Bu fotoğraf Siri ve Mursi'nin kaderini değiştirdi

Bir fotoğraf onların kaderini değiştirdi. Omo Vadisi ve Turkana Gölü'nün Siri ve Mursi Kabileleri yok olma tehlikesi ile karşı karşıya!

Bu fotoğraf Siri ve Mursi'nin kaderini değiştirdi
Bu fotoğraf Siri ve Mursi'nin kaderini değiştirdi
GİRİŞ 26.05.2015 15:18 GÜNCELLEME 27.05.2015 07:46
Bu Habere 3 Yorum Yapılmış

Bir fotoğrafın hikayesi: Bir fotoğraf Omo Vadisi insanlarının hayatını nasıl değiştirdi!

Omo Vadisi halkı inanılmaz fotojenik özellik taşıyor. Ama turistik seyahatler onların hayatlarını günlük kıyafetleri ile geçit törenine çeviriyor. Haber 7'den Hakan GÖKSEL'in haberine göre kabileyi fotoğraflayan Yazar ve Fotoğraf Sanatçısı Matilda Temperley, onların geleneksel özelliklerini değiştirmelerine neden olduğunu için kendisini biraz sorumlu hissediyor. 

Etiyopya’nın Omo Vadisi ve Kenya’nın Turkana Gölü Havzası’nın kültürel mirası henüz son yüzyılın küreselleşme hareketinden nasibini almadı. 

Binlerce yıldır insan göçlerinin kavşağı olan bölge, belirgin kültürel çeşitlilik ile zenginliğini Nasedi, a Suri woman in Coca.henüz muhafaza ediyor. 

Kenya, Güney Sudan ve Etiyopya arasındaki sınır, 10 farklı etnik grup tarafından işgal edilmiş durumda bulunuyor.  

Birçok fotoğrafçı gibi yazar ve fotoğraf sanatçısı Matilda Temperley de, Omo Vadisinin manzarasını değil, orada yaşayan bölge sakinlerinin; toprak boyalı Hamer’ını, dudağına plaka yerleştirilmiş Suri ve Mursi’sini ve boyanmış Karo’sunu fotoğrafladı.

Temperley; The Guardian’da yer alan makalesinde “2007 yılında Omo Vadisi ziyaretimde hem manzaradaki hem bölge sakinlerindeki değişimine tanık olmuştum. 
Modernizasyon Omo Vadisi sakinleri için kaçınılmaz olsa da; yine de bu değişimin onların elinde olduğunu düşünüyordum” diyor.   

Temperley göre bölgede uluslararası şirketlerin iştahını kabartan ve bunlar tarafından ekilmeyi bekleyen yüzlerce, binlerce dekar alanda bu kabilelerin izlerine rastlamak mümkün. Kabilelerin geçim ölçekli tarımları yakında yerini endüstriyel ölçekli tarıma bırakacak.   

KABİLENİN KADERİNİ YAPILACAK BARAJ BELİRLEDİ

Omo vadisinin kaderi; Etiyopya hükümetinin 2006’da “Etiyopya’nın Gururu” adıyla inşaatına başladığı iddialı ve tartışmalı Gibe III Hidroelektrik Santrali inşaatı ile belli olmuştu. 

Yapılacak baraj, bölgede kimyasallarla yapılan büyük ölçekli sulamalı tarıma izin verecek ve aynı zamanda potansiyel insani felaket olarak Omo Nehri ve Turkana Gölü etrafında konuşlanmış 500 bin insanın hayatını etkileyecek ve de kültürlerini yok edecek. 

Temperley’nin aktardığına göre söz konusu bölgede Etiyopya Hükümeti, tarım için geleneksel otlatma alanlarını temizlemek ve bölge insanlarını yeni model köylere taşımak için yeni bir göç politikası başlattı. Ve bu süreçte yerlilerle pazarlık yapılmayacağını açıkladı. Bu karar aynı zamanda çok sayıda insan hakkı ihlali olacağı anlamına geliyordu.

Suri Kabilesi Savaşçıları artık gıda için el açmaya başlayacak ve dilenciliğe zorlanacak. 

Hükümetin, arazileri için öngördüğü ödenek ne Suri’lerin hayvanlarını otlatmasına ne de geçimlik tarım yapmasına uygun değil. 

Ve tarım ve hayvancılık olmazsa onların doğa ile iç içe olan toplulukları yok olacak.  

Hükümet bir taraftan Suri’lerin kültürünü yaptıkları ile erezyona uğratırken, diğer taraftan onları ironik biçimde “bozulmamış kabile” şeklinde koruyacağını iddia ediyor…

YILDA 1000 KİŞİ ZİYARET EDİYOR 

Suri; otantik deneyim yaşamak isteyen ve çoğunluğu film yapımcısı ve fotoğrafçı insanlar tarafından yılda yaklaşık 1000 ziyaretçiyi ağırlıyor.  

Matilda Temperley “Gerçekte en popüler Suri köylerine yapılan ziyarette biraz otantiklik var. Regiya’ya girdiğimde yapılanları gördüğümde buna katkısı olan biri olarak suçluluk duymamam imkansızdı.” Diyor

Temperley ziyaretindeki gözlemlerini “Suri kadınları ünlü seramiklerini, tahtadan dudak tabaklarını ve yüz boyalarını toplamak için koştular. Plastik şişeleri bir kenara koydular ve tşörtleri çıkardılar. Çocuklar tabloları yol boyunca dizdi ağaçlara tırmandı ve hayal kuran gözlerle uzaklara daldı gitti. Toplanan çocuklar da geçit törenine çimlerin üzerine yatıp ayaklarını havaya kaldırarak katıldılar” diye anlatıyor. 

