Vali Güler: Katilin kimliğini belirledik

İstanbul Valisi Muammer Güler, Hrant Dink cinayetiyle ilgili açıklama yaptı. Cinayetle ilgili zanlının fotoğraflarını basına dağıtan Güler, Dink'in koruma talebi olmadığını söyledi.

Vali Güler: Katilin kimliğini belirledik
Vali Güler: Katilin kimliğini belirledik
GİRİŞ 20.01.2007 12:50 GÜNCELLEME 20.01.2007 12:50

İstanbul Valisi Muammer Güler, Hrant Dink'in öldürülmesi olayıyla ilgili elde sonuca gidebilecek çok önemli kanıtlar olduğunu belirterek, "Görgü şahitlerinin verdiği bilgilerle görüntüleri karşılaştırıyoruz. Mutlaka bir sonuca varacağız" dedi. Muammer Güler, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan Caddesi'ndeki yerleşkesinde yaptığı açıklamada, gözaltında 3 kişi olduğunu ve ellerinde net kanıtlar bulunduğunu söyledi. Elde edilen görüntü ve belgelerin yoğun biçimde incelendiğini kaydeden Güler, Hrant Dink'in kaybolduğu öne sürülen cep telefonunun da yakınında, olay yerinde bulunduğunu bildirdi.

Güler, araştırmaların sürdürüldüğünü ve tanıkların ifadelerine başvurulduğunu anlattı. Dink'in, 13 Ocak tarihli Agos Gazetesi'nde kaleme aldığı yazısında, aldığı mahkumiyet kararına karşı AİHM'e yapacağı başvuru öncesinde, bu olayın geçmişini anlatmaya başladığını gördüklerini dile getiren Güler, şöyle devam etti: "Bugün yayınlanan gazetede de yine o sürecin nasıl işlediğini ve nasıl buraya geldiğini ifade etmeye çalışıyor. Olay şudur; olay yeni olmuş gibi yansıtılıyor. Kesinlikle böyle birşey yok. 24 Şubat 2004'te böyle bir görüşme gerçekleştirilmiştir. Asla bir tehdit, asla bir uyarı söz konusu değildir. Zihinlerimizi yoklayalım. Bu olayın geçmişteki gelişimini de gözardı etmeyelim. 2004 yılı şubat ayı başında Sabiha Gökçen hanımefendinin aslen Ermeni olduğunu, bununla ilgili şok iddiaları gazetesinde belirtmesi üzerine tepkiler ve yorumlar meydana gelmişti. Bu nedenle de Ermeni cemaatine ilişkin bazı tehditler yer almıştı. Bunlar içinde de Ermeni Patriği Mutafyan'ı hedef alan tehditler dahi olmuştu. Tehditlerin önlenmesi, bu tür önlemlerin alınması konusunda Mutafyan'ın bizzat valiliğimize yaptığı müracaat üzerine, Dink'e e-mail yoluyla gelen bir tehditten de bahisle, bu konuyla ilgili vali yardımcısı arkadaşım ve ilgili adli makamlar nezdinde, ilgili uzmanlar seviyesinde bu tehdit araştırılmış, Bursa, İstanbul ve Yalova'da yapılan tespitlerle tehditte bulunan kişi de yakalanmış ve tutuklanmıştır." Güler, ilgili makamların bu tür başvuruları en hassas biçimde değerlendirdiğini ve sonuçlandırdığını söyledi. Dink'in, yine yakın zamanda, geçen yıl içinde mektupla tehdit edildiğine ilişkin başvurusu üzerine Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldığını, mektup üzerindeki isim ve adresin incelendiğini belirten Güler, böyle bir adres ve isim bulunamadığı için işlem yapılamadığını dile getirdi. Güler, bu konuya ilişkin savcılığın gerekli işlemi yaptığını belirterek, "Kendisinin de bu konuya ilişkin bir koruma talebi olmamıştır" dedi.

"MUTLAKA BİR SONUCA VARACAĞIZ"

Güler, şunları kaydetti: "Elimizde delil niteliğinde sayılabilecek, bizi sonuca götürecek çok önemli tespitler, değerlendirmeler var. Çalışmalarımız çok yönlü olarak sürüyor. Elde edilen görüntülerin tamamı, hepsi Ankara'dan gelen uzman ekiplerle birlikte izleniyor. Görgü şahitlerinin verdiği bilgilerle görüntüleri karşılaştırıyoruz. Mutlaka bir sonuca varacağız. Mutlaka en kısa sürede bunu açığa çıkarmaya çalışacağız. Dink'e sıkılan kurşunun bu ülkenin huzur ve güvenliğine sıkılmış bir kurşun olduğunu belirtiyorum. Dink ailesine başsağlığı diliyor, acısını yürekten paylaşıyorum. Meslektaşlarının da başı sağolsun."

Gözaltındaki 3 kişi içinde asli fail olup olmadığı sorulan Güler, "O konuda birşey söyleyemem" diye konuştu. Dink'in kaybolduğu öne sürülen cep telefonunun, bu kişilerden birinin üzerinde çıkıp çıkmadığı sorusu yöneltilen Güler, "O konuda da birşey söyleyemem. O hassas bir konu, çalışmalarımız sürüyor" yanıtını verdi.

