Mehmetçik'in Libya'daki görev süresi 18 ay uzatıldı

Libya'ya asker gönderilmesi için verilen iznin süresinin 2 Temmuz 2022 tarihinden itibaren 18 ay uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.

Mehmetçik'in Libya'daki görev süresi 18 ay uzatıldı
Mehmetçik'in Libya'daki görev süresi 18 ay uzatıldı
GİRİŞ 21.06.2022 18:56 GÜNCELLEME 21.06.2022 19:23
Bu Habere 15 Yorum Yapılmış

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan tezkerede, Libya'da Şubat 2011'de meydana gelen olayları takip eden süreçte demokratik kurumların inşa edilmesine yönelik çabaların, artan silahlı çatışmalar nedeniyle akamete uğradığı, ülkede parçalanmış bir yapı ortaya çıktığı anımsatıldı.

Tezkerede, Libya'da ateşkesin tesis edilmesi, siyasi bütünlüğün sağlanması ve işleyen bir devlet mekanizmasının kurulmasının mümkün olamaması üzerine, barış ve istikrarın tesisini teminen Birleşmiş Milletler (BM) kolaylaştırıcılığında, tüm tarafların katılımıyla yürütülen ve yaklaşık bir yıl süren Libya Siyasi Diyaloğu sonucunda, Libya Siyasi Anlaşması'nın, 17 Aralık 2015'te, Fas'ın Suheyrat şehrinde imzalandığı belirtildi.

Libya Siyasi Anlaşması kapsamında oluşturulan Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin (UMH), BM Güvenlik Konseyinin (BMGK) 2015'teki 2259 sayılı kararı uyarınca uluslararası toplum tarafından Libya'yı temsil eden tek ve meşru hükümet olarak tanındığına işaret edilen tezkerede, BMGK'nin 2259 sayılı kararının, Libya Siyasi Anlaşması'nın uygulanması ile UMH dahil anlaşmada atıfta bulunulan Libya kuruluşlarının desteklenmesine çağrıda bulunduğu hatırlatıldı.

Tezkerede, Libya Siyasi Anlaşması'nda yeri bulunmayan, bu çerçevede hem ulusal hem uluslararası bakımdan gayrimeşru nitelik taşıyan sözde Libya Ulusal Ordusu'nun, 4 Nisan 2019'da başkent Trablus'u ele geçirmek ve UMH'yi devirmek hedefiyle başlattığı, sivilleri ve sivil altyapıyı da hedef alan, Libya'nın bütünlüğünü ve istikrarını tehdit eden, DEAŞ, El-Kaide ve diğer terör örgütleri, yasa dışı silahlı gruplar ile yasa dışı göç ve insan ticareti için uygun ortam oluşturan saldırıları üzerine, UMH'nin Aralık 2019'da Türkiye'den destek talebinde bulunduğu bildirildi.

"TÜRKİYE LİBYA'DA KALICI ATEŞKESİN TESİSİNE GÜÇLÜ DESTEĞİNİ SÜRDÜRÜYOR"

Tezkerede, müteakip süreçte UMH'nin, ülkenin bütünlüğüne kasteden bu saldırıları durdurduğu, böylece Libya'nın, Türkiye ve tüm bölge için güvenlik riski teşkil edecek bir kaosa ve istikrarsızlığa sürüklenmesinin önlendiği, sahada sükunetin sağlandığı, ülkede BM'nin kolaylaştırıcılığında, Libyalıların öncülüğünde ve sahipliğinde ateşkes ve siyasi diyalog sürecinin önünün açılabildiği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:

"Türkiye, BM kolaylaştırıcılığında ilgili BMGK kararları çerçevesinde uluslararası meşruiyet kapsamında yürütülen, Libya'nın egemenliğinin, toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin korunmasına, ülkede kalıcı bir ateşkesin tesisine, ulusal uzlaşıyı sağlayacak siyasi diyalog çabalarına güçlü desteğini sürdürmektedir. Libya'da 24 Aralık 2021 tarihi için planlanan seçimlerin yapılamaması sonrasında ortaya çıkan siyasi belirsizlik ve yönetim sorunu büyük fedakarlıklarla sahada tesis edilen sükuneti riske atmakta ve kalıcı istikrara ulaşılması önünde ciddi engel oluşturmaktadır. Bu durum Libya'nın ve tüm bölgenin güvenliği bakımından endişeye yol açmaktadır. Türkiye ile Libya arasında imzalanan ve yürürlüğe giren Akdeniz'de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası ile daha da gelişen iki ülke arasındaki tarihi, siyasi ve ekonomik köklü ilişkiler dikkate alındığında, Libya'da ateşkes ve siyasi diyalog sürecinin devamı ile bu sürecin sonucunda barışın tesisi ve istikrarın sağlanması Türkiye açısından büyük önemi haizdir."

