Kahvehaneler kıraathaneye dönüşüyor

İstanbul Valisi Muammer Güler, Türkiye genelinde başlatılan "Türkiye Okuyor" kampanyası kapsamında İstanbul'da kahvehanelerin kıraathanelere dönüştürülmesi için yeni bir yapılanma içine girileceğini, nikah töreninde eşlerin eğitim kurumlarına en az 3 kitap bağışlamasının özendirileceğini söyledi.

Güler, Afet Yönetim Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün himayelerinde Türkiye genelinde başlatılan "Türkiye Okuyor" kampanyasını tanıttı.

İstanbul Valiliği tarafından hazırlanan kısa film gösterimi ile başlayan toplantıda konuşan Güler, kampanyanın, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in eşi Semra Sezer tarafından başlatılan ve başarılı bir şekilde yürütülen "Ulusal Eğitime Destek Kampanyası"nın devamı niteliğinde olduğunu belirtti.

Güler, "Ulusal Eğitime Destek Kampanyası"nda 300 bine yakın insana okuma-yazma öğretildiğini ve 60 bin kişiye mesleki beceri kazandırıldığını anlattı.

Kampanyanın, bilgi çağının ve değişimin beraberinde getirdiği önemli bir ihtiyacı karşılayacağını belirten Güler, "Kampanya kapsamında bilmeyenlere okuma-yazma öğretilecek, birinci ve ikinci kademe eğitimlerin tamamlanmasına fırsat verilecek, kitap okuma alışkanlığı kazandırılacak ve bilgisayar okur-yazarlığı oranı yükseltilecek" dedi.

Türkiye'nin ekonomi alanında hızla gelişmesini kültürel alanlara da taşımak zorunda olduğunu vurgulayan Güler, kampanyanın, ülke genelinde eğitim sorunlarına katkı sağlamayı amaçladığını söyledi.

Eğitim ve öğretime daha fazla önem verilmesi gerektiğine işaret eden Güler, Atatürk'ün çağdaş uygarlık seviyesi üzerine çıkılması ve okuma-yazma konusunda gösterdiği hedeflere ulaşılması için birçok şey gerçekleştirdiğini, ama bunların yeterli olmadığını kaydetti. Güler, "Bunun yeterli olmadığını biliyoruz. Hedef çağdaş dünyanın tüm olanaklarından Türk insanının da yararlanması ve bundan yararlanması için bilgi düzeyini artırması, bilgi birikimini kazanması ve bu suretle de hak ettiği yaşam koşullarına ulaşması gerekiyor" diye konuştu.

Kampanyada devlet ve sivil toplum kuruluşlarının güzel bir işbirliği ortaya çıkardığını belirten Güler, kampanya çerçevesinde sürekli göç alan İstanbul'da, sosyal ve ekonomik bakımdan yoksul olan, öncelikle okuma-yazma bilmeyen, zorunlu öğretim dönemini geçirmiş yetişkin nüfusun tamamının birinci ve ikinci kademe okuma ihtiyaçlarının belirleneceğini ve giderileceğini söyledi.

Vatandaşların aile ve ülke ekonomisinin gelişmesi doğrultusunda temel yaşam becerileri kazanmalarını sağlayacaklarını anlatan Güler, özellikle genç nüfusta kitap okuma alışkanlığını geliştirmeyi amaçladıklarını dile getirdi.

Kampanyanın, toplumsal ve kültürel kalkınma sürecini hızlandıracağını vurgulayan Güler, ayrıca gelir getirici ve istihdam sağlayıcı mesleki beceri ve eğitim programlarından da yararlanılacağını ifade etti.

-KAMPANYA 4 YIL SÜRECEK-

Toplumda kitap okuma alışkanlığının yaygın olmadığını ifade eden Güler, vatandaşlara kitap okuma alışkanlığı aşılanarak üreten, düşünen ve yargılayan bireylerin topluma kazandırılmasının amaçlandığını kaydetti.

Bilgisayar okur-yazarlığının bilgi toplumunun gerektirdiği en önemli zorunluluk olduğuna işaret eden Güler, "Kitap okuyan, bilgiye ulaşmayı bilen insanların; demokrasinin gelişimine, güçlü bir sivil toplum yapısına ulaşılmasına ve katılımcı demokrasi anlamında gelişmelere önemli katkıları olacağını biliyoruz" diye konuştu.

Genç nüfusun erken yaştan yetiştirilmesi ve bilgi toplumuna atılmaları konusunda çalışmalar yapmak üzere İstanbul'da bir planlama yapıldığını belirten Güler, şöyle devam etti:

"Kampanya bu ay başladı ve 4 yıl süreyle sürdürülecektir. Hedef kitle, ilimizde hiç okuma-yazma bilmeyenlerin tespiti, bunların okur-yazar durumuna getirilmesi, okur-yazar olup da ilköğretim düzeyinde eğitim almamış olanların ikinci kademe eğitimlerini almaları için gerekli ortamın oluşturulması ve toplumun her kesimini içine alacak şekilde hiç okuma alışkanlığı olmayan yani hiç kitap okumayan veya zayıf okuma alışkanlığı olan yani 2 ayda bir kitap ya da daha az kitap okuyan veya orta düzey okuyucu yani ayda bir kitap okuyan kitle ve üst düzey okuyan denilen ayda 2 kitap ya da daha fazla kitap okuma seviyesine yükseltilmesi."

