Acarkent Villaları'nda Dalan imzası

Orman Bakanı Osman Pepe’nin, bakanlık memurlarının bile silahla tehdit edildiğini açıklamasıyla gündeme gelen Acarkent Villalları için Vakit, Dalan'ı manşet yaptı.

Acarkent Villaları'nda Dalan imzası
Acarkent Villaları'nda Dalan imzası
GİRİŞ 19.02.2007 12:42 GÜNCELLEME 25.08.2020 16:07

Vakit; Orman Bakanı Osman Pepe’nin, inceleme yapmak isteyen bakanlık memurlarının bile silahla tehdit edildiğini açıklamasıyla gündeme gelen, kamuoyunda bir süre tartışıldıktan sonra üzeri küllenen “Acarkent” dosyasını açıyor. En fazla yüzde 6 olması gereken yapılaşma oranının yüzde 96’ya çıkarıldığı Beykoz Acarkent’te siyaset, medya, yargı ve askeri çevrelerden kimlerin oturduğu, dosyamızda yer alacak.

İMZA BEDRETTİN DALAN’DAN

 

 

 

Dosyamızın ilk gününde, Acarkent’e onay veren belediye başkanını ve bu onayın ardından villa sahibi olan oğlunu açıklıyoruz.      

Acarlar Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Acar ile oğlu Erdal Acar'ın sahibi olduğu Acarkent villalarının, orman talan edilerek kurulmasına onay veren kişinin İstanbul Büyükşehir eski Belediye Başkanı Bedrettin Dalan olduğu ortaya çıktı. Acarlar’ın 1/1000 ölçekli yerleşim planı ve mimari avan projelerini dönemin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Bedrettin Dalan’a sunduğu, Dalan’ın da 24 Kasım 1987'de Acarlar’ın plan ve projelerini onayladığı öğrenildi.

 

DALAN’IN OĞLU BEYKOZ KONAKLARI’NDA OTURUYOR

 

 

 

 

Bedrettin Dalan’ın oğlu Altay Burak Dalan’ın, 1.8 milyon dolara (2 trilyon 520 milyar TL) satılan Beykoz Konakları’nda oturduğu ortaya çıktı. 1970 doğumlu Altay Burak Dalan’ın, 3.5 milyar lira maaş almasına rağmen C Tipi konaklarda nasıl oturduğu merak ediliyor.

 

MUHÇU: BETONLAŞMANIN MİMARI DALAN

 

 

 

 

Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Eyüp Muhçu, Beykoz’da Sait Molla Ormanı’nın betonlaşma sürecinin başlangıcında İstanbul Büyükşehir eski Belediye Başkanı Dalan’ın belirleyici rolünün olduğunu belirterek, “Acarkent’in kurulmasına imza atan Bedrettin Dalan’dır” dedi.

 

Özel ormanların yapılaşmaya açılmasında Bedrettin Dalan’ın yanı sıra eski Orman Bakanı Hasan Ekinci’nin rolünün olduğunu hatırlatan Muhçu, “Acarkent’in kurulması için yasasını çıkardılar, Orman Yasası’nda değişiklik yapıldı. Daha sonra kendi yaptıkları yasaya dahi uymadıkları yargı kararıyla tescil edilmiş oldu. Betonlaşma sürecinin başlangıcında esas sorumlulukları taşıyorlar” diye konuştu.

 

“NÜFUZ SAHİPLERİ SÜREÇ İÇİNDE ETKİLİ OLDU”

 

 

 

 

Muhçu; Acarkent’te general, kuvvet komutanları ve oğulları, emekli korgeneral, emekli hakim, Yargıtay üyesi ve savcılar, öğretim üyeleri, avukatlar ve gazeteciler oturduğunun gazetemizde yayınlanacağının hatırlatılması üzerine, “Nüfuz sahipleri olmasaydı, orman alanlarının yapılaşmaya açılması herhalde mümkün olmazdı. Böyle etkili çevrelerin süreç içinde olmaması halinde böyle bir yapılaşma mümkün olmazdı” şeklinde konuştu.

