'Münevver' davasında sinirler gerildi!
Münevver Karabulut cinayetine ilişkin davada taksi şoförü ve testereyi satan nalburda çalışan satış elemanı dinlendi. Anne Karabulut, “Kimyamız bozuldu?” diyen Garipoğlu’nun avukatına bağırdı: “Ne kimyası lan!”
Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Habib Kurt, Mehmet Karakayalı, Ahmet Batur, Tülay Makbule Garipoğlu, Hayyam Garipoğlu, Mehmet Nida Garipoğlu ve tutuklu sanık Cem Garipoğlu katıldı. Siyah takım elbise giyen Cem Garipoğlu'nun kilo aldığı görüldü.
Münevver Karabulut'un annesi Nagihan, babası Süreyya ve kardeşi Enver Karabulut ile taraf ve sanık avukatların da hazır bulunduğu duruşmada 6 tanık ifade verdi.
TAKSİCİ: BAVULA YARDIM ETTİM
Duruşmada dinlenen tanık Mehmet Ceyhan Benice, Beylikdüzü'nde taksicilik yaptığını belirterek, olay günü telefonla taksi istendiğini ve sıranın kendisinde olması nedeniyle söylenen yere gittiğini anlattı.
Taksici Benice, şunları kaydetti: ''Söylenen yere gittim, ancak önce çağıran kişiyi bulamadım. Telefonla görüşmem oldu. Bu arada telefonla konuşurken gördüğüm birisi taksi çağıran kişi olduğunu söyledi. Bahçeşehir'de Yıldızlar Kolejinin önünde durdum. Burada omzunda gitar olan biri vardı. Az ileride de bir bavul gördüm. Taksinin arka kapısını açtı ve gitar kutusunu arka koltuğa koydu, bavulu da bagaja koymak istedi. Ben bagajın kapısını açtım, ancak sanık bavulu kaldıramadı. Ben yardım ettim ve bavulun ağır olduğunu ima ettim. O bir şey söylemedi. Etiler'e gideceğini söyledi. 'Nereden gidelim' diye sordum. TEM'den gitmek istedi. Yolda müşteri sohbetleri yaptık. Bir gün sonra Rusya'ya gideceğini ve babaannesiyle vedalaşacağını söyledi. Etiler'e geldiğimizde babaannesinin oturduğu yeri gösterdi ama aracı daha ileride durdurttu. 'Niye burada duruyoruz, biraz ilerlerdik' dedim. O da 'Para verdiğimi görmesinler' dedi. Arabadan indi, bavulun bagajdan çıkarılmasına yardım ettim. Gitar omzundaydı, tekerlekli bavulu da çekerek sokağa doğru gitti. Sanık olay günü yalnızdı.''
Benice, ''Sanık benimle konuşurken, gayet sakindi, herhangi bir heyecanlı durumu yoktu, hatta sohbet ederken gülüyordu'' diye konuştu.
NALBUR: GELİR GELMEZ TESTERE İSTEDİ
Tanık İzzettin Babat da testerenin satıldığı nalburda satış elemanı olarak çalıştığını ifade ederek, olay günü Cem Garipoğlu'nun öğleden sonra mağazaya gelerek, testere almak istediğini anlattı.
Babat, Garipoğlu'na hangi amaçla kullanılmak üzere testere almak istediğini sorduğunu ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Herhangi bir şey söylemeden 'testereleri görmek istiyorum' dedi. Ben de testereleri gösterdim. 'Pala' diye tabir ettiğimiz ağaç kesiminde kullanılan testereyi gösterdim. Sadece testereyi aldı, kasaya ödemesini yaptı ve gitti.''
Babat ''Normalde sattığımız şeyleri poşete koyuyoruz. Ancak testere poşeti kesmesin diye sanığa verdiğimiz testereyi gazeteye sararak beyaz poşete koyduk. Sanığa iki testere gösterdik. Biri aldığı testere, diğeri de demir kesmede kullanılan testere. Olay günü yalnız bir testere sattık. Sattığımız testere tek kişi tarafından kullanılan bir testere'' diye konuştu.
Bu arada, taraf ve sanık avukatları arasında sorulan sorularla ilgili kısa süreli tartışma yaşandı.
Tanık olarak kürsüye çağrılan sanık Ahmet Batur'un eşi Kamuran Batur, mahkeme başkanı Mevlüt Bayraktaroğlu'nun kendisine tanıklıktan çekilme hakkını hatırlatması üzerine, şahitlik yapmayacağını söyledi.
-
mehmet ilbey kus 13 yıl önce Şikayet EtGüzel bir konuya değindin Mehmet Öz Kardeşim.... Mehmet Öz arkadaşımız çok haklı. O gün emniyet müdürü Cerrahtı. Polisler uzun süre katili bulamadılar. Arkasından Cerrah Osmaniye valiliğine sürüldü. Evet aslında bu bir sürgündür çünkü İstanbul Emniyyet müdürlüğü bana göre daha kıdemli bir görevdir. Cerrahın ne amaçla oraya vali olduğunuda herkes biliyordur sanırım. Devletimizin içinde böyle gözünü para hırsı bürümüş insalar çok. Bunların yanında kahraman ve dürüst insanlarda çoktur...Beğen
-
mehmet öz 13 yıl önce Şikayet Ettartışalar gereksizz. arkadaşlar gereksiz tartışmaın.amaç burada olaın özünü görebilmek.ben ce burada suçlu olan katil kadar suçlu olan o günün emniyet müdürü ve emrindeki yalakalar merhametten yoksunlar gurubu...buradan başbakana şunu iletebilirim bence Celalettin CERRAH vali değil esas cezaevinde volta atması gereken bir insandır.kendi kızlarına baksın önce sosyetenin gözbebekleri gece alemlerinin mudavimleri...azık çok yazık...Beğen
-
mehmet öz 13 yıl önce Şikayet Etbu cinayet çok konuşulacak. aile sonunsa kadar haklı para ile her şei kapatmaya çalışan garipoğlu ailesi nasıl ki celalettin cerrahıda satın alabildilerse daha satın alabilecekleri bir o kadar da insan var demektir.burada esas katili saklıanlar günün birinde esas katilin de ortaa çıkacağını unutmasınlar.cemin annesine dikkat edelim bütün düğüm bu kadında ve bütün olayların tek mümesili bu kadın.sakladıkları da bence bir o kadar önemli...aklıma bir sevgilisi olabileceğinden başka bir şey gelmior ah münevver görmemen gerekeni mi gördünBeğen
-
mehmet ilbey kus 13 yıl önce Şikayet EtTers bir durum var. Bu testere satan ve taksici yalan söylüyor gibi... Olay günü çok iyi hatırlıyorlar. Üzerinden bu kadar uzun zaman geçmiş, bir testere alan ve taksine aldığı müşteriyle konuştuklarını hatırlıyorlar. Birde tek olduğunu ima ediyorlar. Bence yalan söylüyorlar. Her müşteri böyle akıllarında klaıyormu acaba? İki yıl önce taksisine binen veya dükkandan bir testere alan müşterisini müşterisini nasıl tanır? Gazeteye sardığını nereden bilebilir? Ne muhabbet ettiğini nasıl hatırlar? Bu adamlar acaba tutulmuşmu?Beğen
-
ahmet müderrisoğlu 13 yıl önce Şikayet Etömer kardeş. bir yere kadar haklısın ailenin sorumsuzluğuda var ama nasrettin hocanın hırsızın hiçmi suçu yok dediği gibi katilin hiçmi suçu yok.Beğen
