Eşinizi anlamanın el kitabı!

Psikolog Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Kadın Psikolojisi" adlı kitabında, eşlere birbirini anlamanın altın kurallarını anlattı.

Eşinizi anlamanın el kitabı!
Eşinizi anlamanın el kitabı!
GİRİŞ 12.06.2005 09:53 GÜNCELLEME 12.06.2005 09:53

Prof. Dr. Nevzat Tarhan kitabında, tarafların beklentileri,
fiziksel, ruhsal ve duygusal ihtiyaçları konuşulduğunda; her iki
tarafın birer adım atarak orta noktada buluşup uzlaşmaya çalışmalarını
"Altın nokta kuralı" olarak değerlendiriyor.


Eşlere, birbirlerini anlamaları için; "sinirli, kızgın, öfkeli
veya ilgisiz tavırlarında" iyi zanlı yaklaşma önerisinde bulunan
Tarhan, kitabında aile içi iletişimin sağlanabilmesi için altın
kuralları şöyle sıralıyor:


"-Eşinizi yanlış anlayabileceğinizi, sizi incitmek amacı ile
yapmadığını düşünmeli ve olumsuz senaryolara inanmamalısınız. Aksi
takdirde analitik düşünce yeteneği bozulur ve kişi yanlış yargılara
varır.


-Bir insan, diğer insanın kendisi hakkında kötü düşündüğüne
inanırsa farkında olmadan beden dili ile bunu yansıtır. Karşı taraf,
olumsuzluğu hisseder ve savunmaya geçer. Karşılıklı negatif etkileşim
ve yersiz düşmanlık duyguları oluşur. Bunun çaresi ise diyaloğu
sabırla devam ettirmektir.

-"EŞİNİZE SALDIRI HAKKI TANIYIN"-

-Eşinizin sinirli olmasının nedeni, sizinle hiç ilgili
olmayabilir. Ona saldırı hakkı tanımak gibi güzel bir armağan
verirseniz fırtınaya fırsat vermezsiniz.


-Kendinizi kanıtlamanız gerekmiyor. Her anlaşmazlık genelde
tarafların güç mücadelesine dönüşüyor. Kendi kimliğini, özgürlüğünü
ispat etmek için fırsat olarak görülüyor. Bu düşünce tarzı, karşılıklı
duygusal enerjileri savunmaya harcamaya iter. Sürekli gerilim hali
devam eder. Böyle durumlar, ilişkileri sağlamlaştırmaz. Kendine
güvenen insan kendisini ispata ihtiyaç hissetmez. Başarıları kendini
kanıtlamaya yeter.


-Duygular, genelde ak ve kara şeklinde değildir, gri tonları daha
fazladır. İnsan duygu yapısı çeşitli duyguların karışımından oluşur.
Şu an sevgi hissetmediğiniz kişi ve olay tekrar sevmeyeceğiniz
anlamına gelmez. Sevgi değişkendir, bırakın karşınızdaki farklı
duygular gösterebilsin.

-"AVUKAT GİBİ DEĞİL HAKİM GİBİ OLMALI"-

-Avukat gibi değil hakim gibi olmalı; bir şeyler ters gittiğinde
hata nerede objektifliği ile hareket etmeli, benim 'eşim haksız da
olsam beni desteklemeli' düşüncesini sorgulamak gerekli. Bazen kol
kırılır yen içinde kalır ama bu hatayı onaylamak şeklinde olmamalıdır.


-Evlilik anlaşmaya varma sanatıdır. Bunun için gündemli
oturumların ihtiyaç sıklığına göre yapılması, çok işe yarar.


-Evlilik sorunlarının önemli bir kısmı, kişinin kendisi hakkında
değil eşi hakkında düşünmesinden kaynaklanır. Onun ruhunu bile kontrol
etmek ister. Başkalarının olmalarını istediği gibi olmadıklarına
sinirlenmek yanlıştır.


-Bastırılmış duygu, duygusal yoksunluk psikolojik hasar oluşturur.
Bastırılmış duygular, yeni tecrübeler, kendini kanıtlamaya, sevilme,
övülme arayışlarına itebilir. Doygunluk ve haz için haklı ve mantıklı
tepkiler verip veremediğinizi kontrol edin.

-"BOŞANMA TEHDİDİNE DİKKAT"-

-Şok konuşmalar yapmak, evliliği test etmek, tehlikeli
yöntemlerdir. Güven ve sevgiyi arttırmaz. Egonuzu tatmin çabasından
başka bir şey değildir. Kazananı olmayan bir uygulamadır.


-Sorun olduğunda verdiğiniz tepki karşınızdakini düşündürtüyorsa
başardınız demektir. Sorunlu evliliklerde çocuğu kullanmak, eğer
düşünce kalıplarını değiştirirse faydalıdır.


-Karşınızdaki kişide 'kontrolü kaybediyor' hissini uyandırırsanız
ilişki zarar görür. Kazan-kazan ilişkisi için iki taraf da 'kontrol
bende' diyebilmelidir.


-Fırtınalara fırsat verin. 'Bu adam beni deli etti' diyorsanız,
bırakın fırtına essin, arkasından sağanak yağış gelsin. Sonradan
çiçekler açacaktır.

-"NANKÖRLÜK EVLİLİĞE ZARAR VERİR"-

-Sabırlı olmak, diğer bütün erdemlerin geliştiği temel erdemdir.
Sabır ve zaman duygusu birbiri ile ilişkilidir. Meditatif bir eylem
olan sabır, sadece katlanmak anlamına gelmez. İnsan kendisini bir
zevkten mahrum bırakıyorsa mantıklı bir nedeni olmalıdır.


-Aktif sabır dendiğinde kişi hareket halinde bekler. Ümidini
kaybetmez, sürekli fikir üretir. Kesinlikle sabır, haklı ve mantıklı
olmalıdır. Kişiliği ezdirmek, hakkını aramamak sabır değil
pasifliktir. Girişimciliği yok eder. Aktif sabır ise sessiz ama soylu
bir davranıştır. 'Senin yaptığını onaylamıyorum ama evliliğimiz için
bu yaptıklarına katlanıyorum' diyebilen insan, karşı tarafın kendisini
suçlu hissetmesine neden olur ve sonuca yaklaşır.


-Sahip olduğu şeyin değerini bilen ama çoğu hedefleyen insan
tehlikeden kurtulur. Yetinme duygusu, tembelliğe itmemeli. Nankörlük,
evliliğe çok zarar verir. Doyumsuz eşler, ciddi evlilik sorunlarına
neden olurlar." 

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Eurovision yarışmasında İsrailli şarkıcı yuhalandı koşarak sahneden inmek zorunda kaldı
Uzmanlar inceledi! İşte yeni müfredat gerçekleri