Türkiye'nin, bu kapsamda Libya ile imzalanan ve yürürlüğe giren Güvenlik ve Askeri İş Birliği Mutabakat Muhtırası kapsamında Libya'nın güvenliğine katkı sağlayacak eğitim ve danışmanlık desteğine devam ettiğine işaret edilen tezkerede, gelinen aşamada Libya'da kalıcı ateşkesin ve siyasi diyalog sürecinin sonuçlandırılması ve kurumların birleştirilmesinin henüz mümkün olamadığına dikkat çekildi.

"BÖLGE İÇİN NEŞET EDEN RİSK VE TEHDİTLER DEVAM EDİYOR"

BM himayesinde yürütülen askeri ve siyasi görüşmelerin sonuçlanmasını teminen çatışmaların yeniden başlamasının önlenmesinin önem taşıdığı aktarılan tezkerede, bu kapsamda ülkeden Türkiye dahil tüm bölge için neşet eden risk ve tehditlerin devam ettiği, meşru hükümete yönelik saldırıların yeniden başlaması halinde Türkiye'nin gerek Akdeniz havzasındaki gerek Kuzey Afrika'daki çıkarlarının olumsuz etkileneceği vurgulandı.

Tezkerede, şunlar kaydedildi:

"Bu mülahazalarla Türkiye'nin milli çıkarlarına yönelik her türlü tehdit ve güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Libya'daki gayrimeşru silahlı gruplar ile terör örgütleri tarafından Türkiye'nin Libya'daki menfaatlerine yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek, kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak, Libya halkının ihtiyacı olan insani yardımları ulaştırmak, dönemin UMH tarafından talep edilmiş olan ve bilahare kurulan Milli Birlik Hükümetinin de gerek duyduğunu bildirdiği desteği sürdürmek, bu süreç sonrasında meydana gelebilecek gelişmeler istikametinde Türkiye'nin yüksek menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde Türkiye sınırları dışında harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi, bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanının belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için Anayasa'nın 92'nci maddesi uyarınca 2 Ocak 2020 tarihli ve 1238 sayılı TBMM Kararıyla verilen ve 22 Aralık 2020 tarihli ve 1273 sayılı TBMM Kararıyla 2 Ocak 2021'den itibaren 18 ay uzatılan iznin süresinin 2 Temmuz 2022'den itibaren 18 ay uzatılması hususunda gereğini bilgilerinize sunarım."

 

KAYNAK: AA
Ayşe Tan Haber7.com - Editör
Haber 7 - Ayşe Tan

Editör Hakkında

1990 yılında İstanbul’da doğdu. Meslek hayatına Aydın Doğan Anadolu İletişim Meslek Lisesi’nde Gazetecilik bölümü okuyarak başladı. İlk stajını Hürriyet Gazetesi’nde yaptı. Üniversiteyi ise İstanbul Üniversitesi Radyo Televizyon Yayımcılığı bölümünde tamamladı. 2009 yılında Milliyet Gazetesi’nde internet haberciliğine başladı. 15 senelik kariyerinde çok sayıda gazete, haber portalı ve televizyon bulunmaktadır. Meslek hayatına Haber7.com’da “Gündem Editörü” olarak devam etmektedir. Evli ve 2 çocuk annesidir.
YORUMLAR 15
  • vatandaş 1 yıl önce Şikayet Et
    Neden terör ve destekcileri mecliste, neden bu ülkenin parasını bu teöristlere yediriyoruz.. Bunlar o paraları teröristlere göndermiyormu? Yasa çıksın kim varsa böyle dıkunulmazlık bakılmksızın vatandaşlıktan çıksın. Gerekirse referandum
    Cevapla
  • Namyelüs 1 yıl önce Şikayet Et
    CHP ve HDP nin TBMM de ne işi var?
    Cevapla
  • İleri 1 yıl önce Şikayet Et
    İkiside hain kafirler cetesidir
    Cevapla
  • Erol 1 yıl önce Şikayet Et
    Libya teskeresinede HDP - CHP hayır oyu verdi bunu neden bildirilmiyor???
    Cevapla
  • Kemal 1 yıl önce Şikayet Et
    CHpkk yı seçim öncesi koruma içinde gibiler.
    Cevapla
  • yazıcı 1 yıl önce Şikayet Et
    Gayeımillilerden ne beklenir hainlik UYAN MİLLETİM UYAN.
    Cevapla
  • yazıcı 1 yıl önce Şikayet Et
    Bu soysuzları meclise soylu vatandaşlar sokmayacak aksi mümkün değil demokrası aldatması ile haini ipsizi densizi dinsizi orada ÇÖZÜM HALKIN ELİNDE. Yolar önce halk chpyi sandığa gömmüştü yine gömmesi gerek.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Meteoroloji'den 35 ile son dakika uyarısı: Dikkatli ve tedbirli olun!
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Türkiye sahalara döndü