Sigaranın içinde kaç bin zehir var?

Sağlığımıza zararları saymakla bitmeyen Sigara, akciğer, kalp, beyin, cilt ve cinsellik başta olmak üzere pek çok organın canına okuyan bir ‘sağlık zararlısıdır’. Sigaranın içinde kaç bin zehir olduğunu biliyor musunuz?

Sigaranın içinde kaç bin zehir var?
Sigaranın içinde kaç bin zehir var?
GİRİŞ 01.11.2005 11:24 GÜNCELLEME 01.11.2005 11:24

ZARARLARININ bu kadar çok iyi bilinmesi ve paketlerin üzerinde ‘Sağlık için zararlı ve öldürücü etkiler taşır’ ibaresi bulunmasına rağmen bazılarının onu hálá nasıl içtiğini anlamak zordur. Bir zamanlar benim de bir sigara içicisi olduğumu ve çok şükür 15 yıl kadar önce bu sağlık zararlısından kurtulduğumu belirteyim. ‘Kurtuldum’ diyorum, çünkü bu beladan yakayı sıyırmak pek kolay değildir!

HER SORUNUN NEDENİ

Sigara kadar sessiz, sinsi ve çok yönlü bir sağlık zararlısı var mıdır? Bu sorunun yanıtı çok kısa ve kesindir: Hayır!

Akciğer kanserinden kalp hastalığına, kronik bronşitten beyin damarlarında tıkanıklığa, mide ülserinden bunamaya, hipertansiyona kadar pek çok sağlık sorununun arka planında bir yerlerde sigarayı mutlaka bulursunuz.

Hiç çaktırmadan belleğinizi zayıflatır, cinselliğinizi azaltır.

Kalbinizi güçsüzleştirip akciğerlerinizin kapasitesini son noktalarına ulaştırır.

Ağzınızdaki tatsızlığın, kalbinizdeki çarpıntının, bitip tükenmeyen öksürüğün veya birkaç merdiven çıkınca başlayıveren nefes darlığı ve göğüs ağrınızın da nedeni odur!

Yürüyünce ayaklarınıza bıçak gibi saplanan ağrılarınızın, uyku parçalanmalarınızın, cilt kırışıklıklarınızın ve daha pek çok şeyin senarist ve yapımcısının da sigara olduğunu bilmelisiniz.

Sigaranın sağlığa zararları sadece onu içenler ile sınırlı kalmıyor. Havaya üflediğiniz sigara, puro ya da piponun dumanı arkadaşlarınıza, karınıza, kocanıza, çocuklarınıza da hastalık saçıyor. Sigarasız, sağlıklı bir havanın dolduracağı ciğerlere bu pis ve kirli duman ve binlerce zehirli kimyasalı siz taşıyorsunuz. Tıp dilinde ‘dolaylı dumanlanma’ diye tanımladığımız ‘dumanaltı hali’ özellikle ortak yaşanan mekanlarda sağlığı tehdit eden en önemli sorunlardan biridir. Hiç olmazsa sigarasız lokanta-bar, işyeri ve odalar oluşturmak mümkün olmalıdır.

Pasif sigara içiciliği toplum sağlığı için en önemli tehditlerden biri haline gelmiştir. Pasif sigara içiciliğinin akciğer kanseri ve kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarıyla doğrudan içicilik kadar yakın bir ilişkisi mevcuttur. Araştırmalar istekleri dışında sigara kullanımına maruz kalanlarda solunum yolu hastalıkları, orta kulak iltihabı, astım krizleri gibi sorunların hemen ortaya çıkabildiğini, gözde yanma, boğaz ağrısı, ses kısıklığı, öksürük ve baş ağrısının oluşabildiğini ortaya koyuyor.

BAŞKASINA KÖTÜLÜK

Bütün bu bilgilere ‘boş ver’ deyip içmeye devam etseniz bile başkalarına zarar vermeyin! Başkalarının sağlığını kötü yönde etkilemeyin. Kendi sağlığınızı sorumsuzca harcamaya devam edin, ama başkalarının sağlığına da zarar vermeyin. Özellikle toplu yaşanılan yerlerde, ofislerde, lokantalarda, otobüs ve trenlerde havaya savurduğunuz her duman halkasının suçsuz insanların boynuna geçirilmiş cellat ilmiklerinden farksız olduğunu artık fark edin!