Ziyaretinde “Fotoğraf parası" peşindeki kadınlar tencere kazıklarını, tavaları, boynuzları ve çalıları başlarına, çiçekleri ise ağız, kulak ve göğüslerine sıkıştırdılar” diyen Temperley “Şarkı söylemek için grup oluşturmayı, vücutlarını boyamayı ve kendilerini incitmeyi bile önerdiler“ şeklinde yapılanları anlatıyor

Bölgedeki gözlemlerini paylaşırken “Susan Sontag’ın “Fotoğrafik eylemin yırtıcı doğası” hakkındaki sözcükleri yeniden hatırladığını söyleyen Temperley “Regiya’da şahit olduğum süslü elbiselerle yapılan resmigeçit; egzotizmin fantezileri ile doluydu ama bu sadece ziyaretçinin yararına yapılmış bir işti ya da bu fotoğrafları çekme ayrıcalığına kavuşmak isteyenler için sergileniyordu” diyor. 

BUNLARI MERAK EDEN TURİSTLER İÇİN YAPIYORUZ

Temperley; Suri’lerin resmi sözcüsü Natterre’nin yaşananları anlatırken, alaylı bir biçimde “Biz bunları merak eden turistler için yapıyoruz. Onlar gittiği zaman da yüzlerimizi yıkayıp kasabamıza dönüyoruz” dediğini belirtiyor.   

Natterre “2009’da “Afrika'dan Kabile Dekorasyonları” isimli kabile dekorasyonlarını anlatan kitabın büyük etki uyandırdığını ve son yıllarda köylerde kıyafetlerin ayrıntılı hale gelmesinin nedenlerinden biri olduğunu söylüyor.  

Natterre’in aktardığına göre “Sık sık gelen fotoğrafçılar ve yerel rehberlerin ısrarı neticesinde Suri’ler yüzlerini yapraktan elde ettileri boya ile daha fazla boyuyorlar. Oysa Suri kadınları sadece yüzlerini düğün zamanı boyarlar” diyor. 

Omo Vadisi’nin diğer tarafında ise ziyaretçiler için soyunmak uzun zamandır normal bir hale dönmüş. Orada turistlerin dolarları; 4x4 ciplerin konvoylarının kıvrılarak köylere girmesi, girişte karşılama seramonileri ve katılımcılara rüşvet bir yaşama şekline dönüşmüş. 

Omo Vadisi’nin doğusundaki karşılamalarda dudaklarına tabaka yerleştirmiş Mursi kadınları genellikle agresif ve rahatsız olarak tanımlanıyor.

Temperley “4x4 konvoyların ilk ışıklarla köye geldikten sonra 20 dakika içinde neden alelacele fotoğraflar çekip gitmeleri anlaşılabiliyor. Çünkü sosyal etkileşim için hiçbir bahaneleri yok. Bu kabilelerin nesneleştirilmesine ek olarak dudaklarında metal plaka takılı kadınlar için çevirmen bulmanın zorluğundan ve birçok turist için onlarla ortak bir platformda buluşmak imkansız hale geliyor” diyor. 

Temperley; Suri’ler için bu kadar çok sayıda turist ziyaretine maruz kalmak alışık oldukları bir durum olmasa da yerel rehberlerin en çok ziyaret edilen köyleri “mursi gibi bakmak” şeklinde tanımladıklarını söylüyor. 

İNSANLARI BURAYA GETİRMEKTEN NEFRET EDİYORUM

Temperley’nin aktardığına göre bir başka Suri kasabası Kibish’te ana cadde boyunca direklerdeki kesilmiş pet şişeler bulunması; kulübelerde yerel bira veya bal şarabı olduğunu gösteriyor.     

From left Bargela, Barcoshi and Barcoli in the most touristic village, Regiya 1. The outfits are again a result of tourism.OmoTemperley “Alacakaranlık şehre yavaş yavaş hakim olurken ben ve rehberim Abdi gevezelikler, davul ve zaman zaman silah sesleri arasında Omo’daki turizmin geleceğini tartıyorduk. Abdi’nin “5 yıl önce kabileye turistleri çekmek konusunda kendimi sorumlu hissediyordum ama şimdi açıkça görüyorum ki Mursi insanları turistler olmadan da mutlu olabilir. Şimdi insanları buraya getirmekten nefret ediyorum” dediğini aktarıyor. 

Temperley’e göre; Etiyopya'nın sanayileşmekte olan hükümeti, bölgedeki yaşam için en büyük tehdit iken, kendisini de bir fotoğrafçı olarak bölgenin “insanlardan oluşan hayvanat bahçesi” haline getirilmesinde sorumlu hissediyor. 

hakan.goksel@haber7.com

 

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 3
  • merhamet 8 yıl önce Şikayet Et
    Din dusmani partinin reklamini aldiginizi gorunce soke oldum.Yayin hayatinizin basindan beri hem tv hem internet de sizi takip ettigimize pisman eymeyin bizi.
    Cevapla
  • alibaba 8 yıl önce Şikayet Et
    arı değil. küçük yuvarlak tepsi şeklinde başlıyor sanırım. yavaş yavaş daha genişi takılıyor günlerce takılı kalıyor. dudağı genişledikçe daha genişini takıyor en son resimdeki halini almış işte.
    Cevapla
  • Halil 8 yıl önce Şikayet Et
    Dudaklarini arimi sokmus ne? acaip sismis.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Başkan Erdoğan'dan dev operasyon sinyali: Sınırımız komple garanti altına alınacak
AK Parti’den İstanbul’a 5 yıl sonra bile icraat! İmamoğlu'nun açtığı metro Topbaş'ın eseri