HDP: Olaylar bizi savaş ortamına götürebilir

Çelik, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Tunceli'de yaşanan mezarlık gerginliğine değinen Çelik, kendisinin de orada olduğunu ancak, geçişlere izin verilmediğini belirterek, seyahat özgürlüğünün engellendiğini iddia etti. 

Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde üç askerin şehit olmasının hatırlatılması üzerine Çelik, "Her şeyden önce 3 Ocak 2013'de tarafların demokratik çözümden yana olma iradelerini sürdürmelerinin arkasında durmaları bizim temel talebimizdir. PKK' yada devlete hatırlatmak isteriz ki, savaş hiç kimseye kazandırmaz, kaybettirir. Açlıktır, yoksuzluk ölüm ve kıyımdır. Barış ise özgürlüktür, adalettir gelecektir. Barışımıza tarafların saygılı olmasını bekliyoruz. Hele hele silahsız olmaları bu manada da üzerinde hassasiyetle durmamız gerekendir. Bunu doğru bulmadığımı, her türlü ölümünün önüne geçmemiz gerektiğini, ölme ve öldürmenin çare olmadığından hareketle barış parametlerini harekete geçirmemiz gerektiğini ifade etmek istiyorum" dedi.

Kars'ın Kağızman ilçesinde 3 teröristin öldürülmesi ile Yüksekova'da 3 askerin şehit olmasının  'misilleme' tartışmasına neden olduğunun sorulması üzerine Çelik, "Biz misilleme diye bir şey dile getirmedik. Sadece, bu olayların üst üste gelmesi, bizi yeniden savaş ortamına götürebileceğine ilişkin duyulan kaygı ve endişesidir. Endişe etmemek insanlıktan çıkmış olmak demektir. Yoksa, üç gerillaya karşı üç asker ya da üç askere karşı üç gerilla bu algıdan kurtulmamız gerekiyor. Ayıptır, günahtır. Vicdani değil, insani değil.  Biz futbol maçı oynamıyoruz" dedi.

Çelik'e, bölgede Türk bayraklarının yakıldığının sorulması üzerine, "Bayrak, insanların yüzlerce yılık değerlerinin bir birleşkesidir. Saygılı olmak 76 milyon insanın tümünün görevi ve sorumluluğudur. Yakmak hiç birimizin haddine de hakkına da değildir. Bir çok olayda tanıklık etim. Şu anda gençliğimiz geleceğinden umudunuz kesmiş olmaktan kaynaklı madde bağımlılığının etkisinde. Bu gençler gözü kararmış alev alev fışkıran bakışlarda seni beni de yutacak bir zihniyette. Bu insanların gözünde sizin duyarlılığınız ile benim hassasiyetimizin bir kıymeti yok. Bir çok okul, büst ve bayrak bu kendini bilmez,  haddini aşan, kontrol edilemeyen insanların işidir bunlar. Bu durum bizi de itibarsızlaştırıyor. Bizim kontrolümüz dışında oluyor. Bizden görünüyorsa bile bir kısım hastalıklı kişilerdir bunlar" dedi.