Yargı durumdan nasıl vazife çıkardı

Anayasa Mahkemesi'nde 367 kararı alınırken neler yaşandı. Mahkeme'yi yetkisiz görerek davanın reddini isteyen üyelerin, 'esas'a gelince iptal görüşüne neden katıldı?

Yargı durumdan nasıl vazife çıkardı
Yargı durumdan nasıl vazife çıkardı
GİRİŞ 29.06.2007 12:29 GÜNCELLEME 29.06.2007 12:29
Bu Habere 22 Yorum Yapılmış

Taha Akyol'un köşe yazısı


Yargı durumdan vazife çıkardı



ANAYASA Mahkemesi '367 kararı'nın gerekçesini açıkladı. Karar gibi gerekçe de hukuk tarihine geçecek niteliktedir. Hem mantığıyla ve mantık çelişkileriyle, hem de 'karşı oy' yazılarıyla ve 'ek gerekçe'leriyle bu kadar renkli bir 'gerekçeli karar'ı mahkeme tarihinde bulmak zordur.


Ancak uzun ve karmaşık 'temel kanun'lara ilişkin gerekçelerde görülebilir bu çeşitlilik!


Sayın Sezer tarafından atanmış 7 sayın üye aynı görüşü paylaşıyor; bunlardan ikisi, kararın gerekçesiyle de yetinmeyerek 'ek gerekçe' yazmış.


Önceki cumhurbaşkanları tarafından atanmış 4 sayın üye ise farklı görüşlere sahipler.


Basında çıkmıştı, oylama sırasında televizyonlar da sormuştu, 'Sezer'in atadığı üyeler çoğunlukta, iptal kararı çıkar diyorlar?..'


Verdiğim cevapta Mahkeme'de böyle bir gruplaşma olamayacağını söylemiştim; bu kanaatimi elbette koruyorum. Ama şu da gözüküyor ki Sezer, aynı görüşleri paylaşan üyeleri atamış.

Yetki gasbı


Olabildiğince sadeleştirirsek iki temel konu var: Bir; Anayasa Mahkemesi'nin cumhurbaşkanı seçimini denetleme yetkisi var mı? Buna 'şekil' veya 'usul' unsuru diyoruz. Hukukun evrensel kuralıdır: 'Usul, esastan önce gelir.'


İkincisi; 'esas' meselesidir: Anayasa'nın 102. maddesi cumhurbaşkanı seçimi için ilk toplantıda 367 üyenin bulunmasını gerektiriyor mu, yoksa 184 üye yeterli mi?


Sezer'den önce atanmış iki sayın üye, Tülay Tuğcu ve Fulya Kantarcıoğlu, Anayasa Mahkemesi'nin bu davaya bakamayacağını, çünkü cumhurbaşkanı seçimi oylamasında iddia edildiği gibi bir 'iç tüzük ihdası'nın bulunmadığını, davanın 'şekil' yönünden reddi gerektiğini belirtiyorlar. Diğer sayın üyeler Haşim Kılıç ve Sacit Adalı da davanın reddi gerektiğini yazıyorlar.


İşte Anayasa Mahkemesi'nin 'yetki gasbı' yaparak kendisine yetki yarattığı alan buradadır: Anayasa'ya göre tamamen yasama organına ait bulunan 'iç tüzük' ve 'Meclis kararları' konusunda, Yüksek Mahkeme kendisini yetkili kılmıştır! 'Karşı oy' yazılarında da bu gerçek açıkça anlatılıyor.


Hukukçu yazar Oktay Ekşi de Yüksek Mahkeme'yi eleştirirken 'durumdan vazife çıkarmak' terimini kullanıyor, haklı olarak.

Tek taraflı


Gelelim 'esas'a, yani 102. maddenin 367'yi şart koşup koşmadığı meselesine...


Evvela, Mahkeme'yi yetkisiz görerek davanın reddini isteyen üyelerin, 'esas'a gelince iptal görüşüne katılmaları bir çelişkidir.


İkincisi, Mahkeme çoğunluğu, '367 oy gerekir' diye önceden kanaate sahip olmuş, buna göre gerekçe yazarak hukuki verileri tek taraflı değerlendirmiştir: Nitekim karar tümüyle 'Anayasa uzlaşma istiyor' tespitine dayanıyor. Halbuki, Anayasa siyasette uzlaşma olmayabileceğini de öngörerek üçüncü turdan itibaren 276 oyla bile cumhurbaşkanı seçilmesine imkân vermiştir. Kararda bu hukuki gerçek önemsenmemiştir.
1982 Anayasası'nın cumhurbaşkanı seçimini kolaylaştırdığı gerçeği, Danışma Meclisi tutanaklarında da açıkça belirtilmiştir. Ama Yüksek Mahkeme bu verilere bakmamış ve ortaya çelişkili, dağınık bir 'gerekçe' metni çıkmıştır.


Belli ki, 'içeri'de çok tartışmalar olmuş... Saygın bir hukukçu olan Sayın Tülay Tuğcu'nun bu süreçte yaşananları anı olarak yazmasını, yarının hukukçularına 'ders' olarak bırakmasını diliyorum.

t.akyol@milliyet.com.tr


(Milliyet)

YORUMLAR 22
  • Ali Şener 16 yıl önce Şikayet Et
    Allahım tek duam var.... Bu inançsızların, senin ve gönderdiğin emanet ve emanetçilerine düşmanlarının, kıyamet günü hesap anlarını biz inananlara göster lütfen... lütfen Allahım...
    Cevapla
  • AbdullahŞevketÖZER 16 yıl önce Şikayet Et
    ANAYASA SUÇLULARI!. Anayasayla sadakat ve tarafsızlıkla yetkili kılınmış olan bu kurum yetkilerini keyfiyet ve ideolojik olarak gasp ve suistimal SUÇLULARI durumuna düşmüşlerdir.
    Cevapla
  • Can Kara 16 yıl önce Şikayet Et
    . Minare epey uzunmuş ki kılıfını hazırlamak da iki ay sürmüş.
    Cevapla
  • fuat sertan 16 yıl önce Şikayet Et
    beni aydınlatın lutfen. şimdi yeni meclis cumhurbaşkanını seçecek deniyor ama bu mümkün değil çünkü 367 şartı olduğu için hiçbir parti bu sayıya ulaşamayacak ( çok zor ihtimalle akp belki) ozaman ne olacak yeniden seçim olacak yine kaos olmadı yine seçim bence türk halkı en az 4 seçime hazır olsun bu arada sezerde 8. belki 9. yıl koltukda oturabilecek (ne kadar şanslı ama ülke için şanssız biri)
    Cevapla
  • Kadir Kurtoğlu 16 yıl önce Şikayet Et
    demokrasi..... mesele 367 tartışması değildir. meselenin özü şu ki, sen bul bi yalan c.seçimini iptal et, çıkmaza sok, genel seçime gitsinler. yoksa ben yapacağımı yaparım... Anayasa mahkemesi üyeleri vicdan muhasebesi yapmalıdırlar. son olarak bu kadar tartışmalı bir gerekçe neden tartışılmıyor. c.seçiminde yer yerinden oynadı. nerde democratlar....
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Serik'te köpeklerden kaçan çocuk arabanın altında kaldı
ABD'de gençler tekbir getirerek Filistin'e destek oluyor