Vali Güler gazetecilerin mensuplarının sorularını cevapladı. "Dink'in avukatının emekli bir askerle ilgili tehdit aldığına dair açıklaması oldu. O konu ile ilgili size bir şey ulaştı mı?" şeklindeki soruya karşılık Güler, "Hayır. Bize yapılan bir şikayet yoktur. Ancak kendisi, 2006 yılında bir e-mail yoluyla Ahmet Demir isimli şahıs tarafından basına da yansıyan bir tehditle ilgili mektubu Şişli Cumhuriyet Başsavcılığına intikal ettirmiştir" dedi.

Güler, Şişli Cumhuriyet Başsavcılığının konuyla ilgilendiğini ifade ederek, "Bursa'daki adreslerde de araştırma yapmıştır. Ancak Bursa'da iddia edilen adresin doğru olmadığı, böyle bir adresin yer almadığı, Bursa'da da Ahmet Demir adlı 542 vatandaşın olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle de her hangi bir işlem yapılamamıştır" diye konuştu. Dink'in emniyetten koruma talebi olup olmadığına ilişkin soru üzerine Güler, "Hrant Dink'in herhangi bir koruma talebi olmamıştır" dedi.

"DİNK İLE GÖRÜŞENLER, GÜVENLİK GÖREVLİLERİYDİ"

 İstanbul Valisi Muammer Güler, koruma talebinde bulunan ve ön inceleme ve komisyon değerlendirmesine göre koruma verilen 18 basın görevlisi hakkında koruma tedbirinin sürdürüldüğünü belirterek, Dink'in yargılanmakta olduğu dava ile ilgili duruşmalarda ve adliyede, genel güvenlik tedbirlerinin alındığını hatırlattı. Güler, Sabiha Gökçen ile ilgili 2004 Şubat ayında yazılan yazılar nedeniyle, bazı olumsuz değerlendirmelerin ortaya çıktığını, kamuoyunda bazı tepkiler doğduğunu anımsattı. Bu konu ile ilgili Ermeni cemaatine yönelik tehditlerin resmi başvuru ile kendilerine bildirildiğini ve başvurunun değerlendirildiğini anlatan Güler, şöyle konuştu:

"Bir şahıs İstanbul, Bursa ve Yalova da yapılan incelemeler sonucu yakalanmış ve tutuklanmıştır. 10 ay ceza almıştır. Bu tür tehditler konusunda, Ermeni cemaatinin önde gelen bir insanını, bir genel yayın yönetmeni olarak Hrant Dink'in bu tehditlerden haberdar edilmesi, konunun hassasiyetinin kendisiyle paylaşılması arzusuyla kendisi alenen davet edilmiştir. Güvenlik makamları, zaman zaman yaptığı istihbarat çalışmalarında elde ettiği bilgileri bazılarıyla paylaşmak ihtiyacı hissedebilir. Nitekim buradaki görüşmede, bu hassasiyetin kendisiyle paylaşılmasından, nitekim patrikhanenin de bu konuda tehdit edildiğini belirtmek suretiyle doğacak tepkiler hususunda kendisi bilgilendirilmiştir. Bu hassasiyet kendisiyle paylaşılmıştır. Aleni yapılan bir davettir. Orada bulunan kişiler de, istihbari bilgilerin ulaştığı güvenlik görevlileridir."

Muammer Güler, korumanın nasıl yapılacağı hususunun mevzuatlarla düzenlendiğini kaydederek, Hrant Dink'in talebi olmadığı için yakın koruma uygulanmadığını, ancak tehditler dolayısıyla duruşmalarda, adliyede alınan güvenlik tedbirleriyle evinin çevresindeki devriyelerin artırıldığını bildirdi.

ÖRGÜT BAĞLANTISI ARAŞTIRILIYOR

"Cinayetin örgüt bağlantısı olup olmadığına" ilişkin soruya Güler, "Bu konunun değerlendirmesi yapılıyor. Örgüt müdür, şahsi midir, başka bir sebebe mi dayanmaktadır konusunda, güvenlik güçlerimiz kapsamlı bir araştırma yapmaktadırlar" dedi. Vali Güler, olayla ilgili bilgisine başvurulan ya da ifadesi alınan kişi sayısının sorulması üzerine, "Görgü tanıkları, bize başvurular var ama size bu konuda sayı vermem mümkün değil" diye konuştu. "Emniyet ve valilik ilk kez böyle bir uygulamaya mı gidiyor? Amaç nedir?" sorusuna karşılık Güler, "İlk kez değil. Bununla ilgili vatandaşlarımızın yardımcı olmasını da istiyoruz. Bu konuyu vatandaşlarımızla paylaşıyoruz. Kamuoyunun bu konuda bize yardımcı olmasını istiyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜLERDEKİ ŞÜPHELİ

Dağıtılan CD'lerde yer alan şüphelinin, "beyaz bereli, kot montlu, kot pantolonlu, bıyıklı ve ince yapılı, 20-25 yaşlarında olduğu" tespit ediliyor. Kamera görüntülerine, önce koşarak ve elini beline, pantolonunun içine sokarak yansıyan şüphelinin, daha sonra elini belinden çekmesinin ardından adımlarını yavaşlattığı ve yürüyerek kameranın görüntüsünden çıktığı görülüyor.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Guterres: Refah'a yapılacak bir saldırı insani bir kabus olacaktır
Gelinin duvağını toplarken başından vurulmuştu: 3 aylık hamile kadından acı haber!