedi bozulsun diye tabuta asit koymuşlar ama bulunduğunda bugünkü gibi sağlamdı öyle mi?

Evet.

Kiminle beraber gittiniz?

Üstad'ın ilk talebeleriyle beraber. Söylemem onu.

Gittiniz oradan aldınız?

Ondan sonra da Üstad'ın kendi vasiyet ettiği yere götürdük.

Sonradan sıkıntı çıkarttılar mı size?

Yok.

Habersiz mi götürdünüz?

Tabii.

Başka bir ile götürdünüz?

Evet.

Peki sadece has talebeleriyle mi gittiniz, orada bulunanlardan birisi söylerse?

Üstad'ın talebeleriyle beraber.

Mezarlık mıydı bu defnettiğiniz yer?

Söylemiyoruz.

Yani başka birisi meçhul diye kazıp açsa öyle bir durum olmaz mı?

Öyle bir durum yok.

Peki ziyaret ediyor musunuz Üstad'ın kabrini?

Bazen ediyoruz.

Bazen gidip ziyaret ediyorsunuz?

Evet.

Hocam neden kabrinin bilinmesini istemiyorsunuz?

Üstad kendisi istemiyor. Diyor ki: "ben Risale-i Nur'un önüne bir perde olmayayım. Üstad böyleydi, Üstad şöyleydi... Esas Risale-i Nur'dur."

Türbeye çevrilmesin diye?

Kendisi perde olmasın. Bütün nazarlar hep Risale-i Nur'a dönsün diye.

Peki sizden sonra kimse bilmeyecek mi?

Biz ona karışmıyoruz.

Amiyane tabirle bu sır sizinle beraber mezara mı gidecek?

Artık bilmiyoruz. Üstad kendisi bize öyle söyledi.

KAYNAK: HABERVAKTİM
YORUMLAR 12
  • sadakad tde 10 yıl önce Şikayet Et
    oylar chp ve mhp ye. bu yazıyı okuyup sonra ihtilali planlayan MHP zihniyetine ihtilalden sonra naaşına bile tahammül edemeyen chp zihniyetine oylar chp ve MHP ye.
    Cevapla
  • zeki alperen 10 yıl önce Şikayet Et
    VAR MI ÖYLE, 3 KURUŞA 5 KÖFTE BAYIM..! 1. SORDUNUZ, SÖYLEYEYİM; AMA ÖNCE ŞUNU BELİRTELİM. Askerde Havan silahı vardır. Dağın arka tarafında Havanı kurarsın, ileri gözetleyicisi tarafından plancı ya düşman hedefinin konum koordinatları gönderilir Mil yem değerinde bilgilerine çeviren plancı da 1 nolu nişancıya bunları bildirir. 1 nolu nişancı da havan namlusunu bu derecelere göre DAĞIN ARDINDAKİ HEDEFE TEVCİİH EDEREK ATEŞLER. İşte bizde burada taptığımız şey BÜYÜK OLAYLARI DAĞIN ARDINDAN GÖREREK burada yazarız. Okuyan da istediği gibi istediği yere tevcih eder. İsteyen inanır istemeyen de inanmaz. Her kesin dini kendinedir. Benim ki de banadır. Herkesin dini bilgisi kadar imanı da aklı kadardır. ŞİMDİ; 1. T.C. kurulmazdan evvel ingiliz ajanının ülkesine geçtiği bir tespit Türk Milletinin yenilmesinin ancak elindeki kitabın(Kur'an-ı Kerim)alınması ile mümkün olacağıdır. 2.Doğu bölgesinde görev yapan bu ajan NURS (!) köyünden aradığını bulur.
    Cevapla
  • ammar yasir 10 yıl önce Şikayet Et
    .... zekii adın gibisin maşallah... Risale-i Nurda akla mantığa uygun olmayan ne gördün söyle bizde bilelim.. sen çok zekisin ya farketmişin ! biz sıradan insanlarız o kadar zeki ! değiliz..
    Cevapla
  • hursit dilaver 10 yıl önce Şikayet Et
    eddai şiirini okudunuz mu... şiirde, sekseninci olmuştur, bir mezara bir mezar taş diyerek 1380 de vefatını ve mezarının boşaltılıp taş doldurulacağını, başka yere gideceğini AMA DAHA SONRA YERİNE GELECEĞİNİ söyler.. eddai şiiri çok sırlıdır..ayrıca pek konuşulmuyor ama, said ağabey duymuştur.urfaya giderken namık gediğin emriyle geri dönmesi istenince çok kızar ve REİSLERİNİZ BAŞLARINI YİYECEKLERDİR der..2 ay sonra da ihtilal olur tabi..hatta, 'gelmiyorsa çöp arabasına koyun öyle getirin' diyen zatın kendisi ihtilalde çöp arabası ile taşınır.çunku intihar etti denildi ama,galiba pencereden atıldı..neyse. tarihimizin sırlarını açıklama zamanı değil tabi. dedi wahsibatılıco.ustada rahmetler olsun, şefaatine bizi nail etsin diye de devam etti.
    Cevapla
  • ersin sinoglu 10 yıl önce Şikayet Et
    BAHARI YAŞIYORUZ İNŞALLAH. Bediüzzaman Hazretleri “Ben acele ettim kışta geldim, sizler Cennet-âsâ bir baharda geleceksiniz” diye müjde veriyor.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Hollanda Başbakanı ortak basın toplantısı düzenledi
Başıboş köpek saldırıları devam ediyor! Yaşanan son Aydın'dan...