Karadeniz'den en orjinal fıkra örnekleri

Bu konuda bir tartışma çıkması bile abes kaçar. Fıkra deyince akla önce Karadeniz ve ardında da Temel gelir. Fıkraların neden bu kadar ünlü ve ilgi çekici olduğu ise bölge insanının fıkra gibi yaşamasına dayanıyor. İşte örnekler:

Karadeniz'den en orjinal fıkra örnekleri
Karadeniz'den en orjinal fıkra örnekleri
GİRİŞ 28.11.2009 12:50 GÜNCELLEME 28.11.2009 12:50
Bu Habere 13 Yorum Yapılmış

Zafer Sel'in haberi

Doğu Karadeniz'de, doğal yaşamın her anında, birbirinden ilginç fıkra gibi olaylarla karşılaşmak mümkün.

Karadeniz Fıkraları Ajansı Sahibi Hikmet Aksoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karadenizlinin pratik zekasının, karakterinin, samimiyetinin, olaylara bakış açısının, kendine özgü mizah anlayışına sahip fıkraların esin kaynağı olduğunu belirterek, ''Piyasada nasıl pek çok değişik balın yanı sıra bir de Anzer balı vardır ya, bu da öyle bir şey. Üretilen fıkralar farklı, Karadeniz fıkraları farklı. Onlar orijinaldir'' dedi.

Karadeniz insanının çoğu zaman olaylara bir şaka gibi baktığını ifade eden Aksoy, şunları söyledi:

''Karadenizli ciddi olduğu zaman bile fıkrayı hiç unutmaz. Her sözünde bir kinaye, fıkra vardır. Bu kinaye küçümseme, kınama anlamında değildir. Dudaklarda bir gülümseme yaratmak içindir. Karadeniz'de doğal yaşam alanları, olumsuz şartlar, geçim derdi insanların fıkralara daha çok sarılmasına neden olmuştur. Doğu Karadeniz büyük bir mizah sahnesi. Burada yaşayan insanlar kurgulanmış bir oyunu değil, bizzat kendileri yaşayarak fıkraları ortaya çıkartıyor.''

KOMEDYEN CEM YILMAZ'IN YORUMU

Ünlü komedyen Cem Yılmaz'ın, sadece bir kez geldiği Trabzon'da, neden daha çok program yapmadığına ilişkin soruya, ''Karadeniz turnesinde enteresan şeyler yaşadık. Bir çok fıkrada rol aldık. Trabzon'a seyahat ediyorum, bir vatandaşa sorduk, 'havaalanına nasıl gidebiliriz?' diye, o da 'uçak havaalanı mı?' diye cevap verdi. Neden böyle oluyor sorusunun kaba bir cevabı yok. Trabzon'da bulunduğum 2 saatte 17 tane fıkra yaşayınca, ben niye burada sahneye çıkıp komiklik yapıyorum ki'' şeklinde verdiği cevap, fıkra denince, neden Karadenizlilerin akla geldiğini anlatır nitelikte.

İŞTE YAŞANMIŞ BAZI ÖRNEKLER

Dolmuş kalkıyor...
Ankara'dan ilk kez Trabzon'a gelen bir kişi, havalimanına otomobiliyle gelen ve şehrin yabancısı olan arkadaşıyla buluştuktan sonra, Trabzonlu tanıdıklarını telefonla arar.

Trabzonlu, her ne kadar gelip sizi alayım dese de misafirleri, ''otomobillerinin olduğunu, tarif etmesi halinde, Boztepe'de olduğunu söyleyen arkadaşlarının yanına gelebileceklerini'' söyler ve yola koyulurlar.

Tarif üzerine Yenicuma semtine kadar gelen bu kişiler, burada yolun ikiye ayrıldığını görünce, içinde bulundukları otomobilin camını indirerek, yol kenarındaki bir Trabzonlu'ya, ''Boztepe'ye hangi yoldan gidebiliriz?'' diye sorar.

Trabzonlunun verdiği, ''Şuradan dolmuş kalkıyor'' cevabı, ilk kez kente gelenleri gülme krizine sokar.

Israrla doysa vermek istedi ama...
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mehmet Ali Şahin, çeşitli ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Artvin'in Borçka ilçesine gelir.

Vatandaşlarla sohbet ederken, kalabalığı yararak güçlükle Şahin'in yanına yaklaşan bir kişi, ''Size bir dosya vermek istiyorum'' der. Şahin'in, dosyayı yanındaki Artvin milletvekillerine verebileceğini söylemesine rağmen, bu kişi ısrarla, dosyayı kendisine vermek istediğini söyler.

Israr üzerine bu vatandaşı kıramayan Şahin'in, ''Tamam ver bana dosyayı'' der. Vatandaşın, ''Sayın başkanım dosya yanımda değil'' demesi üzerine, Şahin ve çevresindekiler kendilerini gülmekten alamaz.

