Kanal 7'nin 20. yılını onurlandıran yazı

Gazeteci - Yazar Akif Beki Hürriyet Gazetesi'ndeki köşesinde Kanal 7'nin 20. yılı ile ilgili onure eden bir yazı kaleme aldı.

Kanal 7'nin 20. yılını onurlandıran yazı
Kanal 7'nin 20. yılını onurlandıran yazı
GİRİŞ 30.07.2014 15:49 GÜNCELLEME 30.07.2014 17:00


Bugünkü köşe yazısında Kanal 7'nin 20. Yılı nedeniyle  ''Neydi o Stalin bıyıklarım'' başlıklı bir yazı kaleme alan Akif Beki, Kanal 7'ye ilk adım atışını ve sonrasında yaşadığı birkaç hatırasını dile getirdi.

Beki'nin ilgili köşe yazısı şöyle;

AKMERKEZ’deki MOS kuaförde kestireli 18 yıl olmuş. Stalin bıyığı tabir ettikleri cinstendi. Ama ucu burkulmamış olanından, pos bıyık."

Karayağız delikanlılık süsüm gibiydi, Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çelik’in acımasız imaj çalışmasına kurban gitti, gül gibi bıyıklarıma kıydırdılar.

O sıra Turkish Daily News gazetesinin Sıraselviler’deki İstanbul ofisinde çalışıyorum. Gazetenin başında İlnur Çevik var, İstanbul Temsilcisi çok kıymetli Gül Demir. Uzaktan, iki kaş bir bıyık olarak göründüğüm zamanlar...Kanal 7 henüz 2 yıllık, dışarıdan haftalık bir program yapıyorum. Mustafa Çelik benim bıyıklarıma takık, hem de lüzumlu lüzumsuz burup durduğu kendi salkım saçaklarına bakmadan. Toroslar’ın bağrından kopup gelmiş halis muhlis bir yörük olarak illa stil danışmanlığımı yapacak. Erkek dünyasının yükselen trendi metroseksüellik, MOS desen ezelden kıl düşmanı, elde ustura doğrayacak bıyık arıyor. Olan oldu... Zamanın ruhu, Çiller’in bıyık alerjisiyle sosyeteyi saran sinekkaydı cıbıl surat cereyanından yanaydı. Ne bıyıklar o yangında kül oldu, bir benimki mi?

Kanal 7, 20 yaşında. Eyüp’teki binasında 20 yıl sergisi var. Neler geldi geçti memleketin başından, kimlere okul oldu haber dairesi, benim bıyıklı halim neydi, bugünkü matruş tarzıma benzer miydi, bütün serencamıyla fotoğraflarda. Emirgan Reşitpaşa’da canlı yayına çaycıların daldığı bir acemilikten nerelere...Yeni Yüzyıl için Nurculuk üzerine yazı dizisi istemişti İsmet Berkan. Yazdıklarım bir miktar gürültü koparınca, Ahmet Hakan canlı yayında Yeni Asya gazetesinin sahibi Mehmet Kutlular’la tartışmaya çağırdı. Çıkışta da ilk kancayı Özkul Eren taktı, bir dokümanter sipariş etti. Birlikte çalışma teklifiydi, Nabi Avcı’lı zamanlar...Çekimdi, montajdı derken baktım bir ayağım Kanal 7'de. Sonra Mustafa Çelik dönemi geldi, ne olduğunu anlamadan iki ayağımı da içeride buldum.

Kaptan köşkündeki ağır abi, o gün bugün Zekeriya Karaman. Nazmiye Yılmaz da haber merkezinin temel direği, o gün de bugün de. Zahit Akman’la Washington ve Ankara temsilciliklerinde halef selef olduk, şimdi kanalın yayın yönetmeni. Ahmet Tezcan’ın Dördüncü Kuvvet Medya’sı bir fenomendi. Uğur Arslan’ın Deniz Feneri programı ekranların vicdanı... Beşir Hoca’yla (Atalay) az mı taşındık Ankara’dan İstanbul’lara, yayın kurulu toplantıları için. Mehmet Acet, Kosova Savaşı’nda ateş hattından bildirerek parladı, şimdi Ankara temsilcisi ve ‘İskele Sancak’ı sunuyor, üstelik kıskandıracak kadar iyi.

Sonra, tematik kanal Ülke TV eklendi aileye. Ve kendi yıldızlarını parlattı; İsmail Kılıçarslan’lı, Selahattin Yusuf’lu, Tarık Tufan’lı Meksika Sınırı, ses getiren bir medya olayıydı. Turgay Güler bildiğiniz ekran sihirbazı çıktı, kendini izletmeyi biliyor, tozunu bile attırıyor, epey hayran kazandı. Ersoy Dede’nin tiryakileri oluşuyor... Yayın yönetmeni Hasan Öztürk, sıcak takip ve tavırlı tartışmalarla Ülke TV’yi konuşturmayı başardı. Kanal 7’nin ilk dalga mezunlarından medyaya dağılanlar dağıldı, ikinci dalga da doludizgin yani...

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Beyaz Saray'a Gazze boykotu! Biden'ın davetini reddettiler
Türkiye'den bir şehir var! İşte Dünyanın en iyi mimarisine sahip 25 şehri...