Timuçin'den ilginç Halifelik çıkışı

Ülke TV’de ‘Arafta Sorular’ programına konuk olan Enis Timuçin'den, Halifelik ile ilgili ilginç çıkış...

Timuçin'den ilginç Halifelik çıkışı
Timuçin'den ilginç Halifelik çıkışı
GİRİŞ 18.12.2014 00:34 GÜNCELLEME 18.12.2014 00:36
Bu Habere 2 Yorum Yapılmış

Milli İradeye Saygı Mitingleri Komisyon Başkanı Enis Timuçin; Halifelik olgusunun doğru uygulandığında dünyayı yönetebilecek bir güce sahip olduğunu vurguladı. Ve sözlerini şöyle devam ettirdi; 

"Hepimizin de bildiği gibi, dört  tane halifemiz vardır. Peygamber Efendimiz HZ. Muhammed (S.A.V) ‘den sonra,  dört büyük halifemiz halk oyuyla başa gelmiştir. Dört Halifelerden sonra, Emeviler ile birlikte Halifeler seçilmemiş, yönetim saltanata dönüşmüştür.

En büyük amacı İslam Birliği’ni gerçekleştirmek olan Osmanlı Hükümdarı Yavuz Sultan Selim, bir rüya görür. Gördüğü rüyada; rüyasının can dostu Hasan’a da gösterildiği geçmektedir. Sabah uyandığında, Hasancan’ı yanına çağırır ve O’na, gece rüyasında ne gördüğünü sorar.  Hasancan da, rüyasında hiçbirşey görmediğini iddia eder ve Selim’in odasından çıkar. Hükümdar’ının ne demek istediğini düşünürek ilerlerken, Kapı Ağası Hasan’ın söylediklerine istemeden kulak misafiri olur. Hasan rüyasını anlatmaktadır... Bunun üzerine Hasancan, Hasan’ı hükümdarının karşısına çıkartmaya karar verir.

Hasan’ın rüyasında, Padişah’ın kapısında, dört kişi beraberinde de Peygamber Efendimiz (S.A.S)’nin sancağı duruyordur. Padişah’ın sancağını elinde taşıyan kişi, Hasan’a; ‘’Dört büyük Halifemiz olan Hz. Edubekir, Hz. Osman, Hz. Ömer ve Hz. Ali, kutsal topraklarımız sayılan Mekke ve Medine’nin anahtarını Yavuz Sultan Selim’e veriyor. Gelsin, ve emanetini alsın! ‘’ dedi.

Bunun üzerine, Yavuz büyük bir törenle Kahire'ye girdi ve Mısır Memlükleri'ne bagli Abbasi halifeligine son verdi. Bu sayede, Hilafet Abbasi soyundan Osmanli Soyuna geçmiş oldu.

Sözün kısası şunu söylemek istiyorum; Halifeliğin, Padişahlara manevi yollarla da bildirildiğini  görebiliyoruz. Bu büyük güç sayesinde Osmanlı İmparatorlu’ğu devletinin topraklarını arttırdı. Ve devletlerinin gelişmesine katkı sağladı. Bir örnek verecek olursak; Yavuz Sultan Selim’den bahsedebiliriz. Selim, tahti devraldiginda 2.375.000 km.kare olan Osmanlı topraklarini sekiz yıl gibi kısa bir sürede 6.557.000 km.kareye çıkarmayı basardi. Bu durum 20.yy’a kadar böyle devam etti. Malesef 20.yy’ın başında, Osmanlı İmparatorluğu’nu ve İslamiyet’i parçalamak isteyen dış güçler, başta İngiltere ve Amerika olamak üzere, halifeliği ortadan kaldırmak istediler.Ve ne yazık ki Hristiyan’lığın karşısında ki en büyük güç olan, halifeliği ortadan kaldırmayı başardılar.

Bununla da yetinemeyen Avrupa, ilerleyen yıllarda, İslamiyet’i kökten parçalamak adına, üyelerinin ne Avrupa’lı olmayı başarabilmiş, ne de Müslüman’lığı gerçekten bilen, kültürler-arası şok yaşayan gençlerden oluşan El- Kaide, Hizbullah gibi terörist gruplar oluşturmuştur. Bu grup üyelerinin, Hristiyan ülkelerin ortak dili sayılan İngilizce’yi akademik düzeyde bilmeleri  ile birlikte; Avrupa ve Amerika’da ikamet etmeleri tesadüf müdür bilinmez!  Fakat hoşgörünün dini olan Müslümanlığa yapıştırılan çirkin bir iftiradır.  

Amaç bellidir! İslamiyeti parçalamak ve Orta Doğu’dan yüzde yüz faydalanabilmek!

Amacı doğrultusunda ilerlemekten vazgeçmeyen Hristiyan toplumlar, 1970’lerden itibaren, İslam dünyasına, kendileriyle çalışacak dini lider arayışına girdiler. Bu arayış, 1980’lerin başında Fettullah Gülen (SÖZDE) Hoca Efendi ile sona ermiştir. Bu Hristiyan toplumların, desteği ve gücü ile Fettullah Gülen şimdiki gücüne sahip olmuştur. Devletin birimlerine sinsice girmiş, yıllarca devletin sırlarını ülkemizi bölmek isteyenlerle paylaşmıştır! Taa ki, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bu oyunu bozana kadar! Erdoğan sayesinde, Vatanımız ve Müslüman’lık büyük bir tehlike atlatmış oldu.

IŞİD, ANİMASYON BİR ÖRGÜTTÜR

Timuçin’e göre; Dış güçler, halifeliği Bağdadi’nin üzerinden terörist bir grup olarak göstermeye çalışıyor. Bunu yaparken de; halkın gözünden halifeliği düşürmek için yaptıkları vahşet eylemlerini sosyal medya aracılığıyla hiç çekinmeden tüm dünyaya gösteriyorlar.

Kendisini İslam Devleti’nin şefi,Halife’si ilan eden Ebu Bekir El Bağdadi’nin uyguladığı korkunç şiddet eylemleri yüzünden; tüm dünyanın gözünde Halifelik makamı ve İslamiyet, terörü sembolize ediyor! Kısacası, Işid kuruluş amacına hitap eden, İslamiyet karşıtı animasyon bir örgüttür. Tüm bu nedenlerden dolayı, İslamiyet’i Hristiyan toplumların karşısında aşağlık bir terör örgütüymüş gibi gösteren Bağdadi, kesinlikle halifelik makamına yakışacak birisi değildir!.

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 2
  • Abdullah sacid 9 yıl önce Şikayet Et
    yokcanım bukadarda olmaz. böyle öneli görevler ruyayla olmz.!
    Cevapla
  • Yüreğine sağlık Timuçin Bey 9 yıl önce Şikayet Et
    Tespitler çok yerinde ve güzel olmuş.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
AK Parti'den İsrail'in alçak paylaşımına sert tepki: Katliam şebekesini rahatsız ediyor
Fitch'ten Türkiye değerlendirmesi: Enflasyonda ciddi düşüş yaşanacak