Doğaüstü (yaşanmış) bir olay!...

Bu olay Kayseri'nin Bünyan ilçesi'nde yasandı. Olay Alfred Hitchcock'un meşhur korku filmlerini bile çok gerilerde bırakacak kadar tüyler ürpertici. Gece bindiğiniz otomobilde direksiyonda kimse yoksa ne yapardınız?

Doğaüstü (yaşanmış) bir olay!...
Doğaüstü (yaşanmış) bir olay!...
GİRİŞ 23.09.2004 15:08 GÜNCELLEME 23.09.2004 15:08
Bu Habere 10 Yorum Yapılmış

Bu olay Kayseri-Bünyan ilçesi sinirlari içerisinde yasanmistir ki, olayın kendi Alfred Hitchcock'un meshur korku filmlerini bile çok gerilerde birakacak kadar tüyler ürpertici.



Kendisi Bünyanlı olmayan, politikayla uğraşmis ve halen Kayseri'de yaşayan işadamı, Bünyan sınırında, Kayseri Malatya kara yolu üzerinde, bir benzin istasyonuna girer. Lokantaya oturur ve orada kalabalık toplulukla birlikte bir ufak rakı içer.



Yürüyüş mesafesindeki Bünyan'a gitmek için, lokantadan çıkar. Ancak dışarısı hem zifiri karanlik hem de korkunç bir kar-tipi fırtınası baslamıştır. Benzin istasyonuna yaklaşık 300 metre mesafedeki, Bünyan'a dönüs yolu kenarına varır. Oradan geçen bir arabaya binip, Bünyan'a ulasma derdindedir.



Fırtına daha da şiddetlenir. Adam bir-kaç adım ötesini bile görememektedir. Gelip-geçen bir araba da yoktur. Nihayet karanlıklar içerisinde, hayalet gibi yavas yavas yaklasan bir arabanin iki farıni fark eder. Arabanin, tam önünde yavaslamasıyla birlikte hemen arka kapıyı açar ve arabaya biner. Kapıyı kapatır, araba yeniden hareket eder. İçeridekilere merhaba demek ister. Ama o da ne?



Araba da kimse olmadığı gibi, direksiyonda da kimse yok. Birden paniğe kapılır. Korkuyla, hemen arabadan atlayıp, oradan kosarak uzaklasmak ister ama hem araba hızlanmış, hem de korku ile dizleri baglanmış, hareket edemez hale gelmiştir. Araba keskin bir viraja dogru yaklaşır. Adam dua etmeye baslar.



Tüm günahlari için tövbe eder. Arabayı durdurması için Allaha yalvarır. Tam bu esnada, pencereden bir el uzanır ve direksiyonu kıvırarak, sert virajdan arabanın dogru yola dönmesini sağlar. Her tehlikeli dönemece yaklaştıkça, Allah'a yalvarış ve yakarışı artar ve her seferinde de bir el dişarıdan uzanıp, direksiyonu çevirir.



Sonunda kendisini biraz toparlar, ayaklarını kımıldatır. 'Ya Allah koru beni...' deyip, kapıyı açmasıyla birlikte, kendisini arabadan dişarı fırlatır. Bir kaç takla attıktan sonra, şarampolde kendisine gelir. Defalarca üç Kulfu-bir Elham okuyarak, Bünyan'a yürüyerek ulaşırr ve bir kahvehaneye girer. Üstübaşı ıslak ve şok haldedir.



Kendisini tanıyanlar hemence sobanın başına alırlar. Eline bir çay verirler. Bir müddet sonra kendisine gelip, sesi titreyerek, başına gelen doğa üstü ve korkunç olayı anlatır. Olayı dinleyenler inanmak istemeseler de, anlatan kişinin aklı başında ve toplumsal sorumluluk taşıyan bir pozisyonda olduğunu bildiklerinden, herkeste derin bir sessizlik olusur.



Yaklaşık yarım saat sonra, aynı kahvehaneye Koyunabdal Köyü'nden iki kişi girer. Bir masaya oturur ve iki bardak çay söylerler. Bu arada, gelenlerden birisi, diğerine şunları söyler :



-Hasan Yıldız baksana, şu sobanin başında oturan geri zekalı, bizim araba yolda kalınca, biz arabayı iterken, arabaya binip-inen kişi değil mi?-

YORUMLAR 10
  • şahin özkan 16 yıl önce Şikayet Et
    alıntı. bu olayı ikbak hanım proğramında anlattı
    Cevapla
  • murat narmanlı 16 yıl önce Şikayet Et
    .... hadi ikinci öykünün bi mantığı varda birinci öykü manasız saçma sapan bi kurgulamadan ibaret neresi ilginç bunun
    Cevapla
  • doğan bozkurt 16 yıl önce Şikayet Et
    inanmıyorum. inanmıyorum ya inanmıyorum olamaz böyle bi şey memurum ve gelip gidenlerde beni deli sanacak innamıyorum olamaz böle bi şey gülmekten geberecem amanınn aman
    Cevapla
  • selman eder 16 yıl önce Şikayet Et
    süper ya. süper hikaye
    Cevapla
  • serdar kopan 16 yıl önce Şikayet Et
    teşekkürler haber7.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Milyarderlerin en fazla bulundu şehirler! İlk 10'da dikkat çeken ayrıntı..
Öğrenciler tekme tokat birbirine girdi: 7'si bir olup bayıltana kadar dövdü!