'The İmam' filmi çok tartışılacak
İmam Hatipli olduğu için utanan ve bunu yıllarca saklayan gencin hikâyesinin anlatıldığı 'The İmam' sinama severlerle buluşuyor. İşte Ömer Lütfü Mete'nin yazdığı çarpıcı senaryo:
GİRİŞ 06.10.2005 13:00
GÜNCELLEME 06.10.2005 13:00
14 Ekim’de vizyona girecek “The İmam” filmi hayli tartışma yaratacağa benziyor. Senaryosunu köşeyazarı Ömer Lütfü Mete’nin yazdığı, yönetmenliğini adını 1999’da çektiği ve 12 Eylül dönemindeki işkenceleri anlatan yasaklı ‘Gülün Bittiği Yer’ filmiyle duyuran İsmail Güneş’in yaptığı film, yıllarca imam hatip lisesi mezunu olduğunu saklayan Emre Hacıoğlu’nun (Baykara) hikâyesini yansıtıyor.
Malatya Darende ve İstanbul’da çekimleri tamamlanan filmin halen ses montajı yapılıyor.
“The İmam” filminin baş kahramanı, İHL mezunu Emre Hacıoğlu ergenlik yıllarında kızlar ‘ölü yıkayıcı’ diye alay edince kimliğini saklamaya başlar ve adını Emre Baykara olarak değiştirir. Boğaziçi Üniversitesi’nde bilgisayar mühendisliği eğitimi aldıktan sonra İngiltere’de master yapıp, İstanbul’da can dostu Mert ile iş kurar. Emre geçmişini o kadar başarıyla saklamaktadır ki ortağı bile onun İHL mezunu olduğunu bilmemektedir. Emre artık evi, cipi olan zengin bir gençtir. Yalnızlığını özel yapım olan chopper model bir motosiklet ile paylaşan Emre bir gün İHL’den arkadaşı Mehmet’le karşılaşıp, kanser olduğunu öğrenir. Mehmet, tedavisi nedeniyle imamlık yaptığı köyde Ramazan ayında hizmet veremeyeceği için Emre’den yardım ister. Radikal bir karar alarak motosikletine atlayıp arkadaşının köyüne imamlık yapmaya giden Emre, kendisini dedikodular içinde kimliğini sorgularken bulur. Emre’nin en büyük belalısı ise köyün ileri gelenlerinden Hacı Feyzullah’tır. Bu arada İstanbul’da tedavi olan arkadaşı Mehmet hayatını kaybeder. Cenazesini yıkamak ise geçmişinden kaçan Emre’ye düşer. Filmin adındaki The ise oyuncular Tarık, Hacı Feyzullah ve Emre’nin baş harflerinden oluşuyor.
Yönetmen Güneş, konuya bizzat bir İHL mezununun gözünden bakıyor. Filmin tartışmalara ayrı bir boyut katacağını dile getiren Güneş, amacının İHL’lilerin de askerlik yapan ve vergisini düzenli ödeyen insanlar olmasına rağmen toplumda sürekli dışlanmalarının yanlış bir eylem olduğunu anlatmak olduğuna işaret ediyor. Güneş, filmin gösterime girmesiyle beraber laik-anti-laik tartışmalarının bile çıkabileceğine dikkat çekiyor. The İmam 2 adıyla filmin devamının çekilmesi planlanıyor.
Türkiye’de 2.5 milyon İHL mezunu olduğuna dikkat çeken İsmail Güneş, “Hayatımızı tamamen büyükler planlıyor, çocuklar değil. Anne baba karar veriyor, çocuklarını İHL’ye yolluyor. Çocuklar ırgatlar gibi çalışıyorlar. Sınavdan sınava koşturuyorlar. Ailelerin verdiği kararlar bir süre sonra çocuğun hayatını çekilmez hale getirebiliyor. Çocukla arkadaşları, “Ölü yıkayıcı” diye dalga geçebiliyor” dedi.