-UYGULANACAK PROGRAMLAR-

İstanbul Valisi Güler, kentte kampanya çerçevesinde uygulanacak programları ise şöyle sıraladı:

"Doğrudan, işlevsel ve kolaylaştırılmış okuma-yazma programları, beceri ve meslek kursları içinde okuma-yazma programları, televizyon aracılığıyla okuma- yazma programları, beceri ve meslek kazandırma programları, sosyal ve kültürel programlar, bilgisayar okur-yazarlığı programları, sektörler arası işbirliği sonucunda geliştirilen temel sağlık, hijyen, tarım, iletişim, eğitim, beslenme, çocuk bakımı ve çevre gibi programlar, alan araştırmasını gereksinim belirleme çalışmaları sonucunda geliştirecek yeni programlar ve Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu'nca gerekli görülen diğer programlar ile Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü'nce yürütülen bütün programları kampanya süresince yürütmüş olacağız."

-"İSTANBUL'UN KİTAP OKUMA HARİTASI ÇIKARILACAK"-

Güler, kampanya kapsamında resmi kurum ve kuruluşlardan, meslek odalarından,yerel yönetimlerden, vakıf ve derneklerden temin edilecek uygun fiziki mekanlarda eğitim programlarının uygulanacağını belirtti.

Kampanyaya tahsis edilen mekanlarda amaca uygun kütüphane köşeleri de düzenleneceğini kaydeden Güler, kampanyayı, kahvehanelerin uygun bölümleri, semtlerde bulunan uygun yapılar, muhtarlıklara bağlı yapılar, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı kütüphaneler ve uygun fiziki mekanlarda yürüteceklerini anlattı. Güler, kampanya çerçevesinde yapılacakları da şöyle sıraladı:

"İstanbul'da bu amaçla yürütülen çalışmalar çerçevesinde çeşitli afiş ve broşürler ile tanıtım klipleri ve müzikleri hazırlanacak. Bu klibin sürekli televizyonlarda dönüşünü sağlayacağız. İlk ve orta öğretim okullarında sürdürülen kitap okuma çalışmaları değerlendirilecek. Rehber öğretmenler, edebiyat ve Türkçe öğretmenleri kampanya hakkında bilinçlendirilecek. İl genelinde bilboardlarda tanıtım afişleri yer alacak. Özellikle ulaşım araçlarında, istasyonlarda, bankalarda, resmi ve özel kurumlarda, park ve bahçelerde kampanyaya uygun bölümler oluşturulacak."

Güler, satılan kitaplardan yola çıkılarak İstanbul'un kitap okuma haritasının da oluşturulacağını söyledi.

-KAHVEHANELERİN KIRAATHANEYE DÖNÜŞÜMÜ-

"Kahvehanelerin kıraathanelere dönüştürülmesi için yeni bir yapılanma içine girileceğini" bildiren Güler, "Aslında buralar kahvehane değil, kıraathane. Eski tabirle okunan, 'kıraat' edilen yer anlamında kullanıyorum. Buraların amacına uygun hale getirilmesine çalışacağız. Nasıl sigara yasağı kanuni olarak uygulanıyorsa belediyeler de standartları getirirken, ruhsat verirken bu eksikliklerin olup olmadığına da bakacak" dedi.

Okullardaki bilişim teknolojisi sınıflarının daha çok kullanılacağını belirten Güler, son 5 yılda İstanbul'da eğitimde çok önemli bir yatırım atağı gerçekleştirildiğini, 38 bin civarındaki derslik sayısının yıl sonu itibariyle 56 bine çıkarılacağını anlattı.

Güler, İstanbul'da bilgisayar laboratuvarı bulunmayan ilk ve orta öğretim okulu bulunmadığını, bunlarda internet erişiminin de sağlandığını kaydetti.

-HER NİKAHTA 3 KİTAP-

Nikah töreninde eşlerin eğitim kurumlarına en az 3 kitap bağışlamasını özendireceklerini belirten Güler, şöyle konuştu:

"Evlenen çiftler bu işlem sırasında 3 kitabı alıp ilgili belediyelerce oluşturulan mekanlara hediye edecekler.

Belediye desteğinde mobil kütüphaneler oluşturulacak. Belediye otobüsleri ve okul taşıtlarına giydirme reklam yapılacak. Hediye olarak kitap verilmesi özendirilecek. Evlerde okuma saatleri alışkanlığının yaygınlaştırılması için ailelerin özendirilmesi düşünülüyor. Kampanyanın görsel ve yazılı medyada daha fazla yer alması için ünlü yazar ve sanatçılarla 'Türkiye Sanatçılarıyla Buluşuyor' toplantıları gerçekleştirilecek."

Muammer Güler, "100 Okur-Yazar İstanbul" hedefine ulaşmak için büyük gayret sarf edileceğini ve bu konuda herkese büyük görevler düştüğünü söyledi.

Toplantıda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Güler, bir soru üzerine, Türkiye'de 3 milyon okuma-yazma bilmeyen vatandaş bulunduğunun tahmin edildiğini, ancak bunun ne kadarının İstanbulda yaşadığının bilinmediğini belirtti.

Güler, İstanbul'da okuma-yazma bilmeyenlerin tespitine bu ay itibariyle başlanıldığını bildirdi.

Vali Güler, bir başka soruyu yanıtlarken de bilgisayar okur-yazarlığının geliştirilmesi için gerekli teknik desteğin sağlanacağını kaydetti.