 

“BU ORGANİZASYONUN DOĞAL SONUCU”

 

 

 

 

Eyüp Muhçu, gazetemizin, Bedrettin Dalan’ın oğlunun Beykoz Konakları’nda oturduğunu belgelediğini hatırlatması üzerine, “Bu isimler sürpriz değil. Bu organize ile ilgili. Kent yağması 1980’den sonra organize edildi. Bu organizasyonun doğal sonuçlarıdır. Çok farklı siyasal görüşlere sahip insanlar olabilir. Burada yağma konusunda uzlaşma olabiliyor. Sizin söylediğiniz isimler dışında da isimler olabilir. Orman geriye kazanılmalıdır. Esas konu bizim açımızdan budur. Maalesef bu zor ve sancılı süreç. Yargı kararı var. Kamu adına yetkili olan kuruluşlar ve yöneticileri var. Bu süreçte nasıl tavır takınacaklarını göreceğiz” dedi.

 

YAPILAŞMA YÜZDE 6’DAN 96’YA ÇIKTI

 

 

 

 

Beykoz'daki Serdaroğlu Özel Ormanı üzerinde Acarkent'in bin 540 adet villası bulunuyor.

1985 yılında düzenlenen Orman Kanunu'nda özel ormanlara verilen yüzde 6'lık yapı iznine dayanarak 1987'de inşaata başlayan müteahhit İsmet Acar, 2006'ya kadar yapılaşma oranını yüzde 96'ya kadar çıkardı. Hakkında açılan birden fazla dava sürerken, 2006'da Acarkent içerisinde her biri 36 katlık 3 tane yeni plaza inşaatına başlandı. Plazaların inşası için henüz ruhsat alınmadı.

 

Acarkent ve Acaristanbul gibi yapılaşmalar, başlatılan resmi işlemlere rağmen devam ediyor. Defalarca iptal davaları açılan dev projelerle ilgili henüz kesin izin yetkisi yok. İsmet Acar ise, Acarkent'te yaptırdığı bin 540 adet villanın çoğunluğunu satmış durumda.

Mimarlar Odası'nın açtığı dava sonucunda yapımı durdurulan Acaristanbul'da ise 833 villa bulunuyor. Mimarlar Odası'nın tespitlerine göre, yapılaşma oranı 1998'de yüzde 32'ye ulaşmıştı.

 

BAKAN’DAN ‘SİCİLİ BOZUK’ İFADESİ

 

 

 

 

Orman Bakanı Osman Pepe, bölge müdürlüğü elemanlarının Acarkent'e alınmadığını öğrenince, 'Kan beynime sıçradı' demişti.

Bakan Pepe, Acarkent'le ilgili tapu için iptal davası açtıklarını ve yargı sürecinin devam ettiğini açıklamıştı. Tartışılan Acarkent ve Acaristanbul'un iki ayrı proje olduğunu ve farklı tarihlerde yapıldığını belirten Pepe, 2005'te Acaristanbul inşaatına başlanmadan önce projeyi yapanların ön izinleri olduğunu, kendisine gelerek bunu kesin izne dönüştürüp inşaata devam etme talebini ilettiğini söylemişti.

Pepe, 'Onların daha önce sicili bozuk oldukları için yüzde 6 yapılaşma hakkını son derece suistimal ve istismar ederek, bunu yüzde 96'ya çıkarmışlar' ifadesini kullanmıştı.

'Ben bunu yerinde ölçtürdüm. Müfettişleri gönderdim. Konuyla alâkalı benim elimde koskoca dolu bir klasör var. Kendileri ve bütün makamlarla yapılan yazışmalar, mahkeme tutanakları, takipsizlikler, itirazlar...' diyen Pepe, 5 Mayıs 2005'te, kontrol için oraya giden bakanlık yetkililerinin içeri sokulmadığını ifade etmişti. Valilikten aldıkları kolluk kuvvetleriyle girip gerekli tespitleri yaptıklarını söyleyen Pepe, 'Şu anda inşaat durmuş vaziyette. 4 yıl durduk durduk da, en sonunda böyle bir şeyi gündeme getirmiş değilim. Bu ve benzer konularla bakan ve bakanlık olarak üzerimizdeki sorumluluğun farkındayız. Bunun da gereğini yapıyoruz. Ne pahasına olursa olsun, yapmaktan da geri durmayacağız' demişti.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Türkiye'den ABD'de kritik temas! Fuat Oktay: Bazı hazırlıklar yapıldı! Artık zamanı geldi
40 gün 40 gece mağarada kaldılar! "Zaman kavramımız bozuldu"