1.Uluslararası Adli Biyoloji ve Genetik Kongresi

Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hancı: - ''Sadece otopsi yapılan ve adli rapor verilen bir bilim alanı olarak görülen adli tıp, son yıllarda bir çok bilim dalıyla ortaklaşa çalışır hale geldi''

1.Uluslararası Adli Biyoloji ve Genetik Kongresi
1.Uluslararası Adli Biyoloji ve Genetik Kongresi
GİRİŞ 27.11.2014 12:55 GÜNCELLEME 27.11.2014 12:55

Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hamit Hancı, ''sadece otopsi yapılan ve adli rapor verilen bir bilim alanı" olarak görülen adli tıbbın son yıllarda bir çok bilim dalıyla ortaklaşa çalıştığını söyledi.

Hancı, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Morfoloji Binasında düzenlenen '' 1. Uluslararası Adli Biyoloji ve Genetik Kongresi''nde yaptığı konuşmada, adli tıbbın temel görevinin ''otopsileri yapmak, ölüm sebeplerini ve zamanını saptamak, adli bir olaya yönelik insan vücudu üzerindeki darp izlerini tesbit etmek ve cinsel saldırılarda delil saptamak'' olduğunu söyledi.

Dışarıdan bakıldığında "sadece otopsi yapılan ve adli rapor verilen bir bilim alanı" olarak görülen adli tıbbın, son yıllarda bir çok bilim dalıyla ortaklaşa çalıştığını belirten Hancı, adli bilimlerin, tıp, fen ve sosyal bilimler alanlarındaki bilgilerin adaletin hizmetine sunulmasıyla ilgilenen bir dal olduğunu bildirdi.

Hancı, ''Bu geniş yelpaze içerisinde tıp bilimlerinden uzman hekim ve diş hekimi, fen bilimlerinden kimyacı, eczacı, antropolog, biyolog, zoolog, botanikçi, toksikolog, makine, elektrik ve elektronik mühendisleri, sosyal bilimlerden ise hukuk fakültesi mezunları, hakim, savcı, avukat, polis akademisi mezunları, jandarma , psikolog, pedagog, sosyolog ve hatta iletişim fakültesi mezunları yerini almaktadır'' dedi.

''Adli biyoloji ve genetik bel kemiğini oluşturuyor''

Adli biyoloji ve genetiğin de adli bilimlerin bel kemiğini oluşturan çok önemli yapı taşlarından olduğunu ifade eden Hancı, şunları kaydetti:

''Enstitümüzde var olan Adli Biyoloji, Toksikoloji, Kriminalistik, Adli Psikoloji Lisans Üstü Eğitimlere ek olarak Adli Genetik , Sağlık Hukuku , Adli Antropoloji programları açılmış, Adli Bilişim, Adli Eczacılık , Adli Diş Hekimliği, Adli Veteriner Hekimlik gibi ülkemizde çoğu ilk olacak programların çalışmaları devam etmektedir.

Daha ileri vadede Adli Hemşirelik, Adli Ebelik, Adli Muhasebe , Nükleer Adli Bilimler, Adli Biyoteknoloji, Adli Gıda İncelemeleri, Adli Arkeoloji, Adli Meteoroloji/Astronomi, Adli Ziraat, Adli Tekstil, Adli Sanat , Adli Biyokimya, Adli Patoloji gibi alanların oluşturulması hedeflerimiz arasındadır.''

''Küçük bir lekeden büyük sonuçlar çıkıyor''

Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sibel Ayşıl Özkan da Türkiye'de her geçen gün adli bilimin öneminin arttığını vurgulayarak, bu alanın multidisipliner çalışmayı gerektirdiğini söyledi.

Bu alanda biyoloji ve biyolojik çalışmaların son derece gerekli olduğunu ifade eden Özkan, biyolojik verilerin toplanması, değerlendirilmesi, olay yeri inceleme gibi bir çok adli alanda ortak çalışmaların önem kazandığını anlattı.

Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. Yalçın Büyük de adli biyoloji alanında yapılan çalışmalar hakkında bilgi verirken, bu alanda çalışan ekibin kendileri için ''yüz akı'' olduğunu söyledi.

Bu ekibin son yaşanan Soma ve Ermenek maden kazalarında son derece özverili çalışmalar yürüttüğünü anlatan Büyük, ''Ancak bu iş sadece kimliklendirmeden ibaret değil, laboratuvarlarda yürütülen çalışmalarda küçük bir leke, damla ya da kıl örneğinden büyük sonuçlar elde ederek yargıya yardımcı olmaktadır'' ifadesini kullandı.

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Hollanda Başbakanı ortak basın toplantısı düzenledi
İki sektörde akıl almaz rakamlar! Devleti soymuşlar, maliye peşlerine düştü