The İmam’ın Adana’dan Çorlu’ya, Urfa’dan Mardin’e kadar 105 sinemada gösterileceğini belirten Güneş, Avrupa’da da 50 ülkede İngilizce, Fransızca ve Almanca olarak gösterime gireceğini söyledi.
Filmi çekmek için para bulmak adına gösterdikleri enerjiyi filmler için harcasa her sene Oscar’ı alabileceğini belirten Güneş, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sinemayı destekleme çalışmasının çelişkilerle dolu olduğunu savundu.(Tercüman)
Malatya Darende ve İstanbul’da çekimleri tamamlanan filmin halen ses montajı yapılıyor.
“The İmam” filminin baş kahramanı, İHL mezunu Emre Hacıoğlu ergenlik yıllarında kızlar ‘ölü yıkayıcı’ diye alay edince kimliğini saklamaya başlar ve adını Emre Baykara olarak değiştirir. Boğaziçi Üniversitesi’nde bilgisayar mühendisliği eğitimi aldıktan sonra İngiltere’de master yapıp, İstanbul’da can dostu Mert ile iş kurar. Emre geçmişini o kadar başarıyla saklamaktadır ki ortağı bile onun İHL mezunu olduğunu bilmemektedir. Emre artık evi, cipi olan zengin bir gençtir. Yalnızlığını özel yapım olan chopper model bir motosiklet ile paylaşan Emre bir gün İHL’den arkadaşı Mehmet’le karşılaşıp, kanser olduğunu öğrenir. Mehmet, tedavisi nedeniyle imamlık yaptığı köyde Ramazan ayında hizmet veremeyeceği için Emre’den yardım ister. Radikal bir karar alarak motosikletine atlayıp arkadaşının köyüne imamlık yapmaya giden Emre, kendisini dedikodular içinde kimliğini sorgularken bulur. Emre’nin en büyük belalısı ise köyün ileri gelenlerinden Hacı Feyzullah’tır. Bu arada İstanbul’da tedavi olan arkadaşı Mehmet hayatını kaybeder. Cenazesini yıkamak ise geçmişinden kaçan Emre’ye düşer. Filmin adındaki The ise oyuncular Tarık, Hacı Feyzullah ve Emre’nin baş harflerinden oluşuyor.
Yönetmen Güneş, konuya bizzat bir İHL mezununun gözünden bakıyor. Filmin tartışmalara ayrı bir boyut katacağını dile getiren Güneş, amacının İHL’lilerin de askerlik yapan ve vergisini düzenli ödeyen insanlar olmasına rağmen toplumda sürekli dışlanmalarının yanlış bir eylem olduğunu anlatmak olduğuna işaret ediyor. Güneş, filmin gösterime girmesiyle beraber laik-anti-laik tartışmalarının bile çıkabileceğine dikkat çekiyor. The İmam 2 adıyla filmin devamının çekilmesi planlanıyor.
Türkiye’de 2.5 milyon İHL mezunu olduğuna dikkat çeken İsmail Güneş, “Hayatımızı tamamen büyükler planlıyor, çocuklar değil. Anne baba karar veriyor, çocuklarını İHL’ye yolluyor. Çocuklar ırgatlar gibi çalışıyorlar. Sınavdan sınava koşturuyorlar. Ailelerin verdiği kararlar bir süre sonra çocuğun hayatını çekilmez hale getirebiliyor. Çocukla arkadaşları, “Ölü yıkayıcı” diye dalga geçebiliyor” dedi.
The İmam’ın Adana’dan Çorlu’ya, Urfa’dan Mardin’e kadar 105 sinemada gösterileceğini belirten Güneş, Avrupa’da da 50 ülkede İngilizce, Fransızca ve Almanca olarak gösterime gireceğini söyledi.
Filmi çekmek için para bulmak adına gösterdikleri enerjiyi filmler için harcasa her sene Oscar’ı alabileceğini belirten Güneş, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sinemayı destekleme çalışmasının çelişkilerle dolu olduğunu savundu.(Tercüman)
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
