Almancı! Tiyatro ve Film Festivali

Ballhaus Naunynstraße 2008 yılınınKasım ayında, Fatih Akın’ın hamiliğinde ve kendisinin bir dönem asistanı olarak çalışan Şermin Langhoff’un sanat yönetmenliğinde, göç sonrası konuları işleyen bir tiyatro olarak Berlin’de açıldı. Bugüne kadar tiyatronun kendi yapımı olan ilk dokuz oyunu, yüzde yüzlük bir doluluk oranıyla seyircilerine ulaştı. Oyunlardan bazıları başka Alman kentlerinde ve İsviçre’de de gösterildi.

Ağırlık konusu itibarıyla bir ilke imza atan Ballhaus Naunynstrasse Tiyatrosu’nu destekleyenler arasında Berlin Belediye Başkanı Klaus Wowereit ve Federal Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier da bulunuyor.

Bu desteklerin de sayesinde işgöçünün başlangıcından 50 yıl sonra, bir zamanların misafir işçilerinin çocukları ve torunları Almanya’dan İstanbul’a, özellikle Fatih Akın’ın uluslararası başarısından sonra değişmeye başlayan ‚almancı‘ imajını sorgulayan hikayeleriyle geliyorlar. Türk-Alman genç yönetmenlerin altı tiyatro oyunu garajistanbul’da, Türk-Alman sinemasından örnekler Karşı Resimler etkinliği kapsamında İstanbul Modern’de, ayrıca iki DJ müzik gecesi de Ghetto Genuine Music Lounge’da sanatseverle buluşuyor. Tüm tiyatro oyunlarından ve film gösterimlerden sonra yönetmenler ve sanatçılarla söyleşiler de gerçekleştirilecek.

 

 

15 Haziran’da gösterilecek Öte Taraf, Nurkan Er’in Berlin’deki Türk kökenli eşcinsel erkeklerle yaptığı röportajlara dayanıyor. Oyun, eşcinsel ve Türk gibi kalıplaştırılmış iki kavramın olumlu bir aidiyete dönüşüp dönüşemeyeceğini sorguluyor. Oyunun metnini  birlikte yazan Nurkan Er ve Tunçay Kulaoğlu, Almanya’nın önde gelen tiyatro dergilerinden ‚Theater heute‘ tarafından umut veren genç yazarlar kategorisinde aday gösterildiler. Öte Taraf, geçtiğimiz aylarda, İsviçre’nin Bern kentindeki Çağdaş Tiyatro Festivali ile Duisburg’daki Akzente Festivali’nde de büyük ilgiyle karşılandı. Ünlü Ernst Busch Tiyatro Yüksekokulu’nda yönetmenlik eğitimi alan ilk Türk kökenli yönetmen olan Nurkan Er, halen Berlin Sanat Akademisi’nin burslu sanatçısı.

 

16 Haziran’da gösterilecek Tamer Yiğit ve Branca Prlic’in birlikte yazıp yönettiği Bir İhtar Şiiri, Berlin’in Kreuzberg semtindeki bir okulun öğrencileriyle birlikte geliştirildi. Oyun, üçüncü kuşak Türk-Alman gençlerinin yaşam gerçeklerini tüm çıplaklığıyla ama bir o kadar da şiirsel bir dille anlatıyor. Tamer Yiğit’in, Karşi Resimler film etkinliğinde gösterilecek yapımcılığını da üstlendiği uzun metrajlı filmi Selda da aynı konuya eğiliyor. Tamer Yiğit’i ayrıca oyuncu olarak da Thomas Arslan ve Hakan Savaş Mican’in filmlerinde de izlemek mümkün olacak.

 

17 Haziran’da gösterilecek Gazino Arabesk ile yönetmen Neco Çelik ve olağanüstü oyuncu kadrosu, yetmişli yılların arabesk filmlerinden yola çıkarak bir ilke imza attılar: Arabesk müzikali! Sahnede, Fatih Akın’ın hemen tüm filmlerinde yeralan İdil Üner, Berlinli soul kraliçesi Aziza A. ve İki Süper Film Birden’in kahramanı Tim Seyfi de yeralıyor. Neco Çelik ayrıca festivale iki filmle katılıyor ki bunlardan birisi, İdil Üner ve en az onun kadar yetenekli kardeşi İlke Üner’in başrolde oynadığı Şehir Gerilları. Filmin öyküsü, Berlin’deki breakdance ve graffiti camiasında geçiyor.

