Simavi'den darbeye destek istedi

'9 Kasım 1960 Çarşamba günü Simavi'ye Sıkıyönetim Komutanlığı'ndan bir telefon geldi. Telefonun ucundaki ses, Milli Birlik Komitesi Üyesi Albay Alparslan Türkeş'ti'

Simavi'den darbeye destek istedi
Simavi'den darbeye destek istedi
GİRİŞ 23.05.2006 08:39 GÜNCELLEME 23.05.2006 08:39

Türkeş, Simavi'den iç darbeye destek istemiş... 

TÜRK basınının saygın isimlerinden Emin Çölaşan 'ın yeni bir kitabı daha çıktı: Unutulmayan Söyleşiler (Doğan Kitap)...


 Emin Çölaşan'ın 1984- 89 yılları arasında Milliyet ve Hürriyet'teki pazar söyleşilerinin bir bölümünün derlenmesinden oluşan kitapta, kuşkusuz ki en önemlisi Erol Simavi ile yapılan söyleşi... 1988 yılında gerçekleştirilen bu söyleşide, Erol Simavi ilk kez konuşuyor ve açıklamaları 11 gün boyunca Emin Çölaşan imzasıyla Hürriyet'te yayınlanıyor.


O yıllarda meslekte olmadığım için bu söyleşiyi kaçırmışım. İtiraf etmeliyim, bu söyleşiden Emin Çölaşan'ın kitabı sayesinde haberdar oldum.


Elbette ki, kitapta yalnızca Simavi ile yapılan söyleşi yok. 22 kişiyle yapılan söyleşiler, kitabın bütününü oluşturuyor. Aziz Nesin ve Zeki Müren söyleşileri de çok çarpıcı. Yine de belki gazetecilikle ilgili olduğu için en çok Simavi söyleşisi dikkatimi çekti.

Asıl mason benim...


EROL Simavi'nin Emin Çölaşan'a anlattığı bir olay çok ilginç. 1960 İhtilali'ni izleyen günler... 9 Kasım 1960 Çarşamba günü Simavi'ye Sıkıyönetim Komutanlığı'ndan bir telefon geliyor. Telefonun ucundaki ses, Milli Birlik Komitesi Üyesi Albay Alparslan Türkeş'in kendisiyle görüşmek istediğini iletiyor. Akşam saatlerinde içinde bir albayla gelen otomobil, Simavi'yi Florya'da bulunan Türkeş'e götürür. Gerisini, kitaptan aktarıyoruz:


'Türkeş, Sayın Simavi dedi, biz aslında bir hata ettik. Şimdi kendi içimizde bir darbe yapacağız. Bu konuyu bir tek size güvendiğim için açıyorum. Sayımızın daha da artması ihtimali var. Kendi içimizde darbe yapıp, Yassıada'dakileri serbest bırakacağız. Aslında onların suçsuz oldukları anlaşıldı.


Evet, ben Türkeş'i dinledim ve dedim ki, Sayın Albayım, lütfettiniz beni çağırdınız. Ancak ben, gazetenin daha ziyade teknik ve idari işlerinden sorumluyum. Bu bahsettiğiniz şeyler, gazetenin yayın politikasıyla ilgili olduğu için daha ziyade ağabeyimi (Haldun Simavi) ilgilendirir. Acaba niçin çağırıp da onunla konuşmadınız? Bunun üzerine Türkeş, Haa bakın benim Türkçülük tarafım biraz kuvvetlidir. Ağabeyinizin mason olduğunu öğrendim, O'nu bu yüzden çağırmadım dedi. Ben de dayanamayıp bir kahkaha attım. Albayım, bu edindiğiniz istihbarat yanlış. Ağabeyimin masonlukla hiç ilgisi yok. Mason olan asıl benim dedim...'
Simavi, Türkeş'e destek olunması konusunda nasıl bir karara varıldığının sorulması üzerine, darbe planlayan 14'ler Grubu'nun birkaç gün sonra yurt dışına gönderildiğini aktarıyor.


Muhribimizi nasıl batırdık?


KİTABIN sonundaki üç söyleşiyi de mutlaka okumanızı öneririm. Bu söyleşilerde Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Türk muhribi Kocatepe'nin Türk savaş uçakları tarafından yanlışlıkla nasıl batırıldığı tanıkların ağzından anlatılıyor. Kocatepe ile birlikte Türk savaş uçaklarının saldırısına uğrayan Adatepe Muhribi'nin İkinci Komutanı Deniz Yarbay Mehmet Kolburan ile Türk muhriplerini yanlışlıkla bombalayan Türk pilotlarından Zeki Kılıç'ın söyleşileri insanın içini burkuyor. Üçüncü söyleşiyi veren kişi ise Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Savaş Harekat Merkezi'nde Kara ve Hava Kuvvetleri Koordinatörü olarak görev yapan Behçet Tamuroğlu...


Bu söyleşiler beni çok etkiledi. Ağabeyimiz Emin Çölaşan, bu söyleşileri kitap haline getirerek, gerçekten çok önemli bir sorumluluğu üstlenmiş. Tarihe önemli notlar düşmüş. Ellerine sağlık diyoruz...


Hakan Akpınar / Tercüman / 23.05.2006

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Şehitliklerde buruk Anneler Günü: Acıları ilk günkü gibi taze!
100 milyar TL’lik tasarruf paketi için geri sayım! Vatandaşa nasıl yansır?