“Biz sığınmacı değil sürgünüz”

IŞİD, PYD ve koalisyondan Türkiye’ye sığınan Suriyeliler: “Biz sığınmacı değil sürgünüz”

“Biz sığınmacı değil sürgünüz”
“Biz sığınmacı değil sürgünüz”
GİRİŞ 21.06.2015 11:20 GÜNCELLEME 21.06.2015 14:13
Bu Habere 6 Yorum Yapılmış

Tel Abyad’dan gelen Suriyeliler, PYD’nin “Gidin ve dönmeyin” diyerek kendilerini zorla Türkiye’ye gönderdiğini söyledi. Suriyeliler yaşadıklarını, “Biz sığınmacı değiliz ki, sürgünüz. Kaçmadık, sürüldük. IŞİD çekildi, PYD yerleşti, tehdit ettiler” diye anlattı.

Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesinin tam karşında, Arapların ve çok az sayıda Türkmenlerin yaşadığı bir Suriye şehri: Tel Abyad.

IŞİD’e karşı ABD liderliğinde kurulmuş olan koalisyon birliklerinin başlattığı hava bombardımanının sunduğu fırsatı değerlendiren PYD/PKK militanlarınca geçen Pazartesi işgal edildi. İşgalden sonra Akçakale’ye 25 binden fazla Tel Abyad’lı Arap ve Türkmen geldi. Birçoğu akrabalarının yanına, geriye kalanlar Mardin de bulunan kamplara yerleşti.

“Gidin ve dönmeyin!”

Tel Abyad’dan gelen öğretmen Halil İbrahim, IŞİD ile PYD’nin tüm Tel Abyad halkının gözleri önünde danışıklı dövüş yaptığını söyledi. “Kimse IŞİD’le çatışmadı bile” diyen İbrahim yaşananları, “Bombardıman başladı, IŞİD çekildikçe adım adım PYD yerleşti” şeklinde dile getirdi.

Suriye’deki topraklarından çıkmak istemediklerini, PYD’nin kendilerini Türkiye’ye zorla gönderdiğini anlatan İbrahim, “Gidin ve bir daha geri gelmeyi düşünmeyin bile. Burası artık Kürdistan’dır, dediler. IŞİD işgalinden kurtulup PYD işgalinin içine düştük” diye konuştu

Koalisyon güçlerinin hava saldırısı yaptığı gün Türkiye’ye sığınan ilk 25 bin kişinin tamamı Arap Suriyeliler. “PYD bizi sürdü, geri de dönemiyoruz. Topraklarımızı Kürt Kantonu ilan ettiklerini söylüyorlar” diyen Arap Suriyeliler, sadece şaşkın olmadıklarını, aynı zamanda öfkeli olduklarını da dile getirdiler. “Bizi IŞİD’i bahane eden YPG sürdü. Biz sığınmacı değiliz ki, sürgünüz” diyen 34 yaşındaki Muhammed, bölgenin demografik yapısının nasıl değiştirilmeye çalışıldığını ise şu sözlerle ifade etti:

“Tel Abyad tamamen Arap bölgesidir. Osmanlı zamanında da öyleydi, şimdi de. Tel Abyad’da hiç Kürt yoktur ki. Daha önce de olmamıştı zaten, şimdi de yok. Bombardımandan sonra gelen PYD’liler bizi evlerimizden sürdüler. Orada tapu kayıtları değiştiriliyor. Başka yerlerden getirdikleri Kürtleri, bizim evlerimize yerleştiriliyorlar.”

“Direnirseniz evinizi IŞİD evi diye işaretleriz”

44 yaşındaki Mustafa El Hasan da halkın bir bir evlerinden zorla ve baskıyla çıkarıldıklarını anlattı. “Kendimiz ve çocuklarımız için elbiselerimizi bile almadık” diyen El Hasan, “PKK’lıların bombardımandan haberleri varmış zaten. Ben evimi, tarlamı bırakmak istemedim. Gitmezsen demek ki IŞİD’lisin, o zaman senin evini bildiririz. Uçaklar burayı da vurur, dediler. PKK kendisine direnen herkese sen IŞİD’sin diyor. Aynısını IŞİD yapıyordu, kim onlara direnirse yok kâfirsiniz, yok mürtetsiniz diyorlardı. Ben gözlerimle gördüm, IŞİD ne kadar acımasızsa PKK da o kadar acımasız ve merhametsiz” diye konuştu.

Geçen hafta içinde koalisyon güçlerinin hava bombardımanını fırsat bilen PYD güçleri, Tel Abyad’ı işgal etmiş, Suriye tarafındaki Tel Abyad Sınır Kapısı’nı kapatmıştı. PYD, geri dönmek isteyen Suriyelileri kabul etmemişti.

YORUMLAR 6
  • FURKAN YALOVA 8 yıl önce Şikayet Et
    ALLAH yardımcınız olsun tek sığınacak yer türkiye biz müslüman bir toplumuz ALLAH'ın emriyle başımızın üstünde yerimiz var
    Cevapla
  • ceddin selahaddin 8 yıl önce Şikayet Et
    yalan söylediğiniz için sürgünü hak ediyorsunuz
    Cevapla
  • isyanci 8 yıl önce Şikayet Et
    Rabbim, sizi yurdunuzdan göc etmenize sebep olanlari ülkenizi karistiranlari helak etsin . Bütün müslümanlar Amin!!!
    Cevapla
  • Serhat 8 yıl önce Şikayet Et
    Bu PKK nın ve YPG nin kökü kazınmalı her nerede olurlarsa
    Cevapla
  • gurbetci 8 yıl önce Şikayet Et
    turkiye uyansın artık suriye ye girmeli
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Türkiye'nin beklediği an geldi! Arda Güler golle döndü
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kudüs'ü savunmak insanlığı savunmaktır