Boşnak çift, Erdoğan'ın tavsiyesine uydu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Eylül ayındaki Saraybosna ziyareti sırasında Bosna için yaptığı "en az 5 çocuk" tavsiyesine uyan Silayciç çifti, "Kariyerimiz boyunca birçok proje hazırladık ancak beş çocuk hayatımızdaki en tatlı proje oldu" dedi.

Bosna-Hersek'te nadir bulunan 5 çocuklu ailelerden olan çift, genellikle bir ya da iki çocuğa sahip Bosna-Hersekli aileler arasında dikkati çekiyor. Başkent Saraybosna'da yaşayan Silayciç ailesi, ülkede yıllardan beri süregelen "şehirli, eğitimli ve kariyer sahibi çiftler çok çocuk yapmaz" algısını yıkıp bunun mümkün olabileceğini bir kez daha gösterdi.

Üniversitede ekonomi uzmanı olan genç çift, çocukları David (6), İsmail (4,5), Yakub (2,5), Mikail (1) ve 15 gün önce dünyaya gelen Yoşua ile gurur duyduklarını söyledi. Ekonomi alanında doktorasını tamamlayan Sabina ve üç farklı alanda yüksek lisans yapan Denis, kariyerleri boyunca birçok kez projeler hazırladıklarını ancak beş erkek çocuğun hayatlarının "en tatlı" projesi olduğunu belirtti.
Okul yıllarından beri birlikte olan çift, ilişkilerinin 10'uncu yılında evlenmeye karar verdi. Altı yıldır evli olan Silayciç çifti, bu süre içerisinde beş erkek çocuğa sahip oldu.

Gereken tüm ebeveyn tecrübesini ilk iki çocukta kazandığını ifade eden anne Sabina, üçüncü çocuktan sonra zorluk yaşamadıklarını ve onların artık kendi ortak dünyalarında büyümeye devam ettiklerini söyledi. Her yeni çocuğunun doğal olarak ihtiyaçları da artırdığını kaydeden Sabina Silayciç, "Her yeni bebek beraberinde bazı değişiklikler de getiriyor. Şimdi birini daha giydirmemiz, beslememiz ve yıkamamız gerekecek" dedi.
Evde çocuklarının yanı sıra her zaman kendi çocuklarıyla oynamaya gelen en az iki çocuğun daha olduğunu vurgulayan Sabina, her çocuğunun birbirinden farklı olduğunu ancak birbirlerini tamamlayan kişiliklere sahip olduklarına işaret etti.

Çocuklarının sayısının hiçbir zaman kendisine fazla gelmediğini söyleyen Denis Silayciç de, "Çocuklar, çocukları arıyor. Bizde beş çocuğun olması, diğer çocuklarda da buraya gelme ve onlarla oynama hissi uyandırıyor. Evimiz, büyük bir kreş gibi" diye konuştu.

-Aileleri şaşkınlıkla karşıladı-

Beş çocuğun ne iş ne de aile yaşantılarına olumsuz etkisi olduğunu, önemli olanın istemek ve olaya pozitif anlamda yaklaşmak olduğunu söyleyen Sabina, ilk çocukları David'e hamileyken doktora tezini yazmaya başladığını, daha sonra dört çocukları daha olduğunu belirtti.

Dünyaya beş çocuk getirmenin "tamamen Allah'ın takdiri" olduğunu dile getiren Silayciç çifti, hiçbir zaman "beş çocuk yapma" gibi bir planları olmadığını, bunun tamamen kader olduğunu söyledi.
Çocuk yapmaya karşı olan çiftlere anlam veremediğini belirten Denis, "Onları ne kadar çok sevdiğimizi ve onların birbirlerini ne kadar çok sevdiğini gördüğümüz zaman bu aşamada karar vericinin biz olmadığını anlıyoruz" şeklinde konuştu.

Hem Denis'in hem de Sabina'nın ailesi birçok Bosna-Hersekli aile gibi iki çocuğa sahip. Ailelerinin ilk zamanlarda ikiden fazla çocuk sahibi olma fikrine şaşkınlıkla baktıklarını söyleyen Denis, ülkedeki "iki çocuk yeter" anlayışının yavaş yavaş yıkılacağına inandığını belirtti.

Çocuklarına isim verirke bu konuyu "fazla takıntı yapmadıklarını" belirten çift, isimlerin anlamlarının güzel olması hususuna dikkat ettiklerini ve adlara çocukların doğumlarından 10 gün önce karar verdiklerini söyledi.

Sevgi, sabır ve isteğin iyi bir ebeveyn olmanın olmazsa olmazları olduğunu belirten Sabina Silayciç, "Deneyimlerime göre, en önemli husus onların sizi çileden çıkarmasına izin vermemek. Tabii ki bunun için sevgi ve istek gerek. Geçtiğimiz altı yıl içinde beni çok kez kızdırdılar ancak hiçbir zaman pişman olmadım" diye konuştu.

-"Mikail'i parkta unuttuk"-

Ancak beşinci çocuktan sonra tam bir aile oldukları hissine kapıldığını söyleyen Sabina, "Artık dışarı çıkarken asker gibi sayım yapıyoruz" dedi. Birkaç gün önce parka gittiklerini, Yoşua küçük olduğu için bütün dikkatlerinin onun üzerinde olduğunu anlatan Sabina, "Bu yüzden Mikail'i parkta unuttuk. Parktan 200 metre uzakta bir adam arkamızdan yetişti ve çocuğumuzu parkta unuttuğumuzu söyledi" diye konuştu.
Sabina Silayciç, daha kısa zaman öncesine kadar bebek arabasında Mikail'in olduğunu ancak şimdi Yoşua'nın aynı bebek arabasında yattığını ve buna daha alışmadıklarını söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen Eylül ayında gerçekleştirdiği Saraybosna ziyareti sırasında yaptığı "en az 5 çocuk" çağrısının hatırlatılması üzerine de Silayciçler, kendilerinin de Erdoğan'ın mesajına destek verdiğini ve diğer ailelere bunun mümkün olduğunu göstermek istediklerini belirtti.
Beş çocuğa sahip olmanın hayatındaki en önemli husus olduğunu ifade eden Sabina Slayciç, "Rahmetli babam, Ekonomi Fakültesi'nde akademisyen olarak çalışıyordu. Birçok kitap, birçok proje yazdı. Ancak bir gün bana 'Keşke ikiden fazla çocuğum olsaydı, en iyi yatırım çocuklara yapılan yatırımdır' demişti. Bugün ben de aynı fakültede akademisyen olarak çalışıyorum. İşimi çok seviyorum. Ancak bu beş çocuk benim hayatımın anlamı" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, 15 Eylül'deki Bosna-Hersek ziyareti sırasında Saraybosna Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada, Bosna-Hersek'in nüfus artış hızının çok düşük olduğunu belirtmiş ve "Bunu Bosna-Hersek'in artırması lazım ki genç ve dinamik bir nüfusa sahip olsun. Ben Türkiye'de '3 çocuk' diyorum ama burada en az 5 çocuk olması lazım. Ailelerde bunu başarmak lazım" demişti.