Dışişleri'nden BM Güvenlik Konseyi'ne 'KKTC' tepkisi!
Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyi’nin yaptığı basın açıklaması hakkında, "KKTC Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasını tümüyle destekliyoruz." dedi.
Türkiye, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Kıbrıs konusunda "sahadaki gerçeklerden kopuk ve başarısız çözüm modelinde ısrarını sürdürdüğünü" vurgulayarak "federal çözüm hedefinin artık Kıbrıs Türk halkının egemen iradesini yansıtmadığı gerçeğinin tüm taraflarca idrak edilmesi gerektiğini" kaydetti.
Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyinin Kıbrıs konusundaki basın açıklamasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, BM Güvenlik Konseyinin Kıbrıs konusunda yaptığı basın açıklamasına tepki gösteren KKTC Dışişleri Bakanlığının açıklamasının "tümüyle desteklendiği" belirtildi.
BM Güvenlik Konseyinin sahadaki gerçeklerden kopuk ve başarısız çözüm modelinde ısrarını sürdürdüğü vurgulanan açıklamada, "Federal çözüm hedefinin artık Kıbrıs Türk halkının egemen iradesini yansıtmadığı gerçeğinin tüm taraflarca idrak edilmesi gerekmektedir." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, BM Güvenlik Konseyinin, BM Genel Sekreterinin raporlarını temel almaktan giderek uzaklaşan bu tavrının, Kıbrıs’ta çözümü teşvik etmek yerine Rum tarafının Ada’nın kadim ve asli ortak sahibi Kıbrıs Türklerini yok sayan uzlaşmaz tavrını körüklediğinin altı çizilerek "Güvenlik Konseyinin, Kıbrıs Türklerinin geçmişte üzerinde durulan çözüm modelinden desteğini çektiğini anlamasını bekliyoruz." ifadesine yer verildi.
Açıklamada şunlar kaydedildi:
"Kıbrıs’ta varılacak adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün Ada’daki iki halkın iradesini yansıtması gerektiğini, üçüncü taraflarca empoze edilemeyeceğini bir kez daha vurguluyoruz. BM Güvenlik Konseyini ve uluslararası toplumu, Kıbrıs Adası’nda iki ayrı halk ve iki ayrı devlet bulunduğu gerçeğini temel alarak, Kıbrıs Türk halkının özden gelen hakları olan egemen eşitliğini ve eşit uluslararası statüsünü tescil etmeye davet ediyor, bunun Kıbrıs meselesinin çözümüne yönelik herhangi bir yeni müzakere sürecinin başlangıcı için vazgeçilmez ön koşul olduğunun altını çiziyoruz."