Sigaranın sağlığa olan zararlarının daha ağırını perşembe günkü yazımızda okuyacaksınız.

İŞTE SİGARANIN İÇİNDEKİLER

Sigaranın içinde 4 binden fazla zararlı madde var. İşte bunlardan birkaçı:

Boya sökücü etkili aseton

Öldürücü zehirler olan siyanür ve arsenik

Çakmak gazında bulunan bütan gazı

Roket yakıtlarında bulunan metanol

Akü yapımında kullanılan kadmiyum

Toksik bir madde olan naftalin

Kimya sanayinde ve temzilik maddelerinde kullanılan amonyak

Eroinden daha güçlü bir bağımlılık yapıcı etkiye sahip olan nikotin.

Böcek ilaçlamada kullanılan DDT

Kanserojen maddeler: Aromatik hidrokarbonlar, aromatik aminleri aldehitler ve nitroz aminler

Diğerleri: karbonil sülfid, benzen, toluen, karbondioksit, formaldehit, fenol, nitrojenoksit, formik asit...

BİR OLAY

Bu puro çok pahalıdır dumanından yararlanın

Birkaç gün önce yakın bir arkadaşımla akşam yemeği için buluştuk. Tanınmış bir gazeteci -şimdilerde aynı zamanda gazete yöneticisi- olan arkadaşım, 1 yıl kadar önce küçük bir kalp atağını çok şükür kazasız belasız atlatmıştı. Daha ilk atağıydı. Erken tanı, yerinde ve zamanında bir tedavi planı ve stent uygulaması ile sağlığını yeniden kazanmıştı. Bu atak öncesinde ne yazık ki tedavisi olanaksız bir sigara içicisiydi. Öyle ki, her hafta sonu büyük bir keyifle oynadığımız tenis maçlarının küçük molalarında bile sigarasından birkaç nefes almadan duramazdı. Krizden sonra biraz geç de olsa gerçeği gördü. Şimdilerde haklı olarak amansız bir sigara düşmanı.

Haliç’i ve Boğaz’ın panoramik manzarasını büyüleyici bir İstanbul silueti ile sunan müthiş bir görsel şölen eşliğinde yemeğimize başladık. Yemeğimizi keyifli bir sohbetle sürdürürken yiyecek ve şarap siparişimiz servis edildi, ama ne bizim sipariş listemizde ne de mönüde yer almayan başka bir şeyi de gece boyunca tıka basa tüketmek zorunda kaldık: Yan masada oturan şık giyimli, kibar beyefendi gece boyunca purosunun dumanını havaya savurdu. Bu ağır duman arka masada oturan bir başka hanımefendinin purosunun daha da yoğun dumanıyla birleşip yoğunlaştıkça bir süre sonra nefes almak bile güç hale geldi. Uzunca bir süre sessiz kalan arkadaşım bir ara belki etkili olur umuduyla küçük bir hamle yaptı ve beyefendiye rahatsızlığını anımsatan bir şeyler çıtlattı. Ama nafile! Sonuç alamadığı gibi hiç beklemediği bir yanıtı da alıverdi: Komşumuz gülümseyerek kullandığı puronun çok pahalı olduğunu ve bu pahalı purodan bizim ücret ödemeden yararlanmamızın ciddi bir şans(!) olduğunu düşünüyordu. Arkadaşım ona şaka yollu ‘eğer içmeye ara verirse puro ücretinin iki katını bile ödeyebileceğini’ söyledi ama komşumuz bunu da bir latife olarak algıladı. Bu boğucu ve zararlı havaya daha fazla dayanamadık. Çaresiz, yemeğimizi erken tamamlayıp kalktık.


Prof. Dr. Osman MÜFTÜOĞLU / Hürriyet / 01.11.2005

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Dünya Bankası, "Emtia Piyasaları Görünümü" raporunun Nisan 2024 sayısını yayınladı
TCMB'nin faiz indirim kararı için tarih verildi