Ondan başkası 'Kim' ismi kullanamayacak

Bir millet için bundan daha büyük bir utanç olabilir mi,

Kim ki bu bu adam saçma yasak koyuyor.Kim sin arkadaş sen ? yatıyorum kalkıyorum ülkeme şükrediyorum.

Adam kibirde tavan yapmış, aynı isim taşıyan vatandaşa bile tahammülü yok, bu adamdan bir halt olmaz.

Benim üniversite bitirmiş gencim, Trabzon mebusu Ali Şükrü Beyi tanımaz, Topal Osman'ı bilmez, sorsanız "tarih okudum" der. Kaçımız, o dönemde işlenen siyasi cinayetlerden haberdarız, ne kadarını bilebiliyoruz...? Sözüm ona tarih okutuluyor, öğretiliyor. O dönemi öğrenmeden, kavramadan bugün Türkiye'de ve dünyada olup bitenleri anlamamız (kürt sorunu dahil) eşyanın tabiyatına aykırı... Eee, resmi ideoloji bunları öğrenmemizi istemiyorsa biz tarihimize "fransız" mı kalalım...? Burada amaç, geçmişimizle hesaplaşmak değil, ülkemizin geleceğine yön vermek adına gerçek tarihimizle yüzleşmek, öğrenmek olmalıdır. Düne kadar çok sıkı yayın yasaklarıyla ve özel kanunlarla engellenen bu sansür günümüzde kısmen de olsa gevşetilmiş durumda. Halâ da o dönemin önemli olaylarına ilişkin çoğu belge yasaklı. Örneğin ; 1-Çok bildik-duyduk meşhur Lozan Anlaşmasının tam metni ve müzakere zabıtları bile ortaya çıkarılmış değil. 2-Dersim'de binlerce alevi-kürt vatandaş, devletin topuyla-tüfeğiyle-uçağıyla öldürülürken, bırakın bölgenin dışındaki insanları, TBMM'deki milletvekilleri bile olan-bitenden habersiz. Gazetelerde tek bir satır yok, radyo zaten Devletin. Daha bunun gibi nice olay, say-say bitmez ! Hülasa, Türkiye'de bu günlere kolay gelinmedi...

"BİLGİ SAHİBİ OLMADAN FİKİR SAHİBİ OLMAK" bize mahsus olsa gerek ! Öğrenmenin en temel şartı olan OKUMAYA o kadar uzağız ki ! Tv haberlerinden ve gazete manşetlerinden duyup-gördüklerimiz bize yetiyor ! "En son hangi kitabı okudum" diye sormak lazım kendimize ! Cevap ; büyük çoğunlukla hüsran... ( o da paçavra değilse) Ama buna karşın biz her tartışmada varız, tarafız. Çünkü biz "tartışmıyoruz", "kavga ediyoruz"...! Cumhuriyet böyle nesiller olsun istedi ki rejim dedikleri şey "tehlikeye girmesin". Okullarda okutulan ise ideolojisine uygun, "tek tip adam-bekçi" üretmek adına, rejimin ısmarlama-düzmece-uydurmaca yazdırdığı hikayeler-masallar.... "Bir topluma yapılabilecek en büyük kötülük onu cahil bırakmaktır." düşüncesinde bile hemfikir olduğumuzu sanmıyorum. Kendi görüşümüz olduğunu sandığımız şeyler de aslında sahte, başkalarından alıntı. Yeterince bilgi sahibi olup kafa yorarak "bu fikir bana ait" diyebileceğimiz şahsımıza münhasır bir görüş ve düşüncemiz var mı acep...?