Uçağı dengede tutmak için mi?
Uçakla daha önce seyahat etmeyen bir Trabzonlu, kurumu tarafından verilen bir görev için uçakla İstanbul'a gider. İlk uçuşunda bazı izlenimler edinen Trabzonlu, yine uçakla geriye dönerken, pilotun kalkış sırasındaki uyarısı üzerine, hostes ve hostların, belli yerlere oturarak kemerlerini bağladığını görür.

Pilotun, iniş ve kalkışlarda hep aynı uyarıyı yaptığını ve her defasında hostes ve hostların aynı yerlere oturduğunu gören Trabzonlu, dayanamayıp, hemen yakınında oturan hosta, kısık bir sesle, ''Uçağın iniş ve kalkışlarda dengede olması için mu buralara oturuyorsunuz'' diye sorar.

Kahkaha atmaktan kendini alamayan host, hem güvenlik açısından hem de acil çıkışlarda belli görevleri olduğu için bu noktalara oturduklarını uzun uzun Trabzonluya anlatmak zorunda kalır.

Üye olmayan giremez...
Trabzon Gazeteciler Cemiyeti'nde oturan birkaç gazeteci, yakındaki bir çay ocağından çay söyler. Aradan epey bir zaman geçmesine rağmen çaylar gelmez.

Gazeteciler merakla beklerken, bir genç çaylarla içeri girer. Gazetecilerin, çayların niye geç geldiğini sorması üzerine çaycı,  ''Abi, girişte, 'üye olmayanlar giremez' diye yazıyordu. Ben de içeri gireyim mi, girmeyim mi düşündüm. Onun için geciktim'' cevabını verir.

İki ayrı tabak olmasın diye
Trabzon'un Uzungöl beldesine gezmeye giden 3 kişilik grup, bir restorana girerek, iki ayrı tabakta, biri 2 kişilik, biri de tek kişilik, yöreye özgü kuymak ister.

Bir süre sonra garson masaya, tek tabak içinde 3 kişilik kuymak getirir. Gruptakiler, iki yarı kuymak istediklerini, neden tek tabakta 3 kişilik kuymak yaptırdığını sorduğu garson, ''İki ayrı tabak olmasın diye hepsini bir yaptım'' cevabını verir.

Soru: Hastalığı ne? Cevap: Hasta!
Devlet Bakanı Faruk Özak, Trabzon Fatih Hastanesinde bazı açılış törenlerine katıldıktan sonra, tedavi gören hastaları ziyaret ederek, geçmiş olsun dileğinde bulunur.

Bir odaya girerek, tedavi gören yaşlı bir kadına ''geçmiş olsun'' dileğinde bulunan Özak, yakınına, ''Neyi var'' diye sorar.

Hasta yakının cevabı ise kısa olur: ''Hasta''

KAYNAK: AA
YORUMLAR 13
  • hasan yücel 15 yıl önce Şikayet Et
    seviyorumm.... karadenizli çok arkadaşım var Allah onlardan razı olsun bizi çok güldürüyorlar hele iki tane oflu var ki harbi karikatür.Ülkemin güzel insanları .Tüm karadenize sevgiler
    Cevapla
  • Mimiga 15 yıl önce Şikayet Et
    Temel kansere yakalanmıştır ve kalan ömrü birkaç gündür.. Bütün akrabalarını, tanıdıklarını ziyarete gider. Hepsine AIDS hastası olduğunu ve kısa bir süre sonra öleceğini söyler, helallik ister. Dursun dayanamayıp sorar "Ola Temel sen kansersun, tiysun AIDS oldum, ne tersun niye tersun" Temel cevap verir "ola elecum zaten kari da arkaya kalaca, pari kariyi karantiya alayim"
    Cevapla
  • Yusuf Yıldırım 15 yıl önce Şikayet Et
    Konu Karadeniz fıkrası olunca ben duramam. Temelle Dursun çalışmak için amerikaya giderler amerikalılar kızılderili kafatası getirene 1 dolar vermektedirler. Temelle Dursun günde 1 veya iki kafatası getirirler derken daha uzağa giderler gece çadır kurarlar sabah erkenden kalkan Temel çadırın yüzlerce kızılderili tarafında sarılmış olduğunu görünce hızla içeri döner ve - kalk ula Dursun parayı gözünden vurduk. der..
    Cevapla
  • ali keskin 15 yıl önce Şikayet Et
    mimiga. süpersin vallaha hiç gülesim yoktu. Ula Temeeel yanuklari atma yanukları atma" :)))))))
    Cevapla
  • ali keskin 1 yıl önce Şikayet Et
    gülesin yoksa gül me
    Cevapla
  • Bilal ÖZTÜRK 15 yıl önce Şikayet Et
    muratyerebakan kardeşim. Karadeniz insanını küçük düşürmekmi.Yapma lütfen.bizim için onlar çok değerli.Fıkraları okuduğum zaman kesinlikle senin söylediğin gibi düşünmüyorum.Zeki,akıllı ve vatansever insanlar onlar.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Milyonlarca kişiye çağrı! Süre azaldı! Bunu yapmayan 7 bin TL ödemek zorunda kalacak
Ankara’da çalgı çengi belediyeciliğinin 2024 karnesi: Konsere 438 milyon, barınağa 0 lira