Enkaz altında hayatta kalmaya çalıştılar

Ölümle pençeleşen yeğenlerini gören çocukların amcası Abdülahlik Hassun, "Ne konuşacağımı bilmiyorum. Ne hissettiğimi bilmiyorum. Her baba çocukları için nasıl korkup endişe duyarsa ben de aynısını hissettim, yaşadım" ifadesini kullandı. Yaşanan olay Suriye'de sivil katliamların en dikkat çeken anları olarak kaldı.

Suriye'de Beşşar Esed rejimi ve Rusya'nın bombardımanlarının en büyük mağdurları kadın ve çocuklar olmaya devam ediyor. İdlib'de Esed rejimine ait savaş uçaklarının enkaza çevirdiği bina, 6 kişilik ailenin en küçük fertlerine mezar oldu.

Esed rejimine ait savaş uçakları, İdlib'e gerçekleştirdiği hava saldırılarıyla sivilleri hedef almaya devam ediyor.

İdlib'in Eriha ilçesinde Esed rejiminin savaş uçaklarının geçen hafta enkaza çevirdiği bina, 6 kişilik ailenin en küçük bireylerini ailelerinden kopardı.

Sıkıştığı enkazda, 5 yaşındaki Riham, 3 yaşındaki kız kardeşi Revan'ı dördüncü kattan düşmemesi için tutmaya çalıştı ancak küçük Riham'in gücü tükenince aşağı düşen Revan yaşamını yitirdi.

Büyük kardeş Riham da kaldırıldığı hastanede yaşam mücadelesini kaybetti.

Çaresiz kalan amca Abdülahlik Hassun'un kameralara yansıyan çığlıkları ve çocukların ölümle pençeleştiği anlar, Suriye'de sivil katliamının en çarpıcı anları olarak hafızalarda yer edindi.

Saldırıda iki yeğenini kaybeden amca Hassun, dehşet dolu anları anlattı.

Hassun, "Savaş uçağı saldırı düzenleyince çatı çöktü. Üst katımda oturan akrabalarımın yanına çıktım. Kanlar içindeki bir kızı aldım kucağıma. Kız bana kardeşlerim diye haykırıyordu. (Onları) Aşağıya inip bıraktım ve yeniden çatıya çıktım." dedi.

Enkaz altında kardeşinin diğer çocuklarını kurtarmaya çalışan amca Hassun, şöyle konuştu:

"Üst kata çıkıp enkazın arasında 5 yaşındaki Riham'ın 3 yaşındaki Revan'ı kurtarmaya çalıştığını gördüm ancak küçük Revan dördüncü kattan yere düştü. Enkaz altındaki diğer iki kızı kurtarabildim. Ne konuşacağımı bilmiyorum. Ne hissettiğimi bilmiyorum. Her baba çocukları için nasıl korkup endişe duyarsa ben de aynısını hissettim, yaşadım."

İDLİB GERGİNLİĞİ AZALTMA BÖLGESİNDEKİ DURUM

Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib ili neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin kalesi niteliğinde. Halihazırda iç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, Mart 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.

Türkiye, Rusya ve İran 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve çevresini "Gerginliği Azaltma Bölgesi" ilan etti. Rejim güçlerinin ateşkesi sık sık ihlal etmesi üzerine Türkiye ve Rusya ek mutabakata vardı.

Rejim güçleri, destekçilerinin yardımıyla 17 Eylül 2018'de Rusya'nın Soçi kentinde imzalanan mutabakata rağmen saldırılarına devam ediyor.

Kazakistan'ın başkenti Nur Sultan'da 25-26 Nisan'da Türkiye, Rusya ve İran arasında düzenlenen 12'nci toplantı sırasında artan saldırılar, aynı yoğunlukta sürdü.

Esed rejimi ve destekçilerinin, Türkiye ve Rusya'nın İdlib mutabakatını imzaladığı 17 Eylül 2018'den beri ateşkesi ihlal ederek gerçekleştirdiği saldırılarda 553 binden fazla sivil yerlerinden edildi.

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Beşşar Esed ve destekçilerinin, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ne 26 Nisan-27 Temmuz'da düzenlediği saldırılarda 208'i çocuk, 140'ı kadın 781 sivilin yaşamını yitirdiğini duyurmuştu.