 

Breakdance, 18 Haziran’da gösterilecek Zeybreak dans gösterisinde de bir rol oynuyor. Efsanevi dans grubu Flying Steps’in kurucularından ve breakdance dalında dünya şampiyonlukları olan Kadir Memiş nam-ı diğer Amigo, Zeybreak ile köklerini oluşturan zeybek kültürüne doğru bir arayışa çıkıyor. Kendi yaşam öyküsünden yola çıkan Memiş, arkadaşı Yavuz Topuz ile birlikte, HipHop ve zeybek kültürlerinin harmanlandığı çokkimlikli bir dünyayı betimliyor. Berlin Senfoni Orkestrası ve New York’ta Carnegie Hall’da konserler veren bağlama ustası Nevzat Akpınar çok kimlikli bu mekanları canlı müzik ansamblesiyle müzikal anlamda tanımlıyor: yüzyılların geleneksel ölçüleri günümüz metropollerinin tınılarıyla buluşuyor.

 

Çok daha farklı bir buluşmayı ise, 20 Haziran’da, Lukas Langhoff ve Hülya Duyar’ınbirlikteyönettikleri Mezuniyet Buluşması – 2. Kuşak adlı belgesel tiyatro oyununda izlemek mümkün olacak. Onlar örnek insanlar: polis komiseri, milletvekili, müzik yapımcısı, sanatçı ve sporcu. Anne ve babaları, çoğu misafir işçi olarak kırk yıl önce daha iyi bir yaşam hayaliyle Almanya’ya gelmiş. Sahnede, önemli mevkilere gelmiş ama çelişkilerle yaşamak zorunda olan ikinci kuşaktan altı Türk-Alman yeralıyor. Aralarında Berlin Senatosu milletvekili Özcan Mutlu ile Türkiye’de Bir bulut olsam adlı diziden tanınan sinema ve tiyatro oyuncusu Hülya Duyar da var.

 

Türk-Almanların göç sonrası hikayeleri sadece sahnede değil, beyazperde de anlatılıyor. Küratörler Tunçay Kulaoğlu ve Martina Priessner, Karşı Resimler film etkinliğini, Türk-Alman işgöçünün sinema sanatındaki durakları başlıklı video sunumlarıyla açıyorlar. Sunum, almancı imajının sinema sanatının son 30 yılında geçirdiği evrelerin bir çözümlemesini yapıyor.

Film etkinliği, Fatih Akın’ın çok kişisel bir filmi olan Geri Dönmeyi Unuttuk adlı belgeseliyle açılıyor. Yönetmenin anne ve babası Hadiye Akın ile Mustafa Enver Akın, gösterimde aramızda olacaklar.

Fatih Akın’ın Duvara Karşı filmindeki başrol oyuncusu Birol Ünel ise bir dizi film gösteriminden sonra gerçekleşecek söyleşilerde bulunacak: Yurtdışı turnesi (Yönetmen: Ayşe Polat), Torbacı (Yönetmen: Thomas Arslan) ve Anam (Yönetmen: Buket Alakuş). Buket Alakuş’un Anam filminin başrol oyuncusu ve Fatih Akın’ın Yaşamın Kıyısında’dan sonra geniş bir kitle tarafından tanınan Nursel Köse, filmden sonra Birol Ünel ve yönetmenle birlikte sinemaseverlerle söyleşi yapacaklar.

İdil Üner, Şehir Gerillaları (Yönetmen: Neco Çelik), Saniye’nin Arzusu (Yönetmen: Sülbiye Günar) ve Torbacı (Yönetmen: Thomas Arslan) filmlerindeki rolleriyle festivale sadece oyuncu olarak katılmıyor, aynı zamanda, 2001’de Alman Kısa Film Ödülü’nü kazanan filmi Otel Osman’ın Aşıkları (başrolde Fatih Akın)’nın yönetmeni olarak da aramızda olacak.

Ayşe Polat’ın 2004’de Locarno’da En İyi Film Ödülü Altın Leopar’ı kazanan filmi En Garde, aynı festivalde aynı film ile En İyi Oyuncu Leoparı’nı kazanan Pınar Erincin’in katılımıyla gösterilecek.

Festivalin kapanış etkinliği ise, çok ödüllü bir ilk film olan Evet, istiyorum’un açık hava gösterimiyle gerçekleştirilecek. Bu özel gösterim kapsamında yönetmen Sinan Akkuş ile oyuncular Hülya Duyar, Pınar Erincin, Aykut Kayacık, Tim Seyfi, İdil Üner, Mürtüz Yolcu, Nuri Sezer ve diğerleri de söyleşide hazır bulunacaklar.

 

(Haber 7)

Ayrıntılı bilgi: http://almanci.kulturspruenge.net