PKK'nın sonunu getirecek operasyon: Teröristler kaçacak delik arayacak

Haber7- Enes Taha Ersen

Yurt içinde yürütülen operasyonlar ile göz açtırılmayan PKK, çareyi Suriye'ye, Irak'a kaçmakta bulmuştu. Suriye'deki harekatlar ile sıkıştırılan PKK, Mahmur ve Kandil'e yönelik düzenlenen operasyonel faaliyetle ile kapana kısıldı. Ezidilerin elinden alınarak kendilerine güvenli bir liman oluşturmaya çalışan Sincar'da terör faaliyetleri yürüten PKK'ya bir darbe de Irak Merkezi Hükümeti'nden geldi.

Irak Ortak Operasyonlar Komutanlığı, IKBY ile varılan anlaşma gereği, güvenlik güçlerinin Sincar'ın merkezinde konuşlanma planını uygulamaya başladığını açıkladı. Açıklamanın ardından bölgedeki PKK varlığının çekilmesi noktasında hareketlenmeler sürerken, bu önemli gelişmeyi uzmanlar Haber7.com'a değerlendirdi. Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, Coşkun Başbuğ ve gazeteci yazar Faruk Aktaş bölgeye ilişkin denklemleri, gelişmeler ve gelişmelerin Türkiye'ye yansımalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

ABDULLAH AĞAR: PAÇAVRALARI İNDİRDİLER, BİNALARI TESLİM EDİYORLAR

Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, varılan anlaşma neticesinde PKK'nın buradaki çekilmesini değerlendirirken, sürecin hassaslığına da dikkat çekti. Özellikle sahadaki çekilme işlemlerinde sürece dikkat çeken Ağar, önce PKK paçavralarının gönderlerden indirildiğini, sonrasındaysa işgal ettikleri binalardan çekilmelerin olduğunu belirtti:

"Son derece hassas bir konu olarak takip etmeye çalışıyoruz meseleyi. Ne olacak, ne ile karşılaşılacak... Şimdi en başta şunu denediler, paçavralarını indirdiler. Ama bu yeterli görülmedi. Bundan sonra kullandıkları bir takım binaları teslim ettiler, etmeye devam ediyorlar gibi görünüyor şu anda."

PKK NEREYE ÇEKİLİYOR?

PKK'nın çekilmesinin yakından takip edilmesi gereken bir konu olduğuna dikkat çeken Ağar, çekilmede terörist unsurların nereye gideceğine ilişkin önemli tespitlerde de bulundu. Sahadaki gelişmeler ışığında PKK'nın Sincar Dağlarına yöneldiği ve tahkimatını buraya kurduğunu belirten güvenlik uzmanı, buradaki faaliyetlerin de denetim altına alınması ve PKK'ya göz açtırılmaması gerektiğine dikkat çekti.

"Yani KDP ile PKK arasındaki gerilimin en büyük nedenlerinden olan bu alan, an itibarıyla bu alanda yaşanan gelişmeler neticesinde fotoğraf kendini göstermeye başladı. Bu tabi kendi içerisinde önemli bir gelişme, ancak şu soruyu da sormak zorundayız. PKK bunu neyin karşılığında yapıyor? Buradan çıkan teröristler nereye gidecek. Bir diğer tarafıyla burada elde edilen ve kontrolü sağlanan lojistik ağı terk edecek terör örgütü. Bunu görmüyoruz. Burada bir aldatma var aslında. Sincar'ın kendi içerisinde boşaltıldığı görüntüsünü görüyoruz, ancak PKK'nın nereye gideceğine ilişkin net bir durum söz konusu değil. Sincar Kaymakamı'nın kendi ifadelerini de verebilirim ismini vererek: Mehma Halil PKK'nın 5 kilometre dışarı çıkması gerektiğini ifade ediyor. Bunlar 5 kilometre dışarı çıkıyorlar. Nereye gidiyorlar? Sincar dağlarına gidiyorlar. Yakın zamanda gelişen bu fotoğrafı göz önünde bulundurarak Sincar dağında yaptıkları tahkimatı çok daha geliştirdikleri; çimento demir gibi her türlü malzemeyi buraya taşıdıkları, tünel ve tahkimatı kuvvetlendirdikleri hem de yeni binalar yaptıkları görülüyor. Nerede? Dostlar alışverişte görsün buralarda."

"SON DERECE HASSAS BİR ŞEKİLDE GÖZLEMLENMESİ GEREKİYOR"

Ağar, PKK'nın Sincar Dağları'na yönelik olası kamplaşma ihtimaline ilişkin sözlerine şu ifadelerle devam etti:

"Başka nerelere gidiyorlar? Kandil'e gitme ihtimalleri var. Başka nereye gitme ihtimalleri var, Suriye. Çünkü Sincar direkt Suriye ile irtibatlı. Suriye'nin ikmal ve lojistiğinin aktığı kanallardan bir tanesi bura. Buradan bir adım ötesinde aşağı tarafta Mahmur var. Böyle bir hat vardı. Bu hat ile ilgili bir temel fotoğraf oluştu ancak buraya gitmediler. En son sözde kuruluş yıldönümlerinde Avrupa'da YPG/PKK sempatizanlarının yapmış oldukları gösterilerde "Şengal bizimdir, bizim kalacak, kesinlikle buradan çıkmayacağız hatta tamamını ele geçireceğiz" sloganlarıyla eylemler yaptılar. Bu açılardan bakıldığı zaman son derece hassas bir şekilde gözlemlenmesi gereken bir fotoğraf var."

DİRENÇ NOKTASI: SİNCAR DAĞI

Sincar'a atfedilen önemin yalnızca sembolik olmadığına dikkat çeken Abdullah Ağar, buranın Suriye'deki terör unsurlarına yapılacak olan lojistik desteğin de önemli bir güzergahı oluşuna dikkat çekti. Bu sebeple Sincar'ın stratejik açıdan önemli bir güzergah olduğunu ifade eden Ağar şunları söyledi:

"Ama şunu söylemek gerek: YPG ve PKK ile son dönemde KDP arasında yaşanan gerilimin en temel noktalarından birisi burası. Hatta burayı PKK kesinlikle kaybetmek istemiyor. Bununla ilgili Irak Merkezi Hükümeti ile KDP'nin iş birliği yapması onların elini zora soktu. Bu fotoğraftan bakıldığında içeriyi boşaltıp etrafında konuşlanmaya çalışma ile ilgili bir yapılanma söz konusu gibi görünüyor. Bunun en temel direnç noktası Sincar Dağı."

SİNCAR'DA TEHLİKELİ OYUN

"Irak Merkezi Hükümeti bünyesinde; silah, maaş, araç ve ikmal sağlanan PKK yapılarının bulunduğunu gördük Irak ordusu içerisinde. Birileri bunu tezgahladı, kurguladı. Şimdi de yeni bir peç değiştirme fotoğrafıyla karşılaşabilir miyiz? Burada 2 bin 500 kişilik yeni bir güvenlik gücü kurulacak. Bunun bin 500 tanesi Irak'ın Kuzey bölgesinde bulunan yerel yönetim bünyesinden gelecek. Bunlar içerisinde aynı geçmişte olduğu gibi Türkiye üzerinden geçen ve DEAŞ ile mücadele etmek üzere Ayn'el Arab'a giden Peşmergeler içerisinde gördüğümüz gibi bir PKK'lı fotoğrafı ile karşı karşıya kalma durumu olacak mı? bu çok önemli."

SİNCAR'DAKİ GELİŞMENİN TÜRKİYE'YE YANSIMASI

"Türkiye özellikle Sincar'da, Suriye tarafında YPG/PKK'yı baskılayacak operasyonlar gerçekleştirdi. Gerek MİT, gerek silahlı kuvvetlerimiz bunu gerçekleştirdi. Sincar Dağları'nı çok iyi biliyoruz. Burada bir istikrarsızlaşma oluştuğu gibi bir diğer tarafta da Irak hükümetine ve KDP'ye güçlü mesajlar verildi "Türkiye buradaki operasyonlar konusunda son derece kararlıdır". Buradan çıkan mesajlara göre "PKK Kürt halkının varlığına zarar veriyor." Şimdi bu denklemin gelişmesi son derece önemli. Türkiye yalnızca PKK'nın varlığından değil, bölgede yaşayan Kürt, Arap ve Ezidi kardeşlerimizin istismar edilmesini önlemek istiyor. Bu noktada Irak Merkezi Hükümet ve KDP ile iş birliği son derece önem taşıyor. Yetersiz ve güvensiz hissediyorlar kendilerini. Bu alanda Türkiye ile girilebilecek bir inisiyatif de son derece önem taşıyor. Türkiye'nin inisiyatifi elinde bulundurmasının son derece önem taşıdığını düşünüyorum."

COŞKUN BAŞBUĞ: SİNCAR İKİNCİ KANDİL YAPILMAK İSTENEN MERKEZ

"Sincar ikinci Kandil’i yapılmak istenen bir merkez. Emperyalist güçler terör koridorunu oluştururken Suriye ve Irak coğrafyasını birlikte değerlendirdiler. Buranın merkezini de Sincar olarak belirlediler. Kandil’in Sincar’a kaydırılması ve Cumhurbaşkanının Sincar ikinci Kandil demesi hep bu yüzden. Türkiye’nin başından beri takip ettiği önem verdiği bir bölge. Bu bölgenin hemen yakınında da Mahmur Kampı var. Mahmur Kampı kuluçka yuvası, Sincar da üst bölgesi gibi bir merkezi yönetim oluşturulmak istendi."

"SİZ YAPMAZSANIZ BİZ YAPARIZ"

Biz bu oyunu 2017’de yaptığımız bir hava harekatıyla bozduk. Ama karşı taraf ders almadığı gibi buradaki faaliyetleri arttırma yolunu seçti. En sonunda Sincar konusunda, “Siz yapmazsanız biz yaparız” konumuna geldik. Hem Irak Merkezi Yönetiminin hem de Peşmerge’nin yani Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin yapması gerekenler vardı. Şu an bizim gayretlerimiz ile bizim teşvikimiz ile doğru yön aldığını gördük. Burada her ne kadar bizim teşvikimiz olsa da Irak Kürt Bölgesel Yönetimini artık PKK tehdit etmeye başlamıştı. Çatışma noktasına geldiler. Dolayısıyla bir gün gelir sizi de sokar dediğimiz o yılan başını göstermeye başladı.

PKK'NIN GİDECEĞİ TEK YER TEL AVİV

Bence bunun verdiği feveran ile Kürt Bölgesel Yönetimi ile Irak Merkezi Yönetimi anlaştı ve Türkiye’nin de talebiyle Sincar bölgesinde kontrolü ele almaya karar aldı. Bu anlaşma gereği çoğunluk bölgenin yerel insanlarından olmak üzere güvenlik birimi oluşturulacak ve oluşturulacak o güvenlik biriminin dışında kim varsa, sıfatı ne olursa olsun bütün terör unsurları bölgeyi terkedecek. Alınan karar bu. Bu karar uygulandığı takdirde terör örgütü Kandil’de zaten sıkışmış durumda, Sincar bölgesinde de aynı sıkışıklığı yaşarsa gideceği tek yer var Tel Aviv. Ben bu süreci çok önemsiyorum. Eğer Irak ve Kürt Bölgesel Yönetimi samimi davranırsa ve taahhüt ettiği konuları sahaya yansıtırlarsa, terörde sona gelindiğini Suriye ve Irak için de söyleriz.

FARUK AKTAŞ: PKK'YA VERİLEN SÜRE DOLMUŞTU

"Konu yaklaşık 3 aydır PKK’nın da gündeminde. Bildiğim kadarıyla bu hafta sonu itibarıyla PKK’nın oradaki kolu YPG bayraklarını indirmişti. Dün itibarıyla da güçlerinin çoğunu oradan çekmişlerdi. PKK, Irak Ordusuyla karşı karşıya gelmekten çekiniyor. Bugün PKK’ya verilen süre dolmuştu. Şu ana kadar benim edindiğim bilgilere göre herhangi bir çatışma çıkmış değil. PKK yurtdışındaki, Avrupa’daki bazı destekçilerini harekete geçirerek yaklaşık bir aydır bu anlaşmanın yürürlülüğe girmesini engellemeye çalışıyordu ancak bunda başarılı olamadı. "

SURİYE BAĞLANTISI BURADAN SAĞLANIYOR

"Şu ana kadar gelen bilgiler PKK’nın buradan çekilmekte olduğu yönünde ve bugün itibarıyla güçlerinin büyük bir kısmını çekmiş olacak. Sincar’ın şöyle bir özelliği var; Sincar, Irak ve Suriye arasında bir sınır oluşturuyor. PKK Suriye kolu PYD ile bağlantısını buradan sağlıyor. Sincar’ın PKK denetiminden çıkarılması, PKK’nın Irak ve Suriye bağlantısının ciddi ölçüde kopması anlamına geliyor. Bu çok önemli. PKK, Suriye’de ve Doğu Suriye’de bazı kentlerde denetimi elinde bulunduruyor, yerleşik gücü var. Ancak Irak’ta Sincar dışında PKK yönetimi olan bir kent yok. Sincan’dan da PKK’nın çıkarılması Türkiye açısından da çok önemli. "

OPERASYONLARI OLUMLU ETKİLEYECEK

"PKK yine mağaralara, dağlara, Kandil bölgesine çekilecek. Bu Türkiye’nin PKK’ya yönelik Kuzey Irak’ta başladığı operasyonlarda daha olumlu sonuç almasını sağlayacak. Özellikle önümüzdeki dönemde Suriye tarafında olmasa da Ankara’nın gerek Bağdat gerek Erbil ile kurduğu ilişki sonucu yapılan operasyonlarla PKK’nın Kuzey Irak’taki varlığını önemli ölçüde gerileteceğini düşünüyorum. Elbette bu Türkiye açısından büyük bir kazanım